0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
581
Okunma

Biz, âhirete inanmayanların (kötü) amel ( hareket) lerini kendileri için süslemişizdir de (kalbleri kör olarak) şaşırıp kalmakdadırlar.(Neml, 4) H. Basri Çantay’ın meali böyle. Diğer meallerde son kısım "ilerisini görmezler, bocalayıp dururlar" gibi farklı çevrilmiş. Meal, bizim başka bir dilden anlayabildiğimizdir zaten.
Dünyada bütün diktatör ve zalimlerin nasıl öyle olabildiklerinin cevabı :Yaptıklarının kendilerine güzel görünmesi.
Bazı şeyler duymakla, görmekle oluyor." Novitiate" yani "Genç Rahibeler" filmini konu edinmiş bir değerlendirme yazısı okuduktan sonra ödül almış bu filmi dikkatle izledim. Yönetmeni veya oyuncularından bahsetmeye gerek yok. Bilgiye ulaşmak, isteyince izlemek kolay çünkü. Filmin kahramanı genç kızların kendini Tanrı’ya adamak veya özgürlük arasında yaşadıkları ve tercihleri konusu işlenmiş. Bir manastırda güler yüzlü, tatlı dilli rahibelerin katı kuralları nasıl uygulayabildikleri gösterilmiş. İnsan fıtratına aykırı bir yaşam tarzının zamanla kabul görmediği anlatılmış.İzlemeye değer.
İyilikler insanları birbirine bağlar, insanlığı güçlendirir, toplumu sağlıklı ve zinde tutar.Kötülükler ise kavgaya, tartışmaya, kaosa neden oluyorlar ve geride gözüyaşlı insanlar bırakıyorlar.
Yetenekler, keşfedilmeyi bekleyen hazinelerdir. Yetenekli kişiler, kendilerine yol gösterecek, yardım edecek bir el uzanırsa bilim, sanat vs. değişik alanlarda harika eserler vücud bulabiliyor.Tohumun toprak ve güneş ışınlarıyla gelişmesi gibi bir durum.Tembel ve işe yaramaz denilen kimselerin de bazı yeteneklerinin bulunduğu bir gerçektir.
Dinler ve filozoflar ’hayatın anlamı’ üzerine çok şeyler söylemişler. Bazıları da onun anlamsızlığını dile getirmiş.Hayatın anlamsızlığını iddia edenler bile hayatın anlamı hakkında görüş belirtmiş, akıl yürütmüş oluyorlar.
"Kul hakkı" yiyenler, en başta kendilerine kötülük etmiş ve bunun farkına varamamış ahmaklardır. Çünkü en küçük haksızlığın ve zulmün bile tek tek sorulacağı, haksızlığa uğrayanların haklarının alınacağı hesap günü gelecektir. Zalimler o gün "söylenenler hakikat iş, vay halimize" diyecekler.
Bazı ekonomi verileri nakit parayla piyasada dolaşan paranın farkını ortaya koyuyor :. 15 Kasım 2019 itibariyle dolaşıma Çıkan nakit para toplamı 143, 2 milyar, toplam mevduat 1.201,9 milyar, toplam kredi 1.595,5 milyar TL.’dir. (mahfieğilmez.com)Bu ne demektir? Bankacılar olmayan paraları kredi olarak veriyorlar. Ne demişler, bu işler ince işler.Bizim aklımız erer mi?
Çoğumuzun sık kullandığı teknolojik ürünlerin, mesela cep telefonlarının zararlı olabilecek yönleri yok mudur? Vardır: Uykusuzluk, algı bozukluğu, kansere sebep oldukları söylenir. 5G için de benzer iddialar yanında kişisel gizliliğini yok edeceği söylenir. Bu konuda DSÖ ve benzeri kuruluşlar görüş belirtmiş midir? Bildiğim kadarıyla, hayır. Teknolojiye karşı durulamaz. Bu işlerde büyük paralar dönmektedir.