Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Fehmi Tazegül
Fehmi Tazegül

HACI BEKTAŞ VELİ.

Yorum

HACI BEKTAŞ VELİ.

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

435

Okunma

HACI BEKTAŞ VELİ.

HACI BEKTAŞ VELİ.

HACI BEKTAŞ VELİ.
Hacı Bektaşi Veli kimdir, Gerçek ismi, Seyyid Muhammed bin İbrahim Ata‘dır. Horasan’nın Nişabur şehrinde doğan Hacı Bektaşi Veli’nin doğum ve ölüm tarihleri kaynaklara göre değişiklik göstermektedir. Bazı kaynaklarda doğumu 1248, Anadolu’ya girişi 1270–1280 yılları arası, ölümü ise 1337; bazı kaynaklarda ise doğumu 1209, ölümü 1271 olarak geçmektedir. Gerçek hayatının yanında efsanevi bilgiler de mevcuttur.
Hacı Bektaşi Veli’nin hayatı hakkında bilgi veren Velâyetnâme’ye göre, Horasan Hükümdarı İbrahim-al-Sani diye tanınan Seyyid Muhammed ile Şeyh Ahmet adlı Nişaburlu bir âlimin kızı Hatem Hatun‘nun oğullarıydı.
Hacı Bektaşi Veli, ilk eğitimini Lokman Parende‘den aldıktan sonra Ahmet Yesevi‘nin yanında eğitimini tamamladı. Burada Kur’an batı ilmine vâkıf oldu. Ahmet Yesevi’den eğitim alması görüşlerinin şekillenmesine ve Yasevilikten etkilenmesine neden oldu. Lokman Parende’nin yanında olduğu dönem “Hacı” lakabını aldı.
Eğitimini tamamladıktan sonra “Horasan diyarından erleri uyandırmak” için Anadolu’ya geldi. Yanına birçok öğrenci alıp eğitimleriyle meşgul oldu. Bu sırada Anadolu’da dini, iktisadi, sosyal ve askeri bir teşkilat olan “Ahilik” ile birlikte çalıştı. Osmanlı sultanlarının da bağlı bulundukları bu teşkilat sayesinde tanındı ve sevildi. Osmanlı padişahı Orhan Gazi ile olan yakın dostluğu sayesinde Yeniçeriliğin üstadı ve hamisi kabul edildi.
Yetiştirdiği talebeler ve “Ahilik” içinde yaydığı birlik ile Moğol istilası etkisindeki Osmanlı Devleti‘nin kısa sürede birlik ve beraberlik içinde büyümesini sağladı.
Hacı Bektaşi Veli, Ahmet Yesevi’nin elinde yetiştiği için öz Türkçe kullanmış ve İslam dininin tanınmasında etkili olmuştur. yaydığı düşünce, tekkeleri aracılıyla Anadolu’da hatta Avrupa’da bile yayılmıştır.
Anadolu’da Kapadoya yöresindeki Hıristiyan merkezine karşı bir Türklük merkezi kurmak isteyen Hacı Bektaşi Veli, bugünkü ismi Hacı Bektaş olan yerde tekkeler açtı. Türkistan’dan gelen Hacı Bektaşi Veli, Türk gelenek ve göreneklerinden korunabilenleri tespit etmiş ve bunları bugünki ismi Hacı Bektaş olan Sulucakarahöyük‘te kurmuş olduğu tekkede İslam inancı ve Türk kültürü ile birleştirmiştir. hoşgörüye daalı ilmi ve düşünceleri ile kısa zamanda Hıristiyanlığın merkezi Kapadokya’da geniş halk kitlelerine ulaşmayı başarmıştır.
Hacı Bektaşi Veli’nin evli olup olmadığı kaynaklara göre farklılık gösterir. Bazı kaynaklar Hacı Bektaşi Veli’nin evli olmadığını yazarken bazıları Kadıncık Ana(Kutlu Melek, Fatıma Nuriyye) ile evli olduğunu yazar. Ancak baörülmektedir. Başka bir rivayete göre Kadıncı Ana, Hacı Bektaşi Veli’nin manevi kızıdır.
Hayatının geri kalanını Kırşehir’de tamamlayan Hacı Bektaşi Veli, tahminen 1338 yılında burada vefat etti. Mezarı da Nevşehir iline bağlı Hacıbektaş ilçesinde bulunmaktadır.
Kurduğu Bektaşilik tarikatı, saha sonraki yıllarda halifeleri tarafından devam ettirilmiş ve Yeniçeri Ocağı‘nın düşünce temelini oluşturmuştur. Alevi bir tarikat olan Bektaşiliğin, devşirmelerden olan Yeniçeriler arasında yayılmasında, İslamı kolay ve evrensel bir hale getirmesinde etkisi vardır. Hümanist esaslı bir öğretidir. Öğretinin odağında “insan” bulunur. Bektaşilik Türk dünyasının felsefesine birçok katkıda bulunmuştur.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Hacı bektaş veli. Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Hacı bektaş veli. yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
HACI BEKTAŞ VELİ. yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL