Sergilenen insanlık yaşam oyunu
Sahne dünya süre kıyamete kadar süren bir oyun
Oyuncular perde perde değişir.
Senin süren kaç nefes?
Hangi nefesinde son perden?

Roller farklı farklı ya kurnazı
Ya mazlum yada hainsindir
Gaddar isen mutlusun,
Mağdur isen mutsuzsun.

Ölüm sahnesi sana son perdedir.
Son replik verilir
Salâvat çekilir
Ruhun teslime hazırdır.
Gardiyanlar kapı önünde
Ruh Sonsuzluğa mahkûm
Seni takip ederken gözler her adımında
Sen kim bilir hangi kurguda nerde?
Kim bilir hangi oyun başında,
Ortasında ya da finalinde teslim olacaksın Azraile
Veda edeceksin oyunculuğa da
Ve sahneden ineceksin hüzünlü adımlarla
Marş senin için çalacak bu kez de!


Şimdi başkalarının oyununa dahilsindir
Kimi ağlayacak kimi ah edip vah edecek
Ama sen artık başkalarının oyununda
Bir figüranca ellerde taşınacak mabedine gideceksin

Bir tiyatrocu öldü mü izleyicisi değişir.
Her an her yanında izleyicin varken
Alkışlarla seni finale uğurlarken
Evladın gelir mabedine belki de senede bir.

Veda anında uzaklarda taaa uzaklarda olacak sevdiklerin
Gözlerin kapalı olsa da göreceksin, duyacaksın.
Ne görecek gönüllerinde ki jönü
Nedir halin nedir akıbetin ne de bilecek.
Hep bir keşkeleri olacak insanın
Ve hep bir acıyı kapatma çabaları

Kimisi seninle paylaştığı oyundan mutlu
Kimisi tanımasaydım keşke diyecek üzüntülü
Ama hayattan pek bi umutlu

Ama bir gün onlar içinde sahne dar gelecek
Bu oyunda perde inecek
İşte birileri daha safdışı kalacak

Yaşam bu diğer söylenilenler fasa füse
Geldik oyunumuzu sahnelemeye
Yönetmen hangi sahneye kadar bizi tutarsa…

Rolüne göre insan onurlandırılıp devam repliği alacak.
Ve dünya sahnesinde oyunlar böyle sürüp gidecek.
İsteyen dram isteyen komedi isteyen arabesk oynayacak

Söyle dostum oyun için saat kaç?
Rolün ne zaman değişir?
Yarın oyunda var mısın?
Aktör müsün figüran mısın?
Rolümüzü adam gibi oynayalım mı?
İnsan olalım da oyun içimize mi sinsin, yoksa görevim buydu yaptım mı denilsin?
Oyuncu sensin sen bilirsin?


songül yılmaz