(Allahü teâlâ, 40 yaşına gelen müslümanı, cinnet, cüzzam, baras gibi hastalıklardan emin kılar.

50 yaşına gelince hesabını hafifletir.

60 ulaşınca onu keremiyle rızıklandırır.

70 e gelince gök ehline onu sevdirir.

80 e gelince, iyiliklerini mükafatlandırır, kötülüklerini affeder.

90 yaşına varınca, onun geçmiş ve gelecek günahlarını mağfiret eder ve kendisini aile halkına şefaatçi kılar. Ve bir münadi ona, "Bu, dünyada Allahü teâlânın himayesine girmiş bir kimsedir" diye seslenir.) [Ebu Ya’la]

(Müslüman olarak ihtiyarlayan kimseye ikram eden, Nuh aleyhisselama ikram etmiş gibi sevap alır. Nuh aleyhisselama ikram eden de Allahü teâlâya ikram etmiş olur.) [Hatib]

*

Bu ayetlerden yola çıkacak olursak, genç yaşta göçenlerin vay haline!

“Her ölüm erken ölümdür” lafı dillere dolansa da yaş sınırı gözetmeden her gidenin ardından…

Asıl sorun, gidenin ardında bıraktığı buruk yürekler değil, gerçek anlamda kaç yaşında olduğudur.

Giden bir melek, güzeller güzeli bir İNSAN olsa da yaşadığı sürece…

Eğer zamansız kalkıp “Hadi bana eyvallah!” diyerek terki diyar etmişse bu alemi..

Artık onu hiçbir şey kurtaramaz!

Dünyevi günahlarının ya da sevaplarının önemi
Kalkacaktır!

Artık YAŞ’ ı konuşacaktır!

Her şeyi bir yana bırakın! Uzun yaşamaya bakın!

Kayıkçı sahilde kürek bırakır
Sevdalı yaralı yürek bırakır
Allah iyileri alır götürür
Kötüyü dünyaya direk bırakır!
Deseler de..


Ruhun şad olsun. Huzur içinde ol göçtüğün yerlerde.

Güzel insan gerçek usta ve değerli müzik adamı Harun KOLÇAK.