Kadın
Bugün Dünya Kadın Hakları Günüymüş. Her şeyin bir günü var, ne diyelim o da kutlu olsun. Ama sadece kuru bir kutlamayla geçiştirilecek kadar değersiz değildir kadınlar. Öyle bir gün hatırlanıp diğer günler unutulacak biri de değildirler. Zaten bir gün yetmez onları anlatmaya. Çünkü onlar sadece bir gün değil, her gün hayatın içindeler. Bu yüzden her şeyde olduğu gibi, bu konuda da üzerimize düşeni yapmalıyız, yapmak durumundayız.

Peki nedir yapmak zorunda olduğumuz? Kadınlarımıza değer vermek, onları bir emanet olarak görüp başımızın tacı yapmak. Çünkü kadın; bir annedir, kadın bir eştir, kadın gözünüzden kıskandığınız biricik kızınızdır, kadın yokluğunu olmazsa olmazınız kardeşinizdir, kadın teyzedir, kadın bir haladır, kadın bir arkadaştır. Dahası kadın hayatın kendisidir. Her an her yerde vardır kadın. Herhangi bir erkek kadar yaşamayı hak ediyor kim ne derse desin.

Bu yüzden canı sıkıldı diye ya da canını sıktı, istediğini yapmadı diye hırpalanmayı, dövülmeyi ve en önemlisi öldürülmeyi hak etmiyor hiçbir kadın. Bunu yapanın, yeltenenin insanlıkla uzaktan yakından alakası olduğunu düşünmüyorum. Çünkü insanca düşünen ve insanca kararlar veren kimse böyle şiddet barındıran eylemlere asla meyletmez. Dilerim tez zamanda bu tür şiddet eylemlerinin olmadığı bir dünyaya uyanırız. Biliyorum, şuan için biraz zor bir istek ama imkânsız değil.

NECATİ DİLEK