1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1137
Okunma

Ermeni zulmü ve HOCALI Soykırımı
HOCALI Soykırımı,Karabağ Savaşı sırasında 26 Şubat 1992 tarihinde Azerbaycan Cumhuriyetinin, Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında yaşanan ve Azerbaycan Türk’lerinin Ermeniler tarafından katledilmesi olayıdır.
“10 bin nüfuslu Hocalı’da olaylar sırasında yaklaşık 3.000 Azerbaycanlı bulunmaktaydı. Soykırımda şehitler hakkında verilen resmi rakam 613 kişi olmakla birlikte, katledilen toplam Azerbaycan Türk sayısının 1.300 kişi olduğu söylenmektedir.
Saldırılar sırasında Hocalı’da yaşayan Ahıska Türkleri de evlerinde yakılarak öldürülmüştür. Kadın, çocuk ve yaşlılar da dahil olmak üzere siviller katledilmiştir. Soykırımın ilk gecesinde sekiz aile bütün fertleriyle öldürülmüş, 700’den fazla çocuk anne ya da babasını kaybetmiştir. Yaralılar ise 1.000’in üzerindedir...
” Hocalı Soykırımının 26 yıl dönümünde, “Şehitlerimizi rahmetle anarken!
” Ermenistan’ın, Azerbaycan’ın Hocalı şehrinde, Azerbaycan Türklerine uyguladıkları vahşeti ve medeni görünen ikiyüzlü dünyanın gözü önünde uygulanan, soykırıma seyirci kalanları kınıyorum"
Soykırım sonrası cesetler üzerinde yapılan incelemelerde, cesetlerin birçoğunun yakıldığı, gözlerinin oyulduğu, başları kesildiği görülmüştür. Hamile kadınlar ve çocukların da tecavüze maruz kaldığı tespit edilmiştir.
Bu gün Ermeniler, Türk lerin kendilerine soykırım uygulandığını vurgulayıp dünyayı ayağa kaldırırken, bunu yaparken de ellerinde ciddi delil, bulgu bulunmamasına rağmen, Hocalı da kendilerine yapılmasını istemedikleri mezalimi, Azerbaycan lı kardeşlerimize 26 yıl önce uygulamışlardır.
Birçok konuda olduğu gibi bu mevzuda da, dünyanın ve bazı çevrelerin yalnızca 26 Şubatta bu olaya üzülüyormuş gibi, timsah gözyaşları dökmelerine de inanmıyorum.vahşetin büyüklüğünü anlatmak mümkün değil.
Hocalı soykırımı ve benzer vahşetler, hep bizim memleketlerimizde ve topraklarımızda yaşanmaktadır. Suriye de, Arakan da, Doğu Türkistan’da, Filistin’de yaşananları ve mazlumların katledilmelerini dünya görmüyor, seyretmekle yetiniyor.
Bunun için ayrılığı bir kenara bırakıp bir ve beraber olmak mecburiyetindeyiz.
Bunun yolu, “birlik ve dirliğimizi muhafaza etmekten, Geçmişimizi, tarihimizi, bizi birbirimize bağlayan, manevi dinamikleri iyi okumaktan, ondan güç ve ilham almaktan, maddi, manevi güçlerimizi birleştirmekten geçer..
Dünyaya karşı dik durabilmemiz, birlik ve beraberliğimizi muhafaza etmemiz için, yer altı, yer üstü madenlerimizi birlikte kullanmak, savunma silahlarımızı, başka milletlere muhtaç olmadan
olmadan kendimiz üretmeliyiz.Aynı zaman da ortak ordularımızı kurmak, birlikte istihbarat çalışmaları yapmak mecburiyetindeyiz.
Türk dünyası ve İslam Aleminin bir an önce uyanması, aklını başına alması ve birlikte hareket etmeleri, elzemdir. Bu birliktelik, yamyam dünyanın vahşi gidişinede dur diyecektir.
Bu mevzuda, "Türkiye deki "Tabib ler Birliği, STK, o meşhur üniversite Akademisyenlerini ve bazı Sanatcılarıda" vatanın bölünmez bütünlüğü, mili birlikteliğimizi ilgilendiren meselelerde, Afrin de, sus pus oldukları gibi, PKK /PYD/İŞİD terör savunucuları, "Hepimiz Ermeniyiz" diye ortaya çıkanlar. Hocalı Soykırımı söz konusu olduğu zaman da sessizliğe gömülmüşlerdir.
O vatan hainlerinide kınıyorum.
Bu vesileyle, başta Hocalı Soykırımı da hayatını kaybeden Azerbaycan Türkleri olmak üzere, Suriye Afrin deki ve değişik zamanlarda vatan, millet, bayrak, din namusumuz adına kaybettiğimiz Tüm zamanlardaki şehitlerimizi rahmetle anıyorum, mekanları cennet olsun .
Allah’ü Teâlâ bir daha böyle acılar göstermesin.