Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Deniz Ülkegül
Deniz Ülkegül
VİP ÜYE

Tamam...

Yorum

Tamam...

14

Yorum

5

Beğeni

0,0

Puan

1765

Okunma

Okuduğunuz yazı 10.5.2018 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.

Tamam...


Haksız’ın dilinde Hak! sözü... Yalancının dilinde doğruluk, Zalim’in dilinde mağdurluk...

Göz göre göre... Arsızlıkta tavan yapmış tiplerin, yalaka soytarıların, mesleğini, kişiliğini, onurunu satmış kişilerin cirit attığı bir ortamda hep aynı görüntüler... Sıkılmak, yok... Utanmak, yok... Yapılan tüm yanlışların, hataların, beceriksizliğin karşılığında tek ve yegane sözcük;

"Kandırıldık!"

Zamanında BOP eş başkanlığı için sırtımızı dayadığımız Amerika, kandırdı bizi... Zamanında açılım söylemleri ile İmralı’da kol kola girdiğimiz adamın silahlı örgütü, kandırdı bizi... Kırmızı halı serip Meclis gönderine bayrağını çektiğimiz "olmayan ülkenin" sözde başkanı Barzani, kandırdı bizi... Devletin istinasız her kurumunda adamlarını koyduğumuz, önlerini açtığımız, en kritik noktalara yerleştirdiğimiz, vaazlarında salya sümük ağlarken bakıp bakıp gözlerimizi yaşartan cemaatin Hocaefendisi, kandırdı bizi...

Lakin;

Bir yalana, bir haine, bir düzenbaza, bir kalleşe kanmanın bedeli olurdu... Oldu da... On binlerce insan bu tezgahlara gelmenin bedelini ödemekle meşgul. Kimi o "müttefik" ülkenin bizi kandırarak oldu bittiye getirmeye çalıştığı "Uydu devlet" yapılanmasına karşı Suriye topraklarında nöbet tutuyor... Kimi tepemizde uçan jetlerin, caddelerde dolaşan tankların ateş kustuğu geceden kalma yaraların izlerini taşıyor... Kimi "inandığı" cami imamının peşinden gitmenin bedelini demir parmaklıklar ardında ödüyor. Ülke olarak, toplum olarak, birey olarak bu "kandırılmanın" bedelini şu veya bu şekilde ödüyoruz ve bir süre daha ödemeye devam edeceğiz.

Benim asıl merak ettiğim; iki yüzlülükte ve yalancılıkta bu denli ileri seviyede mahir olan bu odakların kahramanlarını gerçekte ne kadar tanıyor ve irdeliyor bu ülke insanı. Örneğin IKYB lideri Barzani’nin siyasi geçmiş ve yapılanması, Barzani ailesinin geçmişi, Özal dönemi, Demirel dönemi ve Erdoğan döneminde Türkiye ile olan ilişkileri konusunda kim ne kadar bilgi sahibidir?

Hepimizin haklı olarak öfke duyduğu, sinirlendiği Fethullah Gülen’in Cemaat yapılanması, hücre ışık ev sistemi, 12 Eylül dönemi, 12 Eylül sonrası, Amerika’ya gidişi ve CIA ilişkileri, cemaat içerisinde öncelikli kural olan "Tedbir" ve yine öncelikli sadakat göstergesi olan "Himmet" yapılanması ile ilgili ne biliyorduk biz ve ne kadar?

Kırk yıldır bu ülkede kan dökmeye doymayan PKK terör örgütünün nihai hedefi olan "bağımsız kürt devleti" ideolojik yapılanması, örgütün beyin yıkama taktikleri, yaşam şekli ve biçimi, İmralı ile olan organik ilişkisi, İmralı’nın Devlet Kurumları ile olan görüş ve temasları konusunda ne tür bir bilinç seviyesinde dolanıyorduk biz?

Tamam, kandırıldık biz, tamam ülkemizi bölmeye çalışan iç ve dış mihraklar hiç boş durmadılar ve bu noktaya getirdiler bizi, tamam bölmek istiyorlar, tamam parçalamak istiyorlar bizi, tamam ülke olarak zor bir dönemden zor bir süreçten geçiyoruz ama;

Yukarıda saydığım tehditlerin iç yüzünü bu zamana kadar tam olarak bilmiyorsak, tanımıyorsak, anlamamışsak, o halde bunca zaman kime inandık biz?

Kendi adıma bu soruyu sorduğumda ve teknik anlamda inanmam, güvenmem gereken merciye müracaat ettiğimde koca koca televizyon ekranlarından şu cevap çarpıyor yüzüme!

"itiraf ediyorum ki, kandırdılar bizi!"

Osmanlı döneminden genlerimize işleyen kötü bir mirasın sonucudur bu. "Reaya" dediğimiz "Yönetilenler" anlamına gelen Biatçı toplumun günümüz versiyonu. Yani sorgulamaktan önce inanmak tercihinde bulunan beyin tembelliği.

Genel olarak bizim duygusal ve en zayıf noktamız olan "inanç" "milliyetçilik" "kahramanlık" temaları üzerinden yürütülen siyasi stratejinin doğal sonucu.

Oysa, Afrin’de terör tehdidini ortadan kaldıracak şanlı bir savaş vererek zafer kazanmak elbette büyük bir başarıdır ama, toplumsal uzlaşmanın sağlandığı, alevisi sünnisi Türk’ü Kürt’ü ile barış ve kardeşlik içinde kutuplaşmadan yaşamayı sağlayacak bir idareci olmak en az onun kadar büyük bir başarıdır.

Suçluları yakalamak, cezalandırmak ülkenin bekası için elbette başarıdır ama, "kandırılmışlar" arasında ayrım yapmaksızın, her Türk vatandaşına aynı adalet ve hukuk çerçevesinde eşit muamele edebilmek çok daha büyük bir başarıdır.

Demokrasiye, mevcut seçilmiş iktidara karşı yapılan darbe girişimini bastırmak, bu mücadelede kararlı olmak elbette büyük bir başarıdır ama, darbeye fırsat vermeden önce, devletin kamu ve kurumlarında liyakat esasına göre görevlendirme yapmak, bunu yaparken dini, siyasi, ideolojik etiketlere bakmaksızın o makamı "hak eden" kişi ve kişilere teslim etmek çok daha büyük bir başarıdır.

Tamam,

"Kandırılmak" ve sonrasında öz eleştiri yapıp "kandırıldığını anlamak", elbette başarıdır ama, "kandırıldığın her seferde seninle birlikte milyonlarca kişinin de aynı anda kandırılmış olmasına sebep olduğunu anlamak"

Bunu yapabilme yetisinde olmak sanırım en büyük başarı olacaktır.

Son dönemde kiminle konuştuysam aynı huzursuzluk ve aynı karamsarlık göze batıyor. Kavramların dahi siyasi görüş ve yapılanmaya göre şekillendirildiği, örneğin "Hayır" demeye korkulduğu, Fetö denilen kanserli yapı öne sürülerek siyasi aktörlerce "fişlenme" korkusu salındığı, insanların düşündüklerini rahatça konuşmaktan ürktüğü, TV ve Basında tamamen "Tekelleşmenin" yaşandığı ve haksız rekabetin ulu orta sürdürüldüğü ortamdan sıkılmış durumda insanlar.

Yani bir tarafın "Mağdur" edildiği bir ortam var. Oysa bu toplumun psikolojik yapısını az da olsa bilen herkesçe malumdur ki, bu halk "mağdur" olanı sever. Zamanında Mağdur olmuş birinin "Mağduriyetin" nasıl bir güç olduğunu anlamamış olması da ayrı bir yazı konusu olur diye düşünüyorum.

Tamam, sevdiğini aldatmak hainliktir ama;
Sevmiyorum demek de "Mertliktir" bir bakıma...

İyi anlamak lazım...

Tamam ?





Paylaş:
5 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Tamam... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Tamam... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Tamam... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Beliz.
Beliz., @beliz-
18.5.2018 13:31:36
"Ben bitti demeden bitmez" lafı şimdi nereden geldiyse aklıma :)
Neyse, tamam.

Saygılarımla.

Den(iz)
Den(iz), @den-iz
18.5.2018 09:42:55
Ben de geldim...

TAMAM...

Hadi ama artık TAMAM...

Çok az kaldı bitsin artık TAMAM

Sevgilerimle... ( hem de çokça)
mirim
mirim, @mirim
12.5.2018 00:55:03
Anladım ki site de TAMAM demiş.
Mükemmel bir yazı ve mükemmel bir seçki....
Seçeni de bu değerli yazıyı yazanı da yürekten kutluyorum.

Kovanlar petekler bal senin olsun
Canın ne isterse al senin olsun
Giderayak yine çal senin olsun
TAMAM göz bebeğim vallahi TAMAM

yok,sul
yok,sul, @yok-sul
11.5.2018 23:58:04
tamam ı kazıyınca milletin beynine işte böyle olmalı diye düşünüyorum

yanii yine başarılı yine başarılı
çıkmışsın yenmiş, çıkmışsın yenmiş,

ben şimdi ne demek istedim ya hu ben de anlamadım

herneyse tamam bile iktidara hizmet ediyor,
millet aydın kişi ya hani ! o yüzden dediğinden başkasını nirvanada göremiyor
nirvana zaaten fethedilmiş
olay bu.


....
lacivertiğnedenlik
lacivertiğnedenlik, @lacivertignedenlik
11.5.2018 22:06:59
Damam :)))
Kayzer Şose
Kayzer Şose, @kayzer-sose
11.5.2018 16:55:15
bugun yarin yada baska bir zaman elbet fark edilecek bunlar halklar tarafindan. hemfikiriz cogu yerde, lakin burada bu isin yazilmasina karsi oldugunu belirtenlere bir kac cift laf etmissiniz ki gozleri yasartir okudukca..

edebiyati tasvir etmissiniz ayni yorumda ilgili kisiye, bunu yonetimede yazmanizi isterim.


artik boyle yazanlar cogalacak, cunku sistem degisiyor bunlarda degisecek buralarda degisecek ki zaten yazdiginiz makale bunun acik ornegi.. tebrik ederim, biz yorumlarda buna benzer seyler yazarken durtulduk itildik atildik filan ama sizin makaleniz gune gelmis.. kucuk zafer dedikleri bu olsa gerek.)))
Müjgan Akyüz
Müjgan Akyüz, @mujganakyuz
11.5.2018 16:12:06
Bir ülkede adalet yoksa, o ülke adaletli bir şekilde idare edilmiyorsa yıkılış ve çöküş kaçınılmazdır.

İslâm ulemâ ve hükeması "Âdil bir devlet kâfir de olsa ayakta durur, Müslüman bir devlet adaletli değilse batar" demiştir.

Büyük eroin kaçakçısı serbest. Büyük hırsızlar serbest... Adalet yoktur.
Hicran Aydın Akçakaya
Hicran Aydın Akçakaya, @hicranaydinakcakaya
11.5.2018 14:41:44
"Aldanmak gaflettir. Hususiyeten aldandığını beyan etmek, apaçık itimadı yitirmektir, ahmaklıktır. Samimiyet ile ahmaklık münasebetini birbirinden ayıran yegâne unsur ise, haysiyettir. Haysiyeti olmayan, yanılmaya, aldanmaya ve aldatmaya ilelebet mecbur kalacaktır..."
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK (İzmir 1933)

Tamam.

Özlem Tarhan
Özlem Tarhan, @ozlem-tarhan
11.5.2018 09:19:41
Bu yazının güne gelmesi, defter açısından ciddi bir "devrim"dir.

Bu sebepten, kutluyorum yönetimi...
Dilek USTA
Dilek USTA, @dilek-usta
11.5.2018 02:48:37
Tümüyle altına imzamı atacağım müthiş bir gözlem ve analiz yazısı..
Kutluyorum değerli kaleminizi elbette ki TAMAM....
Sevgilerimle
emirhan.efe1985
emirhan.efe1985, @emirhan-efe1985
10.5.2018 20:25:27
şarap var mı? tamam.
hotamisli
hotamisli, @hotamisli
10.5.2018 19:17:55
Edebiyat sitesinde siyaset yasakken bu yaziyada kocaman bi TAMAM, yeter artik!!


Cliff Burton
Cliff Burton, @cliffburton
10.5.2018 16:09:00
Tamam.
Vaha Sahra
Vaha Sahra, @vaha-sahra
10.5.2018 16:04:49
Tas'tamam!
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL