2
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
896
Okunma

Enheduanna’nın Sümer edebiyatına , kesinlikle ona atfedilen katkıları, İnanna’ya birkaç kişisel adanmışlığı ve "Sümer Tapınağı İlahileri" olarak bilinen bir ilahi koleksiyonunu içerir. Daha fazla ek metinler ona atfedilir. Bu onu dünya tarihinde ilk isimlendirilmiş yazar yapar. Genellikle kraliyet kızları tarafından üstlenilen, büyük siyasi öneme sahip bir rol olan En unvanını elinde bulunduran ilk bilinen kadındı . Bu role babası Akad Kralı Sargon tarafından atandı . Annesi muhtemelen Kraliçe Tashlultum’du . Enheduanna, Ur Şehri’nin bulunduğu krallığının güneyindeki gücü güvence altına almak için Sargon tarafından kurnaz bir siyasi hamleyle Yüksek Rahibe rolüne atandı. Kardeşi Rimush’un saltanatı sırasında, bir tür siyasi kargaşaya karıştığında görevde kalmaya devam etti , kovuldu ve sonunda yüksek rahibe olarak yeniden görevlendirildi. ’İnanna’nın Yüceltilmesi’ veya ’nin me šara’ adlı kompozisyonu, onun Ur’dan kovulmasını ve sonunda eski haline döndürülmesini detaylandırıyor. Bu , Enheduanna’nın altında hizmet etmiş olabileceği Naram-Sin’in Enlil tarafından lanetlendiği ve kovulduğu ’Akkade’nin Laneti’ ile bağlantılıdır . Ölümünden sonra, Enheduanna önemli bir figür olarak hatırlanmaya devam etti, hatta belki de yarı ilahi statüye kavuştu.
Babası Kral Sargon tarafından Ur şehrindeki Ay Tanrısı Nanna’nın (Sin) Ekişnugal tapınağına başrahibe olarak görevlendirilmiştir.
İsmi Gök Tanrısı An’ın başrahibesi veya Tanrı Nannar’ın eşi anlamına gelmektedir. Hece hece Sümerce karşılığı ise En-hedu-anna: En;(Başrahibe veya Başrahip), hedu; (gurur ve övünç kaynağı), ana; (..cennetin) şeklindedir. (Alıntı)
Edebiyat dünyasının ilk verilerinin bir kadına ait olması, bir tesadüf olamaz diye düşünüyorum. Şiir yazmak aşk veya herhangi bir inanış adına lirik ve estetik bir övgü vs anlatım tarzı, hepsi ama hepsi kadınların o zaman çok güzel edebi eserlere imza attığını gösterirken belli bir duraksama döneminden veya onların eserlerinin erkek yazarların eserlerinin arasında kaybolması ve en nihayetinde günümüz kadınları. Günümüz kadınlarının yazması ve o en eski edebiyat ruhunun canlandırılması için onlara değer vermek gerekir. Onların gördüğü değer sonrasında ki özgüvenleri ile yazdıkları denemeleri okuyarak ne denli kaleme Ellerinin yatkın olduğunu anlayabiliriz. Lakin her teşebbüs erkeklerde olduğu gibi bayanlarda da olumlu netice vermeyebilir. Önemli olan o bin kişinin içinde ki bir kişiyi bulup çıkararak edebiyat dünyasına kazandırmak ve Enheduanna’nın ruhunu onda yaşatmaktır. Şimdi kendi şiir yorumumla Enheduanna’nin bir şiirini sizlere sunmak istiyorum.
Tapınak İlahisi 7
Ninhursag’ın Kesh tapınağı,
Yüce ve azimli Kesh,
Cennette ve dünya da,
Sen surete biçim verensin,
Zehirli bir yılan gibi korku salsanda,
Güçlü vede heybetlisin,
Ah Dağların Kadını, Ninhursag ve hanedanı,
İnanılmaz bir mevkiye kurulmuşsun,
Ah ilahi tapınak kesh, Aratta’nın canı,
Karanlık ve derin bir rahim gibi yontulmuşsun,
Herşeyin üzerinde azametli duran yeleli başın,
Vahşi toprakların muazzam aslanı,
Yüksekleri dolanan muzazzam dağın,
Unutma büyülü sözlerle seni saklayanı,
İçerisi ışıksız solgun zindan oluyor,
Nanna’nın ışığı dahi, içeri giremezken,
Sadece Nintur doğumu kolaylaştırıyor,
Ah Kesh’in tapınağı, doğurganlığa mesken,
Tapınağın Kesh’in kulesinde taşır, lacivert taşlı bir tacını,
Senin prensesin, sessizliğin prensesi,
Yanılmaz, şaşmaz heybetli Göklerin kadını,
O ki ne zaman konuşsa cenneti sarsar sesi,
Açık ağzıyla kükrer o
Aruru.
Enlil’in kız kardeşi, Ah Kesh tapınağı
Bu evi senin aydınlık mevkine kurdu,
Ve senin kürsünün üzerinde, onun tahtı, sancağı,
Nanna=ay
Nintur=ebe
Çeviren ve yorumlayan
Mavitükenmez,