Yazar AFACAN DİLEKÇİ:”Bu çağda her şey çok hızlı artık; çoğunca, bilmek-süzmek-olgunlaşmasını beklemek zinciri ve en önemlisi ‘’bu sunmak için yeterince iyi mi?’’ diye düşünülmüyor.”



SORU--Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda okudunuz nerelerde çalıştınız?
AFACAN DİLEKÇİ- 1970’te Elazığ’da doğdum. Can ve Cem adında iki çocuk babasıyım. İlkokulu Elazığ ve İstanbul’da, Ortaokulu Elazığ’da Liseyi İstanbul Vefa Lisesinde okudum. Uzun yıllar yöneticilik yaparak geçen iş hayatımın son yıllarında, kendime ve çocuklarıma daha fazla zaman ayırabilmek adına işletmecilik yapmaktayım. İş ve edebiyatın yanı sıra, bisikletli bir gezgin ve ülkemizde bisikletli yaşamın gelişmesi adına, bu alanda çeşitli farkındalık etkinlikleriyle yıllardır emek vermekteyim.

SORU- Yazmaya başlama hikayenizi anlatır mısınız?
AFACAN DİLEKÇİ-Özellikle şiir, ilk gençlik yıllarımdan itibaren ilgimi çekmişti. Lise yıllarımda şiir yazarak başladım. Bir süre sonra da kısa öykü denemelerim oldu o yıllarda.

SORU İlk şiir yazma hikayenizi anlatır mısınız?
AFACAN DİLEKÇİ-Annemden bir süreliğine ayrı kalmıştım; ilk şiirimin ilk kıtası, annesine oldukça düşkün bir gencin özlem mısraları idi.

SORU--Bugüne kadar kaç kitap çıkardınız konusu neydi?
AFACAN DİLEKÇİ- Uzun yıllardır birikmiş şiirlerimin basılmasına karar verdiğim üç yıl öncesinden başlayarak, kısa aralıklarla ‘Sele Üstü Şiirler’, ‘Sevdanın Dört İklimi’, ‘Üşüyorum Aç Yüreğini’ ve yeni çıkan, ‘Uzaklara’ adında dört şiir kitabım ve ayrıca, ‘Afacan Karınca’, ‘İyi Kalpli Dev’, ‘Kemancı’, ‘Haylaz Can’ ve ‘Gezgin Prens’ adında beş ayrı çocuk öykü-masal kitabım yayında.

SORU-Yazmak mı yayınlamak mı zor
AFACAN DİLEKÇİ-Şiir değil, çünkü aklınıza düşen duygulu bir öykü yetiyor; lakin uzun yazı yazmak, ayrılması gereken uzun vakit ve de her yeniden başlandığında yeniden yoğunlaşmak zor kısmı diyebilirim. Yayınlamak kısmıysa, önemli olan yayınlamak değil, kalıcı olmak diye düşünüyorum.

SORU-Yazarken nelerden besleniyorsunuz?
AFACAN DİLEKÇİ-Yaşamışlıklarım ve yaşamımda-seyahatlerimde tanık olduklarım diyebilirim.

SORU-Çok okuyor musunuz yazan bir insan için okumak ne demek?
AFACAN DİLEKÇİ-Fırsat buldukça okumaya çalışıyorum; gençlik yıllarımdan itibaren gerek işim ve ailem gerekse hobilerim sebebiyle zaman en çok ihtiyaç duyduğum oldu. Okumak, kimi zaman farklı bir pencereden bakabilmek, kimi zaman göremeyeceğini önüne sermek ve daha önemlisi, kişide olmayan bilgiye kavuşmak bana göre.

SORU-Gençler okumadan yazmaya çok hevesli bu konuda ne diyeceksiniz?
AFACAN DİLEKÇİ-Bu çağda her şey çok hızlı artık; çoğunca, bilmek-süzmek-olgunlaşmasını beklemek zinciri ve en önemlisi ‘’bu sunmak için yeterince iyi mi?’’ diye düşünülmüyor.

SORU-Yeni kitap çalışmalarınız var mı neler?
AFACAN DİKELÇİ- ‘Anadolu’nun Kadim Sırları’ öykü dizimin yazımına devam ediyorum; Anadolu’da geçen dört bağımsız öyküden oluşacak. Ayrıca, önceki dört kitabıma koymadığım şiirlerimden oluşacak beşinci şiir kitabımın hazırlıkları sürmekte.

SORU-Yazmak konusunda ne diyeceksiniz başka?
AFACAN DİLEKÇİ-Resim yapmanın yazı hali gibi yazmak… Duygu ile yazılmış her şiir, şairin silüetini resmeder. Yüreğindekini zihninde harmanlayıp, sayfaya dökmektir; ne kadar yoğun ve duygulu ise o kadar dokunur okuyucuya.