Gönlünün arzusuna göre iş yapma ki, sırtına pişmanlık yükü yüklenmeyesin. ferideddin attar
Serap IRKÖRÜCÜ
Serap IRKÖRÜCÜ

OLACAĞINA BAK!...

Yorum

OLACAĞINA BAK!...

14

Yorum

3

Beğeni

0,0

Puan

956

Okunma

OLACAĞINA BAK!...

OLACAĞINA BAK!...


Bu ‘yeni normal’ bütün alışkanlıklarımızı değiştirdi. )) Önceden gidişi gelişler vardı, şimdi herkes birbirini virüs gibi gördüğü için çekiniyor, anlamak lazım…

Biz de geçenlerde yakınlarımla canlı görüşmede sohbet ediyoruz. Çoğu benden genç, grupta eğitimleri nedeniyle evliliği ötelemiş genç kızlarımızda vardı.

Herkes, bu süreçte ne yaptığını anlatıyordu, renkli bir söyleşiydi. Bizi dinlemek ister misiniz?

Gelin görümce dertleşmeye başladılar:
- Şimdiye kadar şu dört duvarın bu kadar üzerime geldiğini hiç hatırlamıyorum. Sabah kalk, hizmetçi gibi ev işleriyle uğraş. Herkes evde, bir de istekleri var… Hiç bitmiyor!
- Bence sen dua et, etrafında insan var bari. Ben ne diyeyim?... Yan başına dön başına!..
- Aklına şaşayım, ne kadar huzurlu olduğunun farkında bile değilsin!.. Kardeşine de toz kondurmazsın!...

( Kahkahalar )

Bu sırada genç kızlar kıpırdanmaya başladılar. Belli ki sohbet onları sarmadı. Ben hemen seslendim:
- Kızlar, sizler neler yapıyorsunuz? Dışarı çıkabiliyor musunuz?
- Aslında yaş yasaklarına takılmıyoruz biz, ama evden çalışmayı akıl edene sürekli dua ediyorum(!). İşimiz bitmiyor ki!.. Ne zaman kavramı var ne de taleplerin arkası kesiliyor. Çok sıkkınım!
- Benimki daha kötü!.. Biz bir de canlı yayınla ders yapıyoruz, öncesinde sorular ve metinler hazırlıyoruz, ödevler veriyoruz. Hepsi klasik çalışma. Gelen ödevlerin kontrolü için gece yarıların kadar bilgisayar başındayım. Sabah kalktığımda bile artık onu arıyorum… )))

( Çok uzun kahkahalar)

Hazır herkesin keyfi yerine gelmişken ben de hakkımı kullandım:

- Ben de bu süreyi çok verimli kullandım. İlk önce size haber vereyim: NİKÂHLANIYORUM!

Uzun uzun gülenler vardı, onlar dahil herkes bir anda sustu. Bir şey söylemeye hazırlanan, saçını düzelten… o haliyle dondu kaldı!.. İnanamayan gözlerle ekrandan bana bakıyorlar. ( bir arada olsalar bakışarak durumu sorgulayacaklardı belki de )) )

Yaşıma saygıdan her akıllarına geleni de soramıyorlar, lafın gerisini bekliyorlar. En meraklısı sordu:
- Böyle bir zamanda hangi arada oldu bu? Yeni mi tanıştınız?
- Yok canım, çok uzun süredir hayatımdaydı benim.

Gözleri büyüdü, ekrana yaklaştılar. Üzülmemden korkan ve şimdiye kadar hiç konuşmayan sordu:

- Tabi, bir bildiğin vardır ama bu yaştan sonra bir daha üzülmeyesin!
- Sanmam!.. Onun kadar beni anlayan, sessiz - sakin yaklaşan olmadı.

- Aman diyeyim, çok sessizi de hayra alâmet değildir!
- O kadar demedik!.. )) Benden daha bilgili ve akıllı ama ben sormadan söylemiyor. Öyle vıdı vıdı insanın beynini yiyenler gibi değil.

- Biz tanıyor muyuz?
- A, bilmem? Belki bende karşılamışsınızdır ama aile uzantılarını kesinlikle tanıyorsunuzdur.

- Ha, öyle tanınmış bir aileden yani!
- Eh, öyle de denebilir…

- E, hadi anlatsana, çatlatma insanı!
- Aslında söyleyip söylememeyi çok düşündüm ama biliyorsunuz bizim ailede yalan yoktur. Sizden de hiçbir şeyimi gizlemedim. O nedenle anlatmaya karar verdim.

Biz uzunca bir süredir berberiz. Bazen gün boyu, bazen hafta sonları. Şimdiye kadar hiçbir kere neden öyle değil de böyle…. Neden şimdi değil de sonra… demedi!..

Tam iş arasında pili bitiyor bazen de… ‘benim pilim bitti’ demiyor. O kadar sessiz!... Ben hemen anlıyorum, fişi prize takıyorum, kaldığımız yerden işimize devam ediyoruz.

Kanadını kırıp onu melaike diye bana göndermişler sanki. Onunlayken içimde bir huzur… bir huzur!… Ne kadar hasret kalmışım o duyguya meğer… Hele bu evde kalma döneminde daha yakından tanıma şansım oldu. Gece gündüz beraberdik!..

E, daha ne bekliyorsun, bundan iyisi Şam’da kayısı dedim, kendi kendime. O da bana çok yakın. Hiç kızmıyor, hiç hata yapmıyor, ben yanlış yapıyorum, o düzeltiyor!.. )) Hiç sorun çıkarmıyor, istemediğimde hiç konuşmuyor… Yani sizin anlayacağınız kumanda bende!

Şu süreç bir bitsin, artık resmiyetle adını koymanın zamanı geldi!..
Baktım bu sessizlikle ondan bir teklif geleceği yok. Ben teklif ettim!

Nefeslerini tutmuş halde dinleyenler sanki koro halinde sordular:
- Ne dedi?
- Hiiiç!...
Haaaa, dedim. Sükût ikrardan gelirmiş ya… Onun evet demek istediğini hemen anladım!..:)))

- Kaç yaşında?
- Genç, genç… Epey genç… Benden çok genç!

Dillerini yutmuş gibi bakarken biri son bir gayretle sordu:

- Adı ne?
- Adı mı?... Ay!... Çok da aklımda tutamıyorum aslında… ‘h’li… ‘p’li bir şey ama…
- Hasan, Hüseyin, Hüsrev…
- Paker, Pars…
- Yok, yok… Öyle tanıdık adlardan değil!...

- Adını bile bilmiyorsun ve nikahlanıyorsun… öyle mi?
- Ne önemi var?.. Ben ona adıyla seslenmiyorum ki hiç!... :))

- İnsan merak etmez mi ya?.. Sen ilk misin, daha öncesi var mı?
- Onu biliyorum canım, ben ilk değilim. Bana verirken söylemişlerdi. Önceki çok hor kullanmış. Ben o konuda dikkatliyimdir, şimdilik bir sorun yaşamadık. E, bu sürede anladık ki ‘ iyi günde kötü günde birbirimizleyiz’… O zaman biz de duyuralım dedik. DEDİM!... :)))

- E, bari nereli olduğunu söyle!..
- Aaaa!.. Hiç bilmiyorum… Allah sizi inandırsın bak onu da hiç merak da etmedim, sormadım da… İyi mi?!?
Ama dur bakayım, seri numarasından ve üretim tarihinden belki yerini bulabilirim!...

Ha, bir de garantisi olacaktı bir yerlerde… Bak sorduğunuz iyi oldu, hemen onu bulayım, işlemde gerekebilir!!!



Serap IRKÖRÜCÜ
05.06.2020 Cuma

Paylaş:
3 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Olacağına bak!... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Olacağına bak!... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
OLACAĞINA BAK!... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
asude_vuslat
asude_vuslat, @asude-vuslat
9.6.2020 16:27:39
(:
düğün yapmayın

malum virüs var diyecektim kiii

(((:

çok samimi bir ortamın içine çektiniz

güzeldi

sevgilerimle (:
Serkan BOL
Serkan BOL, @serkanbol
9.6.2020 15:36:39
Hepimizi bazı teknolojik aletlerden şikayetçiyiz ama onlarsız da yapamıyoruz. İroni burada başlıyor sanırım.

Bir de mecburiyet var. Son dönemde yaşadıklarımız nedeniyle teknolojiye öyle bağlandık ki her şey normale döndüğünde alışkanlıklarımızdan vazgeçebilecek miyiz? Sanmıyorum.

Tebessüm ettik Serap Hocam! Her şey yakıştığı gibi mizah da yakıştı kaleminize. Kutlarım sizi ve değerli eserinizi.

Saygılarımla...

Necati  Kavlak
Necati Kavlak, @necatikavlak
9.6.2020 12:49:33
Serap Öğretmenim!

Son günlerde okuduğum, en güzel Söyleşiydi!
Okurken, hem kendi köklerimize yolculuk
ettim hem de edebiyatçı kalemin ustalığına
yakından tanık oldum.
Anlattıklarınız bir tiyatro sahnesi ya da beyaz
perdeye düşen film sahnesi kadar canlı ve heyecanlı.

Bütün içtenliğimle kutlarım.


Saygılarımla.

Ahmet Zeytinci
Ahmet Zeytinci, @ahmetzeytinci
9.6.2020 12:29:05
Hayat bu virüslü de virüssüz de bir şekilde akıp gidiyor... Ev ile ailemiz ile biraz daha haşır neşir olduk, iyi de oldu bir bakıma... Bilgisayar mı? O da aileden biri artık, eskiden de öyleydi zaten de pandemi zamanı daha sıkı fıkı olduk haliyle... Kutluyorum güzel bir yazıydı Serap Hocam...
Ahmet Örnek
Ahmet Örnek, @ahmetornek1
9.6.2020 10:10:57
Aşağı yukarı hallerimizi resmetmişsiniz serap hocam
kahvaltıma keyif oldu yazınız desem :))
günümün devamının iyi geleceğine dair bir his oluştu içimde...

teşekkür ediyorum
ve canı gönülden kutluyorum sizi ve kaleminizi....

saygı ve hürmetle
Etkili Yorum
Yekta Attila
Yekta Attila, @yekta-attila
9.6.2020 00:32:04
Efendim, sık sık takılırım; bilgisayar ve akıllı telefon çok mu gerekli?...
Bu gerekliliğin gittikçe derinleşmesinin nedenleri ve sonuçları nelerdir, çoğunlukla yararımıza mı yoksa zararımıza mı, diye...
Şahsen çok yararımıza olmadığını kabul edenlerdenim...
Her ne kadar bilgisayarın başındayken ve/veya telefon elimizdeyken kendimizi daha insan, daha çağdaş gibi görüyorsak da, bunun dramatik bir yanılgıdan başka bir şey olmadığınıı, dahası bu yanılgının bir nevi çocukluk olduğunu düşünüyorum...
Çünkü, bu arada çocuklara mahsus bir bencillikle dolduğumuzu, insanca ilişkinin gereği olan yumuşaklıktan, tevazudan, , kalenderlikten, vücut dilinin uzlaşmacılığından uzaklara savrulduğumuzu biliyor olmalıyız...
Tabii ki bu yolun geri dönüşü imkansız gibi...
Neyse....
Bu nikah bizi sizin yazılarınızdan mahrum etmeyecek...;)

Saygılarımla.
Fatma Oral
Fatma Oral, @fatmaoral
9.6.2020 00:23:29
Bize de Allah mesut etsin demek düşer. Aslında görüntülü toplu nikah töreni de lazım gibi. Hepimize garanti belgeli.

Saygılarımla.
Bedri Tokul
Bedri Tokul, @bedri-tokul
8.6.2020 20:43:26
Bir insan donanımlı ve benim gibi yazıp geçenlerden değilse,
ilmini, sanatlarını biliyorsa sonuç böyle bir yazı oluyor işte...
Terdid;Yazdıklarını okuyucunun hiç beklemediği bir biçimde bitirerek onu şaşırtma sanatıdır.
Amerikalı yazar O Henry hemen hemen bütün öykülerinde kullanır bu sanatı.
Şöyle düşünüyorum:
Edebiyatta böyle bir sanat varsa, o sanatta kullanmasını bilenin hakkıdır.
Bu yazıda olduğu gibi...
Selam ve saygılarımla Hocam.

Kıyısız/ım
Kıyısız/ım, @kiyisiz-im
8.6.2020 20:30:23
:))

Mizah da sizin kaleminize çok yakışıyor Serap Hocam..

Tebessümle okudum.. Çok iyiydi..

Sevgiler..

ironi
ironi, @ersinbasegmez
8.6.2020 16:24:25
10 puan verdi
yaka problemini hallettikten sonra kendimle yazıya geçebildim.

Ürkekçe başladığınız anlatım/ öykülerim ilk bir kaç satırından sonra kaleminizi daldırdığınız bu farklı kulvarda -o her zamanki Serap Hoca ceketini çıkarıp- kendinize gelen güvenle içinizden geldiği gibi dolaştırmışsınız. Her ne kadar örgünün ana fikri bir tanıdıktan çıksa da kurgudaki imza, sizin düş gücünüz. Tahminim; yazarken özellikle orta kısımdan sonra hem gülümseyip hem de çok keyif almışınızdır.

Çok güzeldi. Kahkahası bol ve düşsel gücü yüksekti.

saygılarımla Serap Hocam
kundakçıoğlu
kundakçıoğlu, @kundakcioglu
8.6.2020 14:45:58
10 puan verdi
Sokağa yasaklı olduğum günlerde farklı uğraşlarım oldu mesela

Deniz Üstü Köpürür

Drama Köprüsü

Uğurlar Olsun üç türküye yoğunlaştım peki ne öğrendiniz derseniz

yol

sokak

meydan

kısaca yürümek hem aşk hem özgürlük

sevgi saygı ve selam ile.
Den(iz)
Den(iz), @den-iz
8.6.2020 14:35:26
Nur topu gibi tablet ve telefonlarınız olur inşallah. Şöyle gıcır gıcır, sıfırından olsun da başarıları ile göğsünüzü gere gere bahsedersiniz umarım. en akıllısında çok akıllısından darısı başıma inşallah....

:)))


Sevgilerimle...

karann
karann, @karann
8.6.2020 12:50:56
sohbetin derlenip aktarımı, olduğu gibi kesitleriyle. önemli bir konuyu , mizahen işlemiş siniz. tesekkurler.
YİTİK AŞKLAR MEZARLIĞI
YİTİK AŞKLAR MEZARLIĞI, @yitik-asklar-mezarligi
8.6.2020 10:24:42
maalesef bu yaşam biçimi hepimizi zorluyor hocam, içinde bulunduğumuz durum karamsar olsa da bu lanet vürüsü insanlığın yeneceğine inanmak zorundayız yazın eve kapanmak zor yaşlısı genci fark etmiyor hepimiz aynı durumdayız... sohbetin aktarılışı çok güzeldi
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL