1
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
392
Okunma

O güçlü ve büyük akıntının, ’’dip dalgasının’’ yazarıydı. Halkını, milletini kucaklayan ve geleceğe taşıyan o büyük dalganın hem kaşiflerindendi hem de rüzgarını yaratan ve pusulasını elinde tutan.
Karnından konuşan, sayıklayan şair değildir. Halkının, milletinin şairi ve düşünürüdür. Sesi tarihin derinliklerinden gelen ve geleceğe uzanan büyük vadide yankılanarak gider. Çünkü o ses, toplumun öncüsünün sesidir, ve alabildiğine güzeldir.
Söz, onda bir yanardağın ağzından dökülen ateş gibidir. Bir yanardağ!. Milletinin enerji birikimini bütün yakıcılığıyla, bütün coşkusuyla yeryüzüne döken bir volkan!
Eğer yeryüzün e basacaksan, ayakların dünyaya bir yerden basacak. İşte o dünyaya basabileceğimiz yer, çağımızda vatandır.
Attila İlhan’ın parolası vatandı;işareti namus! Ve aşk elbette. Attila İlhan, halkına ve vatanına ve insanlığa delice bir aşkla bağlıydı.
Attila İlhan öldü. Buna koskoca bir millet, ne kadar üzülsek azdır. Yüreğimiz kan ağlasa yeridir. Ama büyük yaratıcılarımızın , büyük tarihimizin mirasından yeni ve gür filizlenmeler olacaktır. Attila İlhan, o filizleri besleyen büyük toprağımızın, vatan toprağının kucağında her zaman vardır ve her zaman bizimdir. Vatan şimdi onu bağrına basarak , daha çok vatan olmuştur.