Naçizane yazmış olduğum bu makale güncel olup YORUM ve ELEŞTİRİ’ye maruz kalacak içeriktedir. Özgürce yorumlayabilirsiniz, eleştirebilirsiniz.!

Modern düşüncenin ortak zevkini yaşayan ve yaşatan 07 yaş grubundan başlayan 77’sine varıncaya kadar her tür meslek erbaplarının da sürekli kullandığı bilgi alış verişi aynı zamanda arkadaşlarınızı tekrar bulma, arkadaş edinme ve görsel materyaller içirikli sosyal medyalar gün geçtikçe çoğalıp hızla yayılmaya devam ediyor.

Sosyal medya kullanıcıları günün ilk aydınlanmasıyla kullanmaya başlıyor, taaki diğer sabahın günün aydınlanmasına kadar haftanın yedi günü 24 saat parmaklar yazışmada sırt ağrımakta, gözler mahmur, uykusuz, aç, susuz, yaya yolunda, arabada, iş sahalarında eve gelinceye kadar sürekli aktif olarak evimizde ve elimizden hiç düşürmüyoruz.

İşler yarım yamalak kalıyor.

Gideceğimiz yerlere ya geç gidiyoruz ya da gideceğimiz mekânda internet yok diye gitmiyoruz.

Yemeği fırında, gömleği ütünün üzerinde, çocuk arabasında çocuğunu unutanlar bile oluyor.

Trafik kazasında ölümün adı konuyor ‘’ cep telefonu ‘’ kullanımı

Arkadaşlarla, dostlarla ve aile bağını koparıyoruz. Eşinize, çocuğa sevgi, ilgi ve şefkati vermiyoruz

Hatta banyo yaparken bile şarjı bitti diye elimiz ıslak ıslak prize takıyoruz ki aman Allah’ım ölüme davetiye çıkarıyoruz.

Bir de selfie ve canlı yayın yapmak var ki o da aynı keza tehlike ve ölüm arz ediyor. Selfie çekerken sağdan daha net soldan bulanık diye ayarlama yaparken bulunduğunuz ortamdan ya düşüyorsunuz, ya da bir yere tosluyorsunuz.

İstiyorum ki, mesai gibi sosyal medyalarda da giriş çıkış saati uygulansın.

Tüm kullanıcılar tedbir alsın ve doğabilecek kötü olaylardan birkaç saat uzak kalsın