*Bu yazıda ironi vardır..
Doğru doğrudur eğip bükemezsin....
Görünen köy klavuz istemez...
Doğruluk keskin kılıçtır. ...
Doğru olan haklı olandır. ...
Doğruluk dost kapısıdır. ...
Doğruluğun en güzel meyvesi ruh sükûnudur. ...
Doğru yoldan gidenler şaşırmazlar. ...
Hiçbir miras doğruluk kadar zengin değildir. ...
Gerçek başarıların en geçerli yolu doğruluktur...
İnsanlar doğru değilse kesin "yalan" söylüyordur.
Doğruluktan kaçan insan yanlış insandır...
Bir de insanın gözünün içine baka baka yanlışı kabul ettirenler var...
Örneğin sayın(!) cunhurbaşkanımız ne derse ayetden sayılıyor...
Dedim ya gözümüzün içine baka söylediği son sözler..,.
Bazen doğru yada yanlış sözde olmaz...
Yanlışın doğrusu yoksa felakettir..,
Örneğin palet fabrikasının satışı araplara sattı diyor duruyorduk.
Yok satmamış (!) bölmüş.
Yarısı senin yarısı benim..,
Arap babamızın oğlu değil...
Evet yanlış duymadınız. Sakarya’ daki palet fabrikasını satmadım diyor...
Satmadım yüzde ellisi Katarlıların yüzde ellisi Türk ortakların (!) ( bizden bahsetmiyor.
Oysa mal bizim Türk milletinin ..
Katarlılarla Türklerle beraber kendi fabrikalarını yapmaya başlamışlar.. .
Tabi ki seçilmiş kişilerle. Sen le benle ortaklık yapar mı fellah...
Bir de buna netice demeliymişiz...
Dürüst olun samimi olun...
Olaya farklı yaklaşmayınız(!).
Zaten bir de şöyle bir gerçeği de var kendisinin Osmanlı zamanında olan okuma yazma oranı harf devriminden sonra düşmüş.
Cahiliz len hepimiz
Doktorlarımız mühendislerimiz, öğretmenlerimiz, gazetecilerimiz..
Hele şu proflar var ya din alimi olmalılar...
Ne işiniz var üniversiteler medrese, okullar mescit olmalı..
Elif le başlayın gerisi gelir.
Kitap okumayın
Cumhuriyet de neymiş..
Kadınlar kafeslerin arkasına dönmeli
İstedikleri kadar kadınla evlenmeli erkekler..
Hatta fazlalık kız çocuklarını gömün gitsin...
Sonra KİT’lerin bugün yarısı araplara gider.
Öbür gün diğer yarısı da kim bilir nereye gider?
Gülce Şeren/ 11 Kasım/ 2019