BAŞIBOŞ CÜMLELER

Yağmurlu bir akşam, kelimeler raksına bildiği gibi devam ediyor. Yüreğimde kırgınlıklar, suskunluklar, endişeler, iyi olma isteği, hastalık ve diğerleri var. Her şey bir film şeridi gibi geçiyor önümden. Bazen insan yalnız kalmak istiyor. Hani kendi sesini dinlediği geceler vardır ya, işte öyle bir gecenin ortasındayım.

Aradığım o yalnızlığı sadece kelimelerle bir araya gelince bulabileceğimi bildiğim için kendimi kelimelerin büyülü dünyasına bırakıverdim. Günlerdir bedenimi esir tutan hastalık buna mani olmaya çalışsa da kazanan her zamanki gibi kalem, kağıt ve yürek oldu. Sanki suya hasret gönüller gibi akıverdi cümleler kâğıda. Şaşırdım kaldım işte ama oldu. Sanırım dert daha bir başka yazdırıyormuş insana. Öyle derler… Derdi olmayan yazamazmış. Yazdım çok şükür.

Zaten bugünlerde içim hınca hınç dolu. Başta belirttiğim gibi pek çok sebep var yazmak için. Bugünlerde hayıflanırsam yazmak güç oldu diye, kağıdı kalemi rafa kaldırsam yeridir. Ve ayıp olur onca derde, tasaya, gama… Her şey zamanında güzeldir. Yazı bile. Zamansız gelen hiçbir şey hoş karşılanmaz bizim oralarda. Bunu anlatan sözler bile vardır. Depreştiyse merakınız arayın bulun. Bugün gelmeyin öyle üstüme. Hasta değilim, iyi olma yolunda ilerliyorum, birkaç güne daha iyi olurum diye ümit ediyorum. Tabi orasını Allah bilir ama ben öyle olmak istiyorum.

İyileşince daha bir sıkı sarılacağım hayata. Bugünün işini yarına bırakmayacağım mesela. Tadını alabiliyorken yiyeceğim en güzel meyvelerden, gezip tozacağım gönlümce. Ve hiç okuyup yazmadığım kadar okuyup yazacağım. Çünkü insan okumayı yazmayı da özlüyor hasta yatağında kıvranırken. Varla yok arası bir şeysin zaten o anda. İyileştin, hadi iyisin; iyileşemedin, güle güle sana elveda…

Ne yapmalı yahu? İmkanınız varken, eliniz ayağınız tutuyorken tadını çıkarın hayatın. Sevdiklerinizin kıymetini daha bir başka bilin. Onlara sevginizi fazlasıyla hissettirin. Kırmayın nazik insanları. Ama sizi kıran insanlara asla tahammül göstermeyin. Ve hele işinize maydanoz olmaya hevesli kim varsa acımayın. Çünkü siz acıdıkça daha da acınacak hale gelecek olan sizsiniz benden söylemesi.

Öyleyse vakit tamamdır. Neticede her şeyin bir sonu olmalı değil mi? Ne kadar başıboş olsa da cümleler, vardır okuyup düşünen için birkaç hikmetli söz. Bulup anlayana ne ala. Varın kalın sağlıcakla. Huzurunuz eksik olmasın yuvanızdan, ağzınızın tadı hiç kaçmasın. Ne yaparsanız yapın kalıbınız kadar iş tutun bu dünyada. Ne eksik ne bir fazla… Ve hele ki birilerinin gazına gelip hiçbir işe kalkışmayın. Yoksa damınızın önünde bombalar patlar, siz sadece seyredersiniz vesselam.

NECATİ DİLEK