Sen hayran olduğum ve hayran olacağım, seni tanıyan ve görenlerin de hayran olduğu kusursuz bir insan olmanın yanı sıra, yüreğini dünyaya, dünyanın güzel insanlarına yardımseverliğiyle her sabah yeniden doğan sıcak bir güneşiydin. Mütevazilik ruhuna derinden işlenmiş, karekterin bu konum üzerinden yükselerek seni tanıdığım en mümtaz insan olarak beynime kazınmıştı. Sen hiç bir şey yapmadan, bunun için en ufak bir çaba vermesen bile bu özellik kişiliğine doğuştan yüklenmiş bir özellikti. Seni bir hastenin beşinci katında 105 nuaralı odada kayebettim ve o an bittim, ben o saatten sonra ben olma özelliğini kaybettim. Benim Gül Yanaklı Prensesim, sen beni, benden alarak gittin. Ben de o andan itibaren kendim olma özelliklerimin hepsini kaybettim ve o andan itibaren sensiz bir ben’le cebelleşerek yoluma devam edebilmek için sensizliğin viranelerinde dolaşacağım. Yüreklerimize taktığımız yüzüklerimiz hep bende olacak ve kalacak, ben hep seninle birlikte olacağım, seslenişlerin, gülümseyişlerin, birlikte gezdiğimiz 38 şehir, anılarımız hep aklımda olacak!

Artık nasıl kariyer yaparım, ne kadar birikim edinirim diye prensiplerim olmayacak çünkü şimdi senin sensizliği hakim yeryüzünde. Uğraşım sadece olabildiğince iyi bir insan olmanın ilkelerini edinmek olacaktır. Sensiz bir yılı daha geride bırakırken (17 ay 12 gün), çok değil iki yıl önce bu günlerde soğuk havaya rağmen bisiklet turlarımızı hatırlarken yine her zaman ki gibi ağlıyorum. Ve daha fazla yazamayacağım için Ludwig Van Beethoven’den bir alıntıyla bu kısa notumu da noktalayacağım. “İnsanlar arasında iyilikten başka hiçbir üstünlük kabul etmem. Karakterin olmadığı yerde, ne büyük sanatçı, ne de büyük mücadele adamı vardır. Orada var olan, zamanın yok ettiği, içleri boş yaratıklardır. Bütün mesele, büyük görünmek değil, gerçekten büyük olmaktır. “ derken sanırım senin hümanist yanını da hesaba katmış bu notu yazarken. Aynı cümleleri ben de sana Viyana’da dört yıl önce geçirdiğimiz beş günlük süre zarfında ziyaret ettiğimiz anıtı önünde sevgiyle okumuştum. Yıldızlar yoldaşın olsun „Benim Gül Yanaklı Prensesim“. Seni anılarımıza saygı duyarak seviyorum.

H. Hüseyin Arslan - 28.12.2020