MERAKLI BÜCÜR VE ABLASI

Eymen: " Abla."
Başak:" Efendim."
Eymen:" Bu martılar neden balık yemiyorlar da yolcuların simit atmasını bekliyorlar? Yoksa bunlar et yemiyorlar mı?"
Başak:" Bilmem."
Eymen:" Peki abla bu vapur neden batmıyor?"
Başak:" Ne bileyim ya."
Eymen:" Abla."
Başak:" Buyur kardeşim. Bir soru daha mı soracaksın?"
Eymen:" Evet abla. Sorabilir miyim?"
Başak:" Tabi de sorabilirsin canım kardeşim."
Eymen:" Bu vapur Marmara Denizi’den, Ege Denizi’ne geçiyor değil mi?"
Başak:"Evet."
Eymen:" Peki oradan nereye gidiyor?"
Başak:" Nereden bileyim ben ya. saçma sapan sorular soruyorsun."
Eymen:" Sorularım saçma mı gerçekten abla?"
Başak:" Nihayet fark ettin."
Eymen:" Haklısın abla. Sorularım biraz sıktı ama senin verdiğin cevaplar beni hiç sıkmadı."
Başak:" Ne?"
Eymen:" Bir şey yok."
Başak:" Duymadığımı sanma verdiğim cevapları beğenmediğini ima etmeye çalışıyorsun küçücük bacağına bakmadan."
Eymen:" Keşke öyle olsaydı abla."
Başak:" Ne demek istiyorsun sen ya?"
Eymen:" Cevap verdiğini mi sanıyorsun? "
Başak:" Büyüdün de ablanı mı eleştiriyorsun bücür?"
Eymen:" Beğenmemek değil abla. Olur mu öyle şey? Sadece benimle muatap olmanı beklerdim. Oysa sen yüzüme bile bakmıyorsun."
Başak:" aman kıyamam, ablasına trip atarmış."
Eymen:" Abla bu denizin suları neden uzay boşluğuna boşalmıyor?"
Başak:" Neden boşalsın? Saf mısın sen?"
Eymen:" Saf değilim de biraz meraklıyım galiba."
Başak:" Biraz. Hı hı."
Eymen:" Sen de çok ilgilisin."
Başak:" Abla olmak sorumluluk gerektirir akıllım."
İSMAİL MALATYA