Tiyatro, sinema, konser, spor müsabakaları gibi toplu etkinlik alanlarına katılabilmek, uçakla ve şehirlerarası otobüsle seyahat edebilmek amacıyla aşı olmak, aşı olmayanlar içinse negatif PCR testi şartı getirildi. Okulda çalışıyorsanız da aynısı geçerli. Ya aşı olacaksınız ya da belirli periyotlarla PRC testi yaptıracaksınız. Böyle olunca ülkemizdeki aşı oranları dünyada en iyi ülkelerden biri haline geldik.

Buna rağmen aşının kendilerine zarar vereceğini, aşı yaptırırlarsa kanser olacaklarını, kısır kalacaklarını, hatta kendilerine cip yükleneceğini, torunlarının üç burnunun, beş kulağının olacağını, insan neslinin tehlikeye gireceğini düşünenler de az değil. İstanbul’da aşı karşıtları bir miting bile düzenlediler. Bu kişilere ilişkin her gün tuhaf haberler düşmekte haber sitelerine.

Aşı yaptırmak istemeyenlerin, aşı olmadıkları halde aşı yaptırmış gibi görünebilmeleri için İstanbul’da bazı hemşirelerce para karşılığı sahte aşı kartı düzenlendiği gerekçesiyle bu hemşirelerin nitelikli dolandırıcılık ve evrakta sahtekarlık suçlamasıyla gözaltına alındıkları haberi geçenlerde ajanslarda yer almıştı.

Bir aşı karşıtının en son yaptığı ise pes dedirtti adeta. Mecburiyetten aşı olduğu anlaşılan bir vatandaşın aşı yaptırdığı hastanenin bahçesinde, getirdiği sülüğü kendine zerk edilen aşıyı emmesi için aşı yaptırdığı koluna yapıştırdığı görülmüş. Konunun uzmanı bir profesör ‘Aşıyı bu şekilde vücuttan çıkarmanın imkânı yok’ diye açıklama yapıyor. Halk Sağlığı Uzmanı olan başka bir profesörse "Tüm kanı da boşaltsanız, tüm kemik iliğini de boşaltsanız o tanıma işi devam eder" diyor.

Aşı karşıtları daha önceleri aşı yaptırmamak için yöntem ararlarken yapılan başarılı operasyonların aşı karşıtlarını bu örnekte olduğu gibi daha tuhaf yöntemlere sevk ettiği gözlemlenmekte. Vatandaşı bu ruh durumundan çıkarmak, ikna etmek gerek. Her gün kanal kanal dolaşan ikna kabiliyetlerini yitirmiş aynı yüzlerle bunu yapmak hiç kolay olmayacak. Ah Ramazan abim. Çok iyi insandın. Cip diye diye direndin aşıya. Ölüm sebebin kovid olunca cenazene de katılamadık. Mekânın cennet olsun.