Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
DEVRİM DENİZERİ
DEVRİM DENİZERİ

OSMANLIDA HADIM

Yorum

OSMANLIDA HADIM

9

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

2800

Okunma

OSMANLIDA  HADIM

OSMANLIDA HADIM

Çocuğun göbeğinin hemen alt kısmı ve bacakların baldır kısmı, beyaz bandajlarla sarılır. Sırt üstü yatmış olan çocuğun, üzerinde operasyon yapılacak olan bölgeleri acı biber karıştırılmış su ile üç kez yıkanır. Orak benzeri bir kesici ile hem testisler hemde penis mümkün olduğunca dipten kesilir. Hadım etme işlemi yapıldıktan sonra penis kökündeki kanala gümüş bir iğne veya metal çubuk sokulur. Daha sonra yara soğuk su içine yatırılmış kağıt ile dikkatlice sarılır. Bandajlama sonrası çocuk, iki adet bıçakçı yardımıyla birkaç saat yürütülür ve daha sonra yatırılır. Çocuk tuvalet ihtiyacını gideremeyeceği için 3 gün boyunca sıvı verilmez. Üç gün sonra bandajlar açılır ve tüp çıkartılır. Çocuk idrarını yaparken kanama olmaz ise sorun kalmamış demektir. Aksi takdirde kanallar şişmiş demektir. Ve çocuk ölür.Yapılan bu işlemlere tutulan her yüz çocuktan ise sadece bir kaç tanesi hayatta kalmayı başarabiliyordu. Her yıl osmanlı sarayının, toplumun yönetici sınıfının hadım gereksinimlerinin karşılanması için binlerce siyahi afrikalı ya da beyaz Avrupalı çocuk İstanbul’a getirilerek bu işleme maruz bırakılıyordu. İşte harem ağaları dediğimiz acılı yaşamın başlangıcı böyleydi, hani 600 yıl gittiği yere medeniyet götürdüğü iddia edilen osmanlının uygulamalarından sadece bir tanesi bu kayıp çocuklar.

Kaynak isteyenler (N. M. Penzer’in "Harem" isimli eserinden.

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Osmanlıda hadım Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Osmanlıda hadım yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
OSMANLIDA HADIM yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Ethem_Namık
Ethem_Namık, @ethem-namik2
18.7.2019 13:43:08
Bu sadece Osmanlı'ya has değil. Osmanlı öncesinde de vardı ama bu kadar yaygın değildi. Muaviye döneminde de vardı. Öyle sanıyorum bize araplardan geçme bir olay.

Batıda benzer hatta daha beter uygulamalar vardı.

Bu Osmanlı'yı aklar mı...asla.

Güç, insanı insanlıktan çıkarıyor. Padisahlarda bunu aleni görüyoruz.

Ben bunu bir insanlık suçu olarak görüyorum.
Önder Karacay
Önder Karacay, @onder-karacay2
18.7.2019 12:37:39
İşte saray işte padişahlik işte şeriat işte zulüm başka örneğe gerek varmı
Afet İnce Kırat
Afet İnce Kırat, @afet-ince-kirat
17.7.2019 18:24:22
Osmanlı döneminde sadece saray eşrafı önemliydi diğerleri insan yerine bile konmuyordu kullanılıp atılan esirdiler sadece.
Nuray Çakmak
Nuray Çakmak, @deniz55
17.7.2019 14:00:39
Merhaba Deniz Hanım.

Paylaşımı ilgiyle okudum ve not olarak düştüğünüz kitabı da en kısa zamanda edineceğim. Ben de size başka bir kitap öneriyorum.

Harem ağası- Ahmet Haldun Terzioğlu

Habeşistan'dan Osmanlı'ya uzanan bir Kara ağanın öyküsü.
Küçük yaşında ailesinden koparılıp hadım edilen Guba'nın çektiği acıları, yaşadığı bunalımları ve kararsızlıkları yüreğinizde hissedeceksiniz...

Tebrikler ve sevgilerimle.


MÜSLÜM BAYRAM
MÜSLÜM BAYRAM, @m-sl-mcbayram
17.7.2019 10:38:37
İnsanın taşıdığı genler önemlidir
Çünkü maya bozuksa insan olması imkansız kadar zorlaşır

Şu Avrupa birliğinin bize dayattığı ve bizim direnç sergilediğimiz insan hakları vs mevzularına güya Türk olduğunu düşündüğümüz yönetenlerin nasıl ısrarla oyalama taktikleri kullanmalarına üzülsem mi gülsem mi bilemiyorum

Ya kardeşim bu bildirgeler TÜRKLÜĞÜN EVRENSEL SİMGESİ VE DEĞERİDİR bunu bizden siz çaldınız diyen bir babayiğit çıkmadı ya henüz yanarım da buna yanarım

İşte değerli Devrim hanım
nereden nereye derler ya
OSMANLI DA MAALESEF GEN HARİTASI DEĞİŞTİ KARDEŞİM DEĞİŞTİ

neyse fazla uzatmayayım
çok teşekkürler
saygılarımla
mirim
mirim, @mirim
17.7.2019 02:21:23
Serhat BİNGÖL haklı. Tarihi keşke yunan galip gelseydi diyen Mısırlıoğlu'ndan dinlemek lazım !
Serhat BİNGÖL
Serhat BİNGÖL, @serhatbingol
17.7.2019 02:07:20
Sevgili Devrim hocam, siyasal anlamda Osmanlıcı değilim. Ancak Osmanlının etnik köklerimiz olduğu kültürel ve siyasal tarihimizi oluşturan bir süreç olduğu gerçeğini inkar etmem.

Hayranlık duyduğum Muazzam devlet yapısına sahip olan Osmanlıyı naçizane eleştirdiğim en önemli olayların başında yayılmacı politikaları ve uygulamaları gelir. Bunun nedeni tabasına aldığı toplumların çarpık ve sapkın yaşam kültürlerinin Osmanlıya fatura edilmesidir. Bunun başında da sizin yazınıza konu olan hadım meselesi gelir daha doğrusu iftirası.

Hocam. Günümüz de nasıl ki, çocuk pornosu gayri müslim toplumlarda sektörel bir boyut almışsa bu gün olduğu gibi o günde erkek çocukların istismarı gayri müslim toplumlar içerisinde sapkınlık boyutunda yaşanıyordu. O toplumlar içerisinde hadım uygulanıyor ve hadım edilen o çocuklar belli bir maddi bedel karşılığı sapık insanların fantezilerine sunuluyordu. Yani o çocuklar bir tür ticari meta haline getirilmişlerdi. Bir biçimiyle saraya getirilen o çocuklar istismara uğramasınlar diye haremlik selamlık uygulaması olan sarayda kadınların hizmetine verilip orada kadınlara hizmet etmesi sağlanıp bir tür himaye altına alınıyordu. Ama evet değil mi ki hadım olayı Osmanlı devleti sınırlarında yaşanmıştır bu bağlamda Osmanlı devletine mal edilebilir. Ancak insani ve vicdani ölçülerde Osmanlıya ve Müslüman toplumlara mal etmek haksızlık olur.

Osmanlı Türk devletinin tarihi çok derinlikli bir süreçtir öyle art niyetli çala kalem ele alınmış söz de tarihçilerin kitaplarındaki iddialarla sınırlı bir süreç değildir. Osmanlıyı eleştirmek için bile çok önemli kaynaklardan istifade etmek gerekir. En azından viyana üniversitesinde olduğu gibi Osmanlı başlı başına ders konusu olarak işlenmeli ve akademik düzeyde ele alınmalıdır.
En azından art niyetli insanlara ben yazdım oldu kabilinden yalan ve iftira içeren uyduruk tarih oluşturmalarına fırsat vermemek için prof unvanı almış hocaların hocası olan doğru kalemlerin eserlerinden istifade etmek gerekir….

Saygı ve sevgilerimle.



Serhat BİNGÖL tarafından 7/17/2019 2:12:44 AM zamanında düzenlenmiştir.
Serap IRKÖRÜCÜ
Serap IRKÖRÜCÜ, @serap-irkorucu
16.7.2019 23:34:09
Türk kültürü ve töresindeki tek eşlilik, İslamiyet'le Araplardan aldığımız bir erkeğin çok eşliliğinin neredeyse kutsanması, saraydaki HAREM'le gerçekleştirilmiş.

Türklerde Hanım, bir erkek için 'hayat arkadaşı' demekti. Bu sözcük ilk kez Mete Han tarafından kullanılmıştır.

Bir kurultay sırasında savaş için oyu sorulmuş, o da:
- "Ben sizin hanınızım, bu da benim 'Han'ım" diyerek savaş kararını eşiyle birlikte alacağını belirtmiştir. O günden sonra Türk erkekleri eşleri için hanım sözcüğünü kullanmışlardır.
Kaynak linki: https://www.gundemturkiye.com/tarih/turklerde-kadinin-yeri.html

O güne kadar devlet yöneten hanlar dahi tek eşli yaşam götürürken yanlış örnekleri -işlerine geldiği için- gelenekselleştirenler birçok Türk töresini terk ettikleri gibi bunu da terk ettiler. Sarayda bu sayı o kadar çığrından çıktı ki... yüzlerce eş adayından söz edildiği zamanlar vardır. Çokluktan dolayı padişahla halvet olamayanlara kadar neler yazıyor kaynaklarda neler... insan okurken utanıyor.

İşte bu utanca yasal koruma (!) olsun diye de yazınızdaki evlatlar harcanmış... Belki de ölenler kurtulmuştur... Sağ kalanlarla ilgili anlatılanlar haremden çok daha çirkin çünkü...

Cumhuriyetle en azından bu çirkinlik 'yasal ve resmi olmaktan' çıktı...



Serap IRKÖRÜCÜ tarafından 7/16/2019 11:38:11 PM zamanında düzenlenmiştir.
DEVRİM DENİZERİ
DEVRİM DENİZERİ, @devrimdenizeri
16.7.2019 22:43:50
İnsanın malzemesi yine insandır denir...
Ey Yaradanım
İnsan denen varlığı Ne amaçla yarattın
Diyesim gelir...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL