Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Aygün Deniz
Aygün Deniz

O MÜTHİŞ GECE (Üçüncü Bölüm )

Yorum

O MÜTHİŞ GECE (Üçüncü Bölüm )

4

Yorum

2

Beğeni

0,0

Puan

596

Okunma

O  MÜTHİŞ  GECE  (Üçüncü  Bölüm )

O MÜTHİŞ GECE (Üçüncü Bölüm )

Ben hemen muhafızlardan birini,meydanın öte tarafında beklemekte olan kamyona gönderdim.Şoförün arabayı kapının önüne park etmesini motoru da susturmamasını tembih ettim ; Çok geçmeden kamyonun motor sesi duyuldu ve uğultu her yanı sardı. Bu sırada biz mahzene inmiştik. Arkamızdan yedi muhafız geliyordu . Bir kısmı tüfeklerinin ucuna süngülerini takmıştı. Çar’la beraberindekileri aşağıda Litvanya’lı muhafız göz altında tutuyordu.Odada üç sandalyeden başka eşya yoktu,birine Aleksi oturdu. O kadar bitkindi ki ayakta duramıyordu.Çar ikinci sandalyede Aleksi’nin yanı başına çöktü. Çariçe ise sağda duvarın yanında pencerenin tam altındaki sandalyede yer almıştı. Anastasya ayakta onun yanındaydı. Silah sesleri biraz daha az işitilsin diye ben önceden pencereyi çivilemiştim. Doktor Botkin Aleksi’nin arkasında ayakta duruyordu. Oda hizmetçisi Anna sağ tarafta dipteki köşedeydi. Elindeki iki yastığı sıkı sıkı göğsüne bastırmıştı.Soldaki, öteki köşede aşçı ile uşak bulunuyordu. Olga ,Tatyana, ve Marya sırtlarını karşı duvara dayamıştı. Kızların hepsi mantosuz ve şapkasızdı. Solda kapının dibinde, Bolşevik hizmetçi ile küçük Leonit dikilmişti. Yurovski Vaganof ve ben her hangi bir yanlış harekette bulunmayalım diye rollerimizi önceden bir çok kere tekrar etmiştik. Yurovski benim yazdığım ölüm kararını okuyacaktı ,sonra dördümüz aynı anda ateş etmeye başlayacaktık. Yalnız Yurovski bizden ,Çar’la Aleksi’ye ateş etmemizi istemişti . Onları kendisi vuracaktı. Benim hisseme, Çariçe ,doktor Botkin, aşçı ve uşak düşüyordu. Vaganof’la nöbetçi de dört kızla oda hizmetçisini öldürecekti.

Ermakof’un şu an ölmemesi için içimden dua etmeye başlamıştım. Oysa onun soluğu gittikçe kesiliyordu. Kelimeler duyulmaz oluyordu.Ama azimle anlatmaya devam ediyordu.

Devam edecek.

Bizler daha odaya yaklaşırken kamyonun gelmekte olduğunu motorun sesinden anlamıştık.İmparator ailesi de aynı sesi duymuştu. Çar ayağa kalktı Aleksi kasketini giydi. Uşak Çar’ın sandalyesinin üzerine konmuş olan yastığı aldı. Bunlar olurken kamyonda gelmiş dışarıda bizim beş metre ötemizde durmuştu. Zemin katın çıkış kapısının tam önündeydi. İhtiyar motor bütün gücüyle homurdanıyordu. Ermakof kesik kesik anlatmaya devam etti.

Ben kaşla göz arasında Bolşevik hizmetçi ile Leonit’e dışarı çıkmalarını işaret ettim. Onlar dediğimi yaparken Yurovski elinde idam kararı , ileri bir adım attı ve motorun gürültüsünü bastırabilmek için sesini yükselterek kararı okudu. Çariçe o anda anlamıştı, sert bir hareketle yerinden doğruldu. Ötekiler donmuş kalmışlardı. Solukları kesilmiş gibi hiç konuşamıyorlardı. Yalnız Çar hala durumu kavramamış görünüyordu. Yurovski’ye dönerek, motorun gürültüsünü bastırmak ister gibi yüksek sesle ve şaşkın şaşkın sordu :

- Nasıl yani biz buradan çıkmayacakmıyız ? Yurovski’nin Çar’a cevabı tabancasıyla bir el ateş etmek oldu. Kurşun Çar’ın beynini delmişti.

Sözlerinin burasında Ermakof’un gözleri kan çanağına dönmüş gibiydi. Çıldırmış bir halde devam etti :

Ben elimdeki mavzeri Çariçe’ye boşalttım. Aramızda iki buçuk kadar mesafe vardı. Koca Aleksandra Feodorovna iki saniyede öldü. Sonra dokdor Botkin’i vurdum. Yurovski’nin Çardan sonra ateş ettiği Aleksi sandalyeden aşağı kaymıştı. Aşçı korkudan bulunduğu köşeye yığılmıştı. Ben , önce onun vücuduna sonra da başına ateş ettim . Uşak da devrilmişti. Onu da nöbetçi vurmuştu zannedersem. Vaganof’da kendi payına düşen kızları vurmuştu. Oda hizmetçisi Anna’ya gelince galiba onu bir muhafızın süngü darbeleri öldürdü . Odanın içi duman olduğu için hedeflerimizi pek iyi seçemiyorduk. Bu yüzden doğru nişan alamamıştık. İşimizi daha çabuk bitirmek için dışarıda bekleyen Çeka’nın adamlarını yardıma çağırdık. Onlarda bir yandan ateş ederek, bir yandan süngüleyerek kurbanlarımızın işini bitirivermiştik.

Devam edecek..

Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
O müthiş gece (üçüncü bölüm ) Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz O müthiş gece (üçüncü bölüm ) yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
O MÜTHİŞ GECE (Üçüncü Bölüm ) yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
direniş
direniş, @direnis
4.2.2020 15:12:30
Ne güzel kaleme almışsın olayı.

Gerçekten okudukça insanın içine hüzün basıyor

Kalemin kavi olsun Aygün

Kutlarım
robinson7575
robinson7575, @robinson7575
31.1.2020 13:17:03
Soluk soluğa okudum merak etmiştim 2 bölümden sonrasını Tebrik ederim
Cemile Ülkü
Cemile Ülkü, @cemileulku
31.1.2020 12:51:34
Mmalesef şiir kadar yorum almıyor yazılar ama mutlaka devam etmeli.
Cemile Ülkü
Cemile Ülkü, @cemileulku
31.1.2020 12:50:47
Bu bir roman galiba.ben de inşallah başlayacağım.aygün hanım çok iyi olmuş.hayal etmek çok da kolay bir şey değil.elinize sağlık.devamını bekliyorum
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL