Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
tu
tugrulahmetpekel

Kırşehir mektupları- 2 ( Yitik kentin kayıp kızından )

Yorum

Kırşehir mektupları- 2 ( Yitik kentin kayıp kızından )

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

446

Okunma

Kırşehir mektupları- 2 ( Yitik kentin kayıp kızından )

Kırşehir mektupları- 2 ( Yitik kentin kayıp kızından )

16.06.2006./CUMA

BU ADAMA

Uykusuzluğun verdiği delilik zamanlarında gözlerimin altındaki morluklar kadar yoksun düşlerimde, geçmişin şimdilere döndüğü zamanlardır bende. Zamanın durduğu an ve başlarım yazmaya ruhumdan rüzgârlarım gibi…Düşünürüm de şimdi seni;
Çelişki dolu bir ruhun en güzel yansıma sıydın, şehvetin ile ter kokan yatağımda, gün olur eserdin ruhumda savurur dağıtırdın kimliğimi zamanın esiri ruhlara..An olurdu. Zamanı durdururdun gözlerinde. Alırdın hiçliğin zamansızlığına beni de. Erişmezdin çok zaman ruhuma, ruhumu ben sererdim ayaklarının altına… Ezer geçer miydin beni? Hıh… Düşünür müsün bazen beni? Düşünürüm de bazen bunu. Şaşırır gülerim kendime sonra. Nasıl çıkmıştın karşıma ve nasıl? Nasıl dı ama ilk öpüşmemiz, ya ilk sevişmemiz? Ahh o ilk ruhuna dokunuşun kendine sakladığın o ilk gülüş… Senin sesine âşık olmuştu ruhum ilk bana söylediğin şarkıyla. Şimdiyse nefretine mi dersin âşık ruhum? Bomboş bir aşkın gölgesiz izleriydi sanırım yaşadığımız. Öyleyse neden hala düşümdesin?
Zaman mumların ömrü kadardır odamda ve düşlerim sonsuzdur bıraktığın izlerde. Ben yazarken hala sana unutulmaz bir tutkunun külüydü aslında. Aldanma düşlerimin gölgesi kelimelere, inanma yazdığımı düşündüğüm bu çelişkilere. Ulaşır mı sana geçmişim bilmem ama var oldun yine bir kalbin zindanlarında. Artık duvarlara yansıyan mumların can çekişi gibiydi düşlerin çok zaman ve aşkın gibiydi mumların alevi. Hani derlerdi ya rüzgârın mumu söndürüp, ateşi körüklemesi gibi. İşte tam böyleydi yaydığımız ateş ve ışık. Bir rüzgâr olmasa da esen bir üfleyişti belki zaman
Mumlarım yaşlanmaya başladı ruhum kâğıtlarda erirken. Düşlerinin zamanı tükenmeye başladı. Çelişkilerim gerçeklere sarılırken, sen rüyaların pembeliğinde sürdürürken aşkını bir ben miyim kâğıtlarda tüketen düşlerini? Sormak isterdim sana gerçeklerini. Neyse artık ışığım tükeniyorken bana, sana mı saçayım ışıklarımdan. Sendin seçen karanlıkları. Bendim yalnız kalan ışıklarımdaki.. hıh bir yaprak daha harcamışken kendini bana ben harcamışım aşkımı sana. Çok mu dersin…
Çok güzelim çok anlamayana, hele sana…

Kırşehir’den Kıymet

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Kırşehir mektupları- 2 ( yitik kentin kayıp kızından ) Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Kırşehir mektupları- 2 ( yitik kentin kayıp kızından ) yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kırşehir mektupları- 2 ( Yitik kentin kayıp kızından ) yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL