Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
Dramatik Buluntular
Dramatik Buluntular

KIRILMALAR ATÖLYESİ

Yorum

KIRILMALAR ATÖLYESİ

10

Yorum

4

Beğeni

0,0

Puan

1089

Okunma

Okuduğunuz yazı 1.4.2017 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.

KIRILMALAR ATÖLYESİ



(Neyi anlamıyorsan, O’yum!)


Alev doğrudur! Alevin elinde yakılacaklar listesi vardır. Tarihin en sevdiği ve vazgeçemediği alışkanlığıdır bu. İnsanlığın ihtiyacı olan kutsal(!) acıları için hep daha fazla kan, daha iyi silahlar, daha aşağılık sebepler olacak. Hayal kurmaya yarayan ışıkları toplayıp götürdüklerinde geriye iç içe ölmüş pencereler ve çatışma kentleri kalmıştı düşüncenin yurdunda. O an insanın ruhu yetkisiz sesler kampıdır. Ümitsizlik değiş tokuşu yapan bir şelale uzmanıdır kırılışların yazarı. Kurgu diktatörlüğünün geniş topraklarında sere serpe uzanıp hüzün dilenen iyiliğin lordu ve hiç kimseyi taşımaktan gelen hafızanın tembel atları.


Bütün bunlar imha hatası! Bütün bunlar tertemiz leke!
Ve uçurum taklidi yapan bu suskun kaldırımlar
şimşek bahçelerinden geldiğini unutmuş ressamların avuçlarıdır.



Çivi ustadır! Çivi saat kulesi gibidir çağın kara alnında. Kanı hatırlatmak için vardır. Duvarda asılı olan yok edilecekler listesinin orada kalarak saldığı korkunun teminatıdır çivi. Tahtanın derinliğidir. Kalıtımsal kötülük. Kumların içtiği insanlar. Tehlike sabittir güzel olmanın kenarında. Ama “Seni susuzluğa kadar seveceğim” diyebiliyorsa hala bir şair korkulacak bir şey yoktur. Öyleyse tehlike güzelliğin faturasıdır. Orada kelime; çöl’den oluşur. Bir şair zifiri karanlıkta yürürken bile umuttan umuda atlıyorsa, kelime kül’den oluşur. Kül; sokağa silahsız çıkan bilincin sıçrayışıdır.



Sessizlik buzdur! Donmuş sözler ve donmuş yüzlerle etrafı sarılmış bir gerçeklikte düş yüksek sesle kurulmaz. Sessizlik öyle geniştir ki dar zamanlarda, konuşmayan herkese yer vardır kırılmalar atölyesinde. İnandırıcılığın düşsel duvarı bom boştur. Elleriyle yüzünü kapatmış korkak bir Zamanın içinde çırpınıp durur güzel günler görme olasılığının işçileri. Kalp; hislerin toplantı salonudur. Ve yazmak boynunu tırpana uzatmış başaklar fırtınasıdır. Orada iyileştirici güneş tanelerinin nereye serpileceğine karar verilir. Başak fırtınasına yakalanmış bir şairin asıl anlatmak istediği açların sarhoşluğudur ve zulüm tarlalarında yeşeren o hayalet soruyu sormaya devam edecektir:


Ey sessiz kalanlar
Kim bağışlayacak sizi?





(
Tim Parks, Kader)


Paylaş:
4 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Kırılmalar atölyesi Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Kırılmalar atölyesi yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
KIRILMALAR ATÖLYESİ yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
KATRE-İ SEVDA
KATRE-İ SEVDA, @katre-i-sevda
3.4.2017 15:43:53
Uzun zamandır daha iyi bir yazı okumadım Tebrikler kalemi ve kalbi kutluyorum
DemAN
DemAN, @deman
3.4.2017 14:51:32
10 puan verdi


:)

Güne gelmesine sevindim... Başarılar hocam
Den(iz)
Den(iz), @den-iz
3.4.2017 11:32:26
Bu yazı bir çividir...


Sevgilerimle...
hena
hena, @hena
2.4.2017 15:10:01

"Ve uçurum taklidi yapan bu suskun kaldırımlar
şimşek bahçelerinden geldiğini unutmuş ressamların avuçlarıdır."

Çok etkileyici ve anlamlı ifadeler, teşekkürler..

Dilek USTA
Dilek USTA, @dilek-usta
2.4.2017 01:21:38
"Ey sessiz kalanlar
Kim bağışlayacak sizi?"

Yazıyı bu finalle bağlamak fevkalade...
Kutlarım arkadaşım..
Uyumsuz_PenGuen
Uyumsuz_PenGuen, @uyumsuz-penguen
2.4.2017 00:25:58
șunu net olarak söyleyebilirim ki yazi konusunda cezmi ersöz'den iyisin.

Dramatik Buluntular
Dramatik Buluntular, @dramatikbuluntular
1.4.2017 22:13:25


Dramatik Buluntular tarafından 4/1/2017 10:00:55 PM zamanında düzenlenmiştir.
lacivertiğnedenlik
lacivertiğnedenlik, @lacivertignedenlik
1.4.2017 22:11:15
Külden seslilik çıkmaz ama külün neden olduğunu bilenler yeniden doğar ve doğururlar...
DemAN
DemAN, @deman
1.4.2017 13:31:33
10 puan verdi


(Neyi anlamıyorsan, O’yum!)

Hayran kalmamak elden değil...Teşekkürler...

Etkili Yorum
CaNMaYBuLL.
CaNMaYBuLL., @canmaybull2
1.4.2017 02:11:33
10 puan verdi



Hasta adam… Hasta doktorun elinde, hastalaşmış dünyanın dizine onu çekerek tedaviye başlar… Hasta doktor hasta adama der ki : Ruhumuz içimizde büyüyerek çürüyen bir yaradır. Hasta adam ‘’ daha açık konuş ‘’dedi. ‘’Bu imkansız ‘’ dedi Doktor. İnsanın sözü gölge gibidir, ve ve gölge ışığı açıklayamaz, ve gölgelerle ışıklar arasında, sözleri doğuran o ışık geçirmez beden bulunur.’’ Hasta adam, ‘’çürümeye başlayan ruhundan kurtulmak için ne yapabilirim’’ diye cevap verdi.


….Ulan kırmızı dudaklı dünya ! Ulan dudakları arasında hayatımı ısıran hayat! Kelimelerden kurtaramadığım cümlelerle sana tükürüyorum…Gri buluta tütüyorum köpek dişlerim şairleşiyor, kendini beğenmenin romansında tüm sütunlar devriliyor, şimdi daha geniş bir alanda onları koşturuyorum ,hoşgörünün yüce anüsünden boşalıyorum.


Üç sözcük vardır: aşk, şiir, sessizlik... "ya yaşarsınız, ya susarsınız" değil orada yaşam tam da sözcüğün kendisinin sessizliğine oturur... Neresinden bakarsanız bakın, bu sözcükleri konuşmak küçülmektir, çünkü bunların dışında var olan her şey küçülmektir... Yaşarsanız önce onları yok etmeniz gerekir. yok edersiniz... sonra bu yokluğun üstünden bir uçurumu aşar gibi geçersiniz... geçtiğinizde arkaya bakmanız gerekir: aşıktım... sessizdim.. hiçtim (burada büyük harf büyük ihanettir)


Nokta donuklaştı...orada yaşayan canlı, büzülmüş deride sıkıştı...oradaki can vermede zevk yoktu...sonra çağrıştı.. dirildi, kavruldu, lavda canlandı, kalbe aktı...gözyaşı şiir oldu ...
İçimdeki sönmüş yıldızı anımsattın; etçil yıldızı, kapan ve kavuran ve ateşleyen. Aklın beyazını, koyu yuvarlak; saydam ve mat
"biz" ile başlayan tüm felsefi söylemlere üflüyorum, dağılıyor, dağılmanız öyle kolay ki! Şiire üflediğinde tutuşursun, üfleme !



Biraz daha ölmek...

© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL