0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1251
Okunma

“Faziletli insan, fiillerinde aşırılık ve eksiklikten kaçınan insandır" demiş Aristo. Mutedil,;ılımlı olmakla ilgili daha başka atasözleri vs. vardır kuşkusuz. Rum suresi 41.ayetine göre de yeryüzünde kötülüklerin olmasının sebebi insanlardır: ;"İnsanların kendi elleriyle yapıp ettikleri yüzünden karada ve denizde düzen bozuldu ;böylece Allah -dönüş yapsınlar diye- işlediklerinin bir kısmını onlara tattırıyor." Fakat bu konu din inancına saldırmak için özellikle ateistler tarafından istismar edilmek istenmiştir. Şöyle ki onlara göre "yeryüzünde kötülük varsa ya Tanrı bunu bile isteye izin veriyor, engellemiyordur. Bu durumda tanrı insanların iyiliğini istemeyen kötü bir tanrıdır. Ya da kötülüğü engelleyemiyordur, o zaman da güçsüzdür, tanrı değildir. Belki de kötülükler varsa tanrı yoktur." Kelam âlimlerinin insanın fiili, iradesi, özgürlüğü ve kader ile ilgili açıklamaları şöyle başlar "İnsan fiilini kesbeder-kazanır- Allah o fiili halkeder -yaratır." Böylece bazı insanların iradesini o yönde kullandığından dolayı yeryüzünde zulmün, savaşların, öldürmenin var olduğunu söyleyebiliriz
Şu yaşıma kadar iyi insanlarla da kötü insanlarla da defalarca karşılaştım herkes gibi. Niyetlerini bilemediğimiz ikiyüzlü adamlar çıkıyor karşımıza. Eğer bize hayatı zorlaştırmak istiyorlarsa bunu hep sonradan anlayabiliyoruz. Elbette iş işten geçmiş oluyor. Savunmasız yakalanmış oluyoruz kötülüklere. Ziya Paşa’nın güzel bir deyişi var: “Kelptir zevk alan sayyad-ı biinsafa hizmetten!
Öyle ya. İnsafsız avcılara hizmet etmekten zevk alan vardır. Dünyada Firavunlar, Nemrutlar, diktatörler yardımcıları ve destekçileri olmadan ne yapabilirler.
Özellikle devlet dairelerinde bazı kimseler basit işlerimizi zorlaştırıyor, işi yokuşa sürüyorlar. Bunu da bazıları öyle ustaca yapıyorlar ki hipnotize oluyorsunuz. Kırk yıllık dostunuz gibi davranıyor, hem gülümsüyor hem de defterinizi dürüyorlar. Oysa onların her biri bana, yani vatandaşa hizmet etmek, işlerini yapmak üzere görevlendirilmişlerdir.
Veya biri ayağımıza bir çelme takıp gülüyor. Neden? Ne yaptım sana? Bir şey gerekmez, sırf kötülük olsun diye.
Bir başkası var ki kendi çıkarlarına aykırı her çeşit olgu ve insanı etkisizleştirme yolunda her melaneti yapıyor, alçaklıkta sınır tanımıyorlar. Bunlar daha çok ticaret alanında veya bürokratik kademelerde tırmanmak isteyenler arasında rekabet sebebiyle olagelen oyunlardır. Onlar amacına ulaşacağı hiç bir şeyden kaçınmazlar.
İkiyüzlülerle, zalimlerle, insafsızlarla, çıkarcılarla, namertlerle mücadele etmek büyük bir sabır gerektiriyor. Zamanımızı, enerjimizi boşa harcamamıza sebep oluyorlar. Hepsi bu kadar değil. Kötü insanlar geleceğimizi mahvedebilir, bizden bir şeyler çalabilir, hatta hayatımıza kastedebilirler. Bütün bunları unutmadan, onlara karşı devamlı teyakkuzda ve dikkatli olmamız gerekiyor.
Kabil soyundan gelenler, genlerinde taşıdıkları kendi özelliklerini devam ettiriyorlar. Kan dökmek istiyorlar. Binlerce, belki milyonlarca yıl geçmiş olsa da değişen bir şey yok. Kabil’in karakterinde olanlar; kıskançlık, kibir ve bencillik içinde hareket ediyorlar. Neticede başkalarına zarar vermekten çekinmiyor, yanlış yaptıklarını bile kabul etmiyorlar
*
Hayatını iyilik yapmaya adamış güzel insanlar da var. Onlar sadece kendisi için değil, diğer insanların mutluluğu ve huzuru için de çalışıp onlara her konuda yardım etmek istiyorlar. Yoksa etrafımızda gördüğümüz yüzlerce hayır, yardım kuruluşları ve vakıflar varlığını devam ettirebilir miydi? Çok da kötümser olmamak lazım, iyi insanlar da var.
23.5.2019