Bu söz anlam olarak çok derin ve geniş bir konudur
Konu insanın yetişme tarzıdır. Yaptıkları yanlışları doğruları bunlarla sorgulanır.
Her insan önce çocuktur, gençtir, annedir, babadır, ninedir, dededir, amca, yenge, dayı, abla, abi, enişte….vs bunları çoğaltabiliriz.
Bu kavramlar bayan ve erkek insanlarda vardır. çünkü aile kavramlarıdır.
Bunun dışında iş ortamlarında kavramlarımız vardır. Usta, şef, müdür, patron, işçi…vs gibi kavramlar çoğalır. Sosyal bağlamda da kavramlar çoktur.
Burada amaç nedir. Bu dünyada bu kavramların hakkını verebiliyor muyuz. Sınıfı geçmek diye bir tabir vardır acaba bizler sınıfı geçebiliyor muyuz.
Önce iyi bir insan mı yoksa kötü bir insan mıyız onu sorgulamamız gerekiyor.
Hayata ve insanlara bakış açımızda önemlidir. Aile gelenek ve göreneklerimizden oluşan örf adetlerimiz inancımız gereği davranışlarımız vardır. bunları zaten doğarken öğrenmeye başlarız.
Mesela doğum günlerinde, düğünlerde, cenazelerde…vs insanlar bir araya gelir. Sevinci de üzüntüyü de beraber yaşarlar.
Bir insan bu gibi yerlere sürekli giderse yarın onunda böyle bir gününde gittiği insanlar ona gelecektir. Yani gidersen gelirler. Bu bir paylaşımdır.
İnsanlara selam vermek iyi bir gelenektir. Muhakkak geri dönüşü olur. İnsanları birbirine yakınlaştırır. Sosyal ortamlara girmek ortamlarda toplumların içinde olmak insanların dostlarını çoğaltır.
Arkadaş çevresi çoğalır. İnsanları duyarlı kılar. Misafirliklerde öyledir. Akrabalar arası misafirliklere gitmenin muhakkak dönüşü olur.
Hayat bir yaşam tarlasıdır. Ne ekersen onu biçersin. İnsanlar yaptıkları ile anılırmış. Kitap yazan insanlara yazar deniyorsa, siir yazan şair siyaset yapan politikacı.
Amaç iyi ve faydalı işler yapıp hem insan olarak hem de yaptığımız işin hakkını vermek gerekir. Ne demişler “Halka hizmet Hakka hizmettir.” İnsanlara hizmet etmek büyük iyiliktir, sevaptır, kalıcılıkdır.
Çocuklarımızı yetiştirirken uyuşturucudan, içkiden, zinadan, gasptan, rüşvetten uzak tutmak için annesini babasını büyüklerini sayan küçüklerini seven bir nesil yetiştirmek cenneti, cehennemi bilen, helalı, haramı bilen, Allah’ı peygamberi bilen inançlı bir nesil yetiştirmek gerekiyor.
O zaman topluma ters düşen, toplumu sapkınlığa götüren, evlatlarını aileden uzaklaştıran sebeplerden uzak kalmayı başarabiliriz.
Psikolojisi bozulmuş bir gençlikten, toplumdan helali haramı bilen bir topluma geçmek. Nasıl olur acaba? Fuhuşun, zinanın, kumarın, insanların haklarının yenmesi Müslüman bir millete yakışmayan tavır dır. Yalan yanlış davranışlardan nasıl uzak durulabilir.
Bizim aklımızı başımıza ne getirebilir. Üniversiteye giden çocuklarımızı kaybetmek istemiyoruz. Onlar bizim geleceğimizdir.