‎ Oldum olası reklam izlemeyi hiç istememişimdir. Çünkü reklamlarla insan beynini ‎etkilemek ve akabinde bizi harcamaya yönlendirmek istedikleri çok açık. Bizim neyi, ‎ne zaman, ne kadar almamız gerektiğine başkaları karar veriyor/vermek istiyor.


Reklamcılık nasıl bir sektördür? Salgın sürecini nasıl geçirdiler? Reklamcılar Derneği Başkanı ‎Volkan İkiler, şunları söylemiş: “Türkiye’de de ilk vakanın açıklanması ile sektörümüzün ‎etkilendiğini söylemek doğru olur. Ancak, bizim sektörümüzde çok önemli bir pratik var. ‎Zor zamanlarda kenetlenmeyi çok iyi biliyoruz; zorluklarla başa çıkmanın formülleri bizim ‎DNA’mızda var. Hem reklam verenlerin aldığı hızlı aksiyonlar hem de ajansların hızlı ‎çözümleri ile bu durumdaki en doğru adımların kısa zamanda atılmaya başlandığını ‎söylemeliyiz. Uzun vadede kazananlar bu dönemde iletişimde kalanlar, güne adapte olanlar ‎ve yaratıcılık performans dengesini doğru kuranlar olacak(...) Bizim sektörümüzde çok ‎önemli bir pratik var. Zor zamanlarda kenetlenmeyi çok iyi biliyoruz; zorluklarla başa ‎çıkmanın formülleri bizim DNA’mızda var.” (1)‎
‎

Türkiye’de Tahmini Medya ve Reklam Yatırımlarının bir önceki yıla göre (2018) yüzde ‎‎6,2 oranında ‎büyüyerek, 11 milyar 49 milyon TL olduğu açıklandı. Bunun 8,8 milyarını ‎medya yatırımlarına ‎aitmiş. ‎
‎
Bu sektör bütün felsefesi reklamın iyisi kötüsü olmaz anlayışı üzerine kurulu sanki. Elbette her şey gibi reklamın da kötüsü olur. Fakat örnek olarak medyada kişinin ‎olumsuzlukları ortaya konulmuş olsa bile bu yine reklam demek olur.

Reklamcılar paralı ve ‎zevksiz tiplere bir şeyler beğendirmek için mi çalışırlar? Ulaşabildikleri bütün insanlara bir ‎şeyler beğendirmek onların işidir. Bu iş için en etkili sözcükleri veya görselleri kullanıp kısa ‎denilebilecek bir zaman içinde mesajlarını hedef kitleye iletmeye çalışırlar. Hedef kitle ‎reklamı yapılan ürüne göre değişken olabilir.

Reklamcılar içinde yaşadıkları toplumdan ve ‎gerçeklerinden haberdardırlar. Eski solcular sektörde söz sahibi olup onlar da ‎kapitalist olmuşlardır. Toplumu, toplumun ihtiyaçlarını, toplumun nelere yöneldiğini ‎bilmeden işlerini yapamazlar.‎ Reklam önemli. Biri şöyle demiş : “Var olmanızı bile reklama borçlusunuz, anneniz ‎babanızı nasıl kandırdı sanıyorsunuz?”‎
‎(1)‎ (1)marketintürkiye.com /2.4.2020‎