Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Afet İnce Kırat
Afet İnce Kırat

YARIM KALAN BİR HAYAT

Yorum

YARIM KALAN BİR HAYAT

7

Yorum

17

Beğeni

0,0

Puan

1667

Okunma

Okuduğunuz yazı 10.4.2021 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.

YARIM KALAN BİR HAYAT



Adam yönü belirsiz adımlarını savururken döşemeye kendi kendine konuşuyordu;
- Güneş ibrişim iplikleriyle insanların ciğerini işliyordur diyordu tavana yakın pencereden dışarıya bakarken. Mavi kıvırcık dalgalar oynaşıyordur denizin üstünde. Bulutlar da saklanmışlar buharlaşıp kaybolmaktan korktukları için. Sadece bulutlar mıdır korkan, insanlar da sinmişlerdir bir ağaç gölgesine. Çiçekler taç yapraklarını kapatıp saklamışlardır tohuma dönecek bağırlarında sakladıkları sevgiyi. Kuşlar da uçmuyordur kanatları tutuşur diye. Ve ben burada, hem de güneşten korkmadan, bir zamanlar korktuğuma yanarak… Yanıyorum güneşin değmediği yerde… Ben burada!

Ağır bir ter ve sigara kokusu sinmişti odanın içine. İçeride içilmesi yasaktı ama dışarıda söndürmeden birbiriyle yaktıkları sigaranın kokusu siniyordu üstlerine. Tavandaki ışığa bağlı gürültüyle dönen vantilatör de işe yaramıyordu.

Beton zeminde eziliyordu kimliksiz küfürler, kesik burunlu Çarşamba pabuçlarının topukları tarafından. Dökülen voltalar kalıplaşmıştı adeta. Geceden kalan şekilsiz feryatların izi duruyordu yastıkların üstünde. Duvara ismi belirsiz simalar kondurulmuştu, akrebin kıskacında acı çeker gibi bakan.

Gardiyanın sesiyle ürperdi odadaki herkes. Kimisinin heyecan, kimisinin korku çöreklenmişti yüreğine. Tek tek isimler okundu.
- Ahmet Şahin, Talip Tanrıverdi, Selim Ayan… En son onun adı okunmuştu. Mehmet Temiz!
Kahır yağan buruşuk dudağından gülüşünü sökerek gidip mektubu aldı. Önce “ Okundu” ibaresi bulunan mavi soluk damgaya takıldı gözleri. Özel diye bir şey yoktu bu özel yerde. Açarken zarfı çöktü ranzasının üstüne. Demir yaylar gıcırdadı, dişlerinin gıcırdadığı gibi. Kısacık bir mektuptu, eşinin gözyaşları ıslatmıştı yazarken kâğıdı. Nasılsın diye başlayan, ne istersin diye soran kelimelerle devam eden mektup birkaç dörtlükle son buluyordu.

Göz kırparken yıldızlar bulutun arasından
Yok olur bütün dünya sen girersin gözüme
İçime ateş dolar bahtının karasından
Sen tutuklu ben serbest isyan düşer sözüme.

Ne mutlu eder acep güneşi mi tutayım?
Adını mı yazayım hüzzam çalan sazıma?
Giderken son halini istersen unutayım
Kurtuluşu işleyip her gece niyazıma.



Aldığı mektup serinletecek sanıyordu yüreğini. Oysa kaynayan semaverden doldurulmuş bir bardak çayı bir anda yutmuş gibi yanmıştı. Korlaşmış kelimeler oturmuştu boğazının orta yerine. Etrafına baktı, oda arkadaşlarının kimisi zarfın içindeki resimleri gösteriyordu arkadaşlarına. Kimisi ağlıyor kimisi mutluluğun kanatlarında uçuyordu. Gecenin yıldızlarını gözlerine mi hapsetmişlerdi onlar, ışıl ışıldı gözleri, kendisi koyu karanlığa düşerken?
Cevap yazmalıyım dedi kendi kendine, meraklanır yoksa. Uzaktı evi, gelemiyordu eşi yanına her zaman, belki bayramda gelebilirdi… Yastığının altından çıkartıp kâğıtlarını cevap yazmaya başladı.

Hasret kokan mektubun elimdeydi bu sabah
Soruyorsun sürekli “halin nedir, nasılsın?”
Söyleyeyim sevgili fayda etmiyor eyvah
Bu can kurbanın olsun saçlarınla asılsın.

Demişsin “ne istersin getireyim gelirken”
Bir tutam gerçek getir yalanları ezmeye
Ruhum acı çekmeden göklere yükselirken
Biraz da bahar getir nefesiyle gezmeye.

Bulur musun bilemem çocuk düşümden biraz
Mektubun arasına koyup göndersen bana
Eskide kaldı diye etme sakın itiraz
Bir günü bile olsa derman olur bu cana.

Sevgi ve hasretini de iliştirip gönderilmesi için teslim etti gardiyana. Şimdi beklemek kalmıştı uzaktan gelecek cevabı.


Nice yıldızlar döküldü gökyüzünden hapishanenin çatısına, nice yumurtalar çatladı serçelerin yuvasında. Haber yoktu, cevap da…

Dikişli yerlerinden kanıyordu kalbi. Tutunuyordu hayalindeki resmin sıcaklığına. Her gece tavana yakın pencereden baktığında şaşıp kalıyordu. Yıldızlar mı çıldırmıştı ateşten oklarını atıyorlardı birbirlerine. Ay da görünmüyordu çoğu kez, yüreği de gökler gibi karanlığa gömülüyordu.

Bir sabah ölüsünü buldular adamın. İftiraya kurban gitmişti, hayalleri gitmişti, gelmeyen haberle umudu gitmişti, özlemleriyle sürüklenip canı da gitmişti.

Yanında gönderilememiş birkaç dize ve taşların arasında doyasıya yaşayamadığı umudu saklı kalmıştı.

Harflerimin ışıkları sönüyor bir bir
Yıldızların söndüğü gibi…
Kalbimin atışı ağzımı doldurdu
Tüküreceğim yere o da susacak,
Sana sustuğum gibi
Geç kaldın sevdiğim
Artık çok geç!


Not: Mektup, hece şiiri, şiirsel metin, durum öyküsü kolajı


Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Yarım kalan bir hayat Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Yarım kalan bir hayat yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
YARIM KALAN BİR HAYAT yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
ayşe1
ayşe1, @ayse1
12.4.2021 15:09:55
Ders alınası çok acı bir öykü.
Zengin edebi dilinizden dökülen çok etkili bir yazı.
Kutlarım yürekten.
Selam ve sevgilerimle.
Beşeri Aşkların Şairi
Beşeri Aşkların Şairi, @beseriasklarinsairi
11.4.2021 23:45:38
Tebrik ederim
Kızılelmalım
Kızılelmalım, @kizilelmalim
11.4.2021 23:42:50
Günün yazısını yazan usta kalemi candan kutlarım tebrikler şairim.

Kızılelmalım tarafından 11.4.2021 23:43:28 zamanında düzenlenmiştir.
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy, @gulum-camlisoy
11.4.2021 23:23:57
yüreğiniz dert görmesin Afet Hocam.
tebrik ederim yürek dolusu.

sevgimle kıymetli şahsınıza...
Etkili Yorum
Alibaba
Alibaba, @alibaba2
11.4.2021 17:39:03
Onu da yaşadım. İyi bilirim o duyguları.
Ama bu yazı kurgu da olsa, yaşamadan yazılamayacak kadar gerçek, her kalemin altından kalkamayacağı kadar güzeldi.
Sonsuz saygılarımla...

Alibaba tarafından 11.4.2021 19:12:45 zamanında düzenlenmiştir.
Mehmet Burhan AKIN
Mehmet Burhan AKIN, @mehmet-burhan-akin
11.4.2021 14:31:23
Değerli Üstadım,

Kaleminizden dökülen satırlar ve dizeler huzurunda saygıyla eğilmek isterim. Baştan sona şiir niteliğinde okudum. Şiirsel anlatım tarzına ve dizelerde ki akıcılığa hayran kaldım.

Betimlemeler yeri yerinde kullanılınca yazıya ayrı bir ahenk, ayrı bir güzellik katmış. Duygular sel olup akmış. Esaret, hasret, sevda... ne bileyim, bir yüreğe sıkışan bütün güzellikler, ne ararsan var. Tebrikler....

Saygılarımla Efendim.
Ferda,ca
Ferda,ca, @ferda-ca
11.4.2021 00:45:52
Tebrik ederim gün seçkinizi hocam nicelerine

sevgiler selamlar..
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL