ÇAMARDILI GENÇLERİN SORULARINA CEVAPLARIMIZ
06.Aralık.2018 Perşembe günü, okulun çalışkan öğrencisi Mahmut Peker’in önerisi ve okul yönetimi Müdür Serkan Avşar beyin daveti ile Niğde’nin dondurması ile meşhur Çamardı ilçesi Şehit Murat Erdem Çok Programlı Lisesinde “Doğruluk ve Dürüstlük bitmeyen bir hazinedir” konulu konuşma yapmıştık. Konuşma sonunda gençler sordu, biz cevapladık. O soruları burada bir daha cevaplarken orada olmayanlarında gençlerin sorularını ve cevaplarımızı okuyarak faydalansınlar istedik.
SORU-Hayatınız boyunca çok isteyip de ulaşamadıklarınız var mı? Hayal kırıklıklarınız var mı? Varsa bunlar neler? (İsimsiz)
CEVAP- Kitaplarımın şimdikinden daha çok okura ulaşmasını, gençlerin bizden daha çok faydalanmasını ve daha çok konferanslara davet edilmeyi beklerdim. Ama yavaşta olsa bu isteklerim oluyor. Biz görevimizi yapıyoruz. Gerisi gençlere kalıyor. Okuyan kitaplarımızı başkalarına tavsiye edecek, hediye edecek ki daha çok okur faydalansın. Bu yüzden arkadaşlarınızdan Mahmut Peker’in okuduğu tüm kitaplarımı okumayı seven en az 5 arkadaşına da okutmasını önemli buluyorum. Her okurumuz O’nun gibi davransa hayat çok güzel olacak ve okuyanlar bizden faydalanacak. Bundan dolayı Mahmut’a teşekkür ediyorum.
SORU- Çaresiz kaldığınızda ne yapmayı tercih ettiniz?
CEVAP- Bu durumda hep okumak ve daha çok okumak bizlere teselli oldu. Yaptığımız hataların çoğunun kitap okumamaktan kaynaklandığını gördüm. Çaresiz olduğunuzda sizde size uygun kitaplar okuyun. Tecrübeli insanlar engelli de olsa küçümsemeden faydalanmaya bakın.
SORU- İlk eserinizin adı ne ve niçin yazarlığı tercih ettiniz? (Ahmet Akkaya- Samed Aygermen)
CEVAP-“Söz uçar yazı kalır” Kalıcı eserler bırakmak istersek yazacağız ve yayınlayacağız. Seneler sonra okuyanlar teşekkür edecek. İlk eserim “ Sessiz Dünyadan Esintiler” İşitme engelli başarılı insanlarla olan röportajlardan ve bir Üniversite hazırlık öğrencisinin başından geçenler anlatılıyor.
SORU- Şair olmak için hangi Üniversite okumak gerekir?(Betül)
CEVAP-Şair ve yazar olmanın bir okulu yok. Yeteneği olan çok okuyarak kendini geliştirebilir. Okumak ve okuduklarını seçerek uygulamak en güzel okuldur.
SORU-Yazdığımız şiirleri kitap haline getirebilir miyiz?
CEVAP- Yazdığınız şiirler kitap olacak hacme ulaşınca bir yayınevine ulaşabilirsiniz. Uygun bulursalar yayınlanır. Şimdi kitap yayınlamak daha kolay
SORU-Kitap yazmaya başladığınız zaman insanlar size olumsuz yaklaştı mı? Kitap yazmaya nasıl karar verdiniz? (Kübra Akkaş)
CEVAP- Her güzel işe başlarken takdir edenden çok tenkit eden insan bulunur. Önemli olan insanın yaptığına inanarak çabasına devam etmesi. Destek olacağını söyleyip de köstek olanlarda çok olur. Bizim kendimize olan inancımız ve Yaratana olan umudumuz canlı olursa eleştirileri göğüsleyebiliriz.
SORU- Bundan sonraki büyük hedefiniz ne?
CEVAP- Üniversitelerde ve liselerde daha çok kişiye hitap etmek Televizyonlarda ve televizyon programlarında daha çok haber olmak. Bunu da yavaş yavaş gerçekleştiriyoruz sanırım.
SORU- Hayatta en çok mutlu olduğunuz an nedir?(Sami Arslan)
CEVAP- Şu an benim en mutlu olduğum anlar. Sizler beni dinliyor ve anlıyorsunuz mesela.
SORU-Yazdığınız eserlerde kendi hayatınızdan yola çıkarak okurlara ne anlatmak istiyorsunuz? (Ela)
CEVAP- “O engelli, çalışmış ve başarmış. Ben sağlamım ben neden başaramayayım?” Bunu kendinize soruyorsanız işte amacıma ulaşmışım demektir.
SORU- Anneniz ve babanız okumanızı neden istemedi?
CEVAP- Engelli insanı horlarlar, başarılı olamaz, inancı yağındı bizim aile çevremizde çünkü. Ama ben başarılı olunca en çok onlar mutlu oldu.
SORU-Yazarlığı neden seçtiniz? Yazarlığı seçerken nelerden etkilendiniz? (Şevval Çınar)
CEVAP- Yazmak, kitap çıkarmak, daha kalıcı. Daha önce anlattım bunu.
Sorular çoktu ama birbirinin benzeri olan sorulara cevap yazmak da istemedim. Yazar şair olmak isteyen çok ama bu yolda çile çekmek isteyen de pek yok. Bu yüzden çok yazar kalıcı olamıyor. Azimle öğrenerek yoluna devam edenler gelişiyor ancak.
Konuşmamızın konusu” doğruluk ve dürüstlük” olmasına rağmen bu konuda hiç soru soran olmadı. Yazmaya hevesli gençlerin yazmayı merak etmesi ilginç.