4
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
1600
Okunma

En azından düşündüğüm bir olsun isterdim. Sonra o da beni düşünsün. Birinin, seni seven birinin
varlığını hissetmek güzel.
İnsan nedense yalnız kendiyle yetinmez. Biri olsun ister, özellikle özel günlerde mutluluğunu
paylaşsın ister. Tek başına bal yenmez,sevdiğinle taş taşı.Tam böyle miydi bilmiyorum bu türkü
sözü..
Kimse olmadığından belki, ben de oturup, olmayan kişiyle aşkımı yazıyorum. Öyle giriyorum ki
hayal dünyamın içine kendim bile inanıyorum. Bu sevgiliyi özlüyorum birde. Bu benim ustalığım
dan mı yoksa bu kişiye olan gereksinimimden mi? Oysa yalnız yaşarken yalnızlık duymuyorum.
Belkide bu geçmiş günlerde yalnızlık özlemi duyup son derece sınırlı zamanlarda yalnız kalma
fırsatı bulduğumdandır. Kimi zamanlarda da işim başımdan aşkın olur yalnızlık hissetmesem de
konuşacak biri olsun isterdim yanımda. Annem akşam olup bahçeden eve dönerken önce adeti
olduğu üzre komşu kapısının önünde toplaşıp oturan hanımlarla oturur, konuşurdu. Sanıyorum
akşama kadar eğer bahçe komşusu da yoksa, kimseyle konuşmamaktan bunalır, bundan dolayı
ağzı bir hayli açılır, evde ne yaptık bıkmadan hararetle anlatırdı. Komşular bizler hakkında ne
var ne yok öğrenirdi. Aman anne şunu da konuşmasan ne olur diye kendi kendime söylenirdim.
Yazı nerden nereye geldi. Bir kişiden, olmayan sevgiliden bahsediyordum. Kim istemez ki onu
seven ve sevdiği biri olsun. Gerçekler buna izin vermiyor. Bir yaştan sonra insanların çoğunluğu
evlenmiş oluyor. Bazı erkeklere kalsa evlilik fark etmiyor. Kadın için bu son derece önemli.Biri
sana kendini ne kadar özel hissettirse de,evliliği engel oluyor.Bu kişi senin için boşanmayı göze
alsa da istemiyorsun. Yuva yıkan kadın olmayı kim ister.
Söz nerelere geldi dayandı. En iyisi hiç konuşmamış olayım.. Susayım.. Ben iyiyim böyle. Genç
kızken de böyle düşünürdüm. Ben kendi nazımı zor çekiyorum. Kimsenin nazını çekemem.
20. 10. 2017 / Nazik Gülünay