Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
hena
hena

Ebabil suskunluğunda..

Yorum

Ebabil suskunluğunda..

16

Yorum

11

Beğeni

0,0

Puan

1718

Okunma

Okuduğunuz yazı 15.2.2017 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.

Ebabil suskunluğunda..




‘’Bir ebabil kuşu döker kanatlarını çatılara…’’



Ne zaman o köşe başından geçsem hissettiğim aynı duygu…
Gözlerimi kapatsam o an ya da uyusam… Yok olacak belki içime doğup beni sarsan bu ait olmama hissi… Ama kaçamıyorum işte, kaçmak istemiyorum belki de..Yüzleşmek istediğim bir reddediş,terk edip gidenlere özgü o başına buyrukluk…

Zaten hep bu değil miydi istediğim?

Birazdan bir kapı aralanacak önümde,çok eski mektubu yeniden açıp okumayı isterken zarfı dakikalarca izleyip okumadan masada bırakmak gibi...Hissettireceği duyguya hazır olduğunu düşünürken kaçmaya çalışmak gibi...Çoğu zaman seçeneklerden birini seçmek gerek belki de ama okumadan,yalnızca dokunmak bir kağıda.. Dokunmak gibi anılara..
Bir kağıt en fazla ne kadar yaralar ki bir insanı?

Nihayet kapıyı açıp içeri giriyorum sessizce,tüm nesneler bana bakıyor, bakışlardan yüzümü yere düşürüyorum. Duvarlar nasıl dönsem önümü kesiyor,hemen pencereye koşuyorum,derin bir nefes alıyorum yoğun bakışları ardımda bırakıp…en ufak bir hatırayı bile reddediyor zihnim,her nesne taşıdığı hatıra ile adeta savaşıyor ruhumla,yok hayır yenilmeyeceğim bu defa.Esiri olmayacağım geçmişin...

Gitmeliyim.
Ama O...
O’nu görmeliydim,beni sımsıcak bakışlarıyla karşılamalı yine,buz tutmuş yüreğimi bakışlarıyla ısıtmalı şimdi,o’nu görmeden gidemem.
Hızlıca çıkıyorum anıların darmadağın olduğu evin kapısından…
Geride mi kaldı şimdi her şey? Kapının ardında mı?Bu kadar kısa mı sürdü yüzleşmek?
Öyleyse neden ruhumda hissettiğim bunca ağır yük?

Sessizce yol alıyorum o’na doğru…Vardığımda bir portakal çiçeği ilişiyor gözüme,daha erken değil miydi?Yalancı bahar uğramış benden önce buraya,eskiden yaptığım gibi portakal ağacının altında durup bir yaprak koparıyorum,yaprağı parmaklarımla ezip kokusunu içime çekiyorum. Duruluyor ruhum bir an içinde bulunduğu karmaşadan.

Hazırım artık o’nunla karşılaşmaya,kapıyı çalıyorum.Biri açıyor kapıyı,bakışları yabancı değil,daha az önce o evdeki nesnelerin bakışı…Yüzümü çevirip gösterdiği yere yöneliyorum,evin sessizliği ürkütüyor beni.İçimde birden beliren kaçma isteği…Hayır,dönmeyecektim.
Ve işte birkaç adım sonra karşımdaydı o…Uyuyor muydu? Sesi duyunca yüzünü çevirip baktı,yüzü ışıdı beni tanıyınca,gülümsedi..Solgun yüzünde her zaman huzur bulduğum tebessüm..Gözlerim ellerine takılmıştı.
Yorgun sesiyle:
’’Az kaldı,birazdan bitecek,sevmiyorum ama şu serumları…Sen nasılsın?’’
‘’İyiyim’’diyorum yalnızca.
Yavaşça ilişiyorum yatağın kenarına,her şey gibi iliştiğim yatak bile rahatsız ediyor beni,ikimiz de konuşmuyoruz,sadece bakışıyoruz,gülümsüyor bana bakarken,elimde kahve saatlerce hikayelerini dinlediğim zamanları düşünüyorum,her yanına gelişimde çantama gizlice bir hediye bırakıp haberi yokmuş gibi davrandığı zamanları anımsıyorum.Serum bitiyor,uzandığı yerden doğruluyor,daha rahat şimdi.
Kahve içmedin bugün,diyor gülümseyerek..sana anlatacaklarım var demek oluyordu bu.Kahve içmemiştim, ama o an kahve aklıma gelmemişti bile.O ise her zaman yaptığı gibi hatırladığı bir anısını anlatmaya başlıyor aynı heyecan ama solgun sesiyle.Hiç bölmeden her zamanki gibi sessizce dinliyorum o’nu.Böyle anlar bizim en güçlü bağlılık duygusunu hissettiğimiz zamanlardı,sarılmaktan da öte.
O anlatıyordu hep,ben dinliyordum.Bulunduğum ortamda hissedemediğim aitlik duygusu,yabancılığın en ufak bir hissi yoktu ruhunda,hep bir ışık vardı içinde umuda yol alan ve eksiltmeden anbean çoğalttığı yaşam sevinci…Düşünüyorum da sevinçleri ve umutları kime kalır, bir insan giderken?

Anlatacakları bitince yavaşça kalkıyorum yerimden, gitmeliyim artık, diyorum.Hiç değişmeyen gülümsemeyle:
Beni merak etme,diyor.
Sarılmıyoruz,elini tutmuyorum bile.Bakışlarını izliyorum,uzun uzun bakıyor ,gülümsüyoruz ikimiz de...
Sessizce ayrılıyorum yanından,

Dışarda yağmur yağıyor.
Hâlâ portakal çiçeği kokuyor avuçlarım...


Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ebabil suskunluğunda.. Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ebabil suskunluğunda.. yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ebabil suskunluğunda.. yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
mürsel emre doğan
mürsel emre doğan, @murselemredogan
7.3.2018 18:21:59
Solgun yüzünde her zaman huzur bulduğum tebessüm... Ne kadar ihtiyacımız var değil mi, sıcacık ikliminde bütün dertlerimizi ufalayacağımız tebessümlere...
Öylesine başladığım bir yazıyı, heralde sonuna kadar okuyamayacağım hissiyatıyla devam ettirsem de bir iki paragraf sonra kendimi ziyadesiyle çok bulduğum bir anlatımın içinde gezindiğimi fark ettim sonra. Ve hüzne aşina gönlüm hüznü iliklerine kadar hissederek tamamladı bu güzel hikayeyi...

Ne çok duyguya dokunuyor bu güzelim yazı...o kadar cok şey söylenebilir ki...lakin dil muktedir
değil her hissedileni ifade etmeye...

Hem teşekkürler hem tebrikler...
O qué
O qué, @o-qu
7.3.2018 14:59:49
Oysa herkes şahitti bir kağıdın en gaddar, en öldürücü silahlığına.
Ben de yaralandım işte bir ebabil suskunluğunda.
lcanacik2017
lcanacik2017, @lcanacik2017
17.2.2017 02:17:55
Sevinçler ve umutlar evrende kaybolmaz ki,şart değil ki umut sahibinin umudunu gerçekleştirmesi, evrene seslenmiş ya umutları birilerine bulaştırmış ya ebabil suskunluğunda hüma kuşu gibi. Çok güzel bir hikaye ve anlatımdı, zevkle okudum. Saygılarımla
Etkili Yorum
Doğan Güneş
Doğan Güneş, @dogan-gunes
17.2.2017 01:57:11
Geçen Cumartesi İzmir'de güzel insan Hasan Karaşahin ustanın
'Portakal ağacı' şiirini okurken birden Pepug kuşuna özenmiştim..
Nedenini bilemediğim bir suskunluğun ağırlığınca doluydum..
Üstümde spot ışıkları,elimde 'Portakal ağacı' şiiri,dışarda yağmur aklımda
gözlerimizden,düşlerimizden apansız kayıp giden güzel insanlar,dışarda yağmur..
Şimdi düşünüyorumda Pepug kuşu ne ki Ebabil kuşun suskunluğunda Hena..

Öykülerinde şiirlerin gibi Ay ışığında kelebek olmak duygusu
veriyor insana..En bilge haliyle..
Cumartesi'den düşgücüne çoğaldıkça yeşeren karçiçeği umutlar armağan olsun..Sevgiyle..
Aynur Baş
Aynur Baş, @aynurbas
16.2.2017 22:16:59
Gidiyorum çünkü,
gidebiliyorum, ben de.
Hepsi bu.
Gidermiş gibi yapmak, gitmeden bitmek gelmez ellinden.
Sonrası ve öncesinde dolu öykü, dolu roman ve şiir.

Beğeniyle okudum.
Daim olsun kalemin. Dost selamımla.
lacivertiğnedenlik
lacivertiğnedenlik, @lacivertignedenlik
16.2.2017 21:44:14
''Bir kağıt en fazla ne kadar yaralar ki bir insanı''
Oktay Coşar
Oktay Coşar, @oktay-cosar
16.2.2017 20:48:46
"Düşünüyorum da sevinçleri ve umutları kime kalır, bir insan giderken?"
Semiray Sezgin
Semiray Sezgin, @semiray-sezgin
16.2.2017 19:56:46
Yazılar ve şiirler ve bütün sanat eserleri hep sevda, hep tutku,hep insan adına...İnsan olmak ne güzel demek geldi içimden, kim içindeki cevheri en güzel sunuyorsa o işini iyi yapıyor .Biz de sevdalarımızı,dertlerimizi kalemimizden çıkan ışıltılarla ne kadar güzel yansıtırsak o kadar etkili ve güzel şeyler sunuyoruz okuyucuya..Bir okuyucu olarak akan satırlarla ve duygu selinin naifliği ile karşılaştım.Hak etmiş efendim.siz hep yazın..Kutladım
firmin
firmin, @firmin
16.2.2017 15:12:29
Tek meyve portakal değildi oysa ....
İBRAHİM YILMAZ
İBRAHİM YILMAZ, @ibrahimyilmaz1
16.2.2017 11:48:41
Kutluyorum iç sesin böylesine naif, hümanist duygularla anlatış güzelliğini. Böylesine içten, duyarlı ve de şiirsel anlatımları bilmem erkekler, bizler başarabilir miyiz? Kuşkuluyum.
Yazının güne gelmesi de ayrıca bir güzellik. Her ne kadar ayrılıklar, yıkımlar savaşlar sürse, ufuklar kara bulutlarla kapansa da sevgiyi yaşatabildiğimiz oranda mutluluklar yaşama umudumuz hep olacaktır. Bu güzel yazı bende insanlığın ölmediğini,içimizdeki sevgi olgusunun hep yaşayacağını anımsattı bir kez daha.
Emeğe ve sanata saygımla esenlikler.


Özlem Tarhan
Özlem Tarhan, @ozlem-tarhan
16.2.2017 09:42:36
Çok çok güzel bir yazıydı canım Hena... İlk okuduğumda da güne gelmesini çok istedim herkes okusun; hem edebî hem duygusal açıdan nasiplensin diye...

Kutlarım gününü.
Hep sevgimle...
-Ezrak Rahel-
-Ezrak Rahel-, @ezrak-rahel
16.2.2017 01:09:33


yürümekle bitiremediğim bir çift mavi göz vardı. Alabildiğine mavi, iri mi iri. Bazen saatlerce kaybolurdum içlerinde

söyledim mi hiç yüzüne anımsamıyorum şimdi. Ben onu delicesine severdim. Kimsesizliğimde o kimsemdi benim. Yalnızlığı çok severim oldum olası bir o gelince yalnızlığı atardım bir kenara. Gelirken yanında mutlaka nefes getirirdi, bir parça da yaşamak.Ait olmama hissi doğuştandı belki ben de. Aykırılığım bu yuzden olabilirdi. Okulun en çalışkan öğrencisi olduğum için ses edilmese de asiliğim bir O'na geçmezdi.

Sonra bir gün O'nun temelli gideceğini öğrendik. Çok kızmıştım O'na benim istediğim yere benden önce ve bensiz gidecek diye. O sıralarda inanç noktasında da bir hayli dağılmıştım. Hasta yatağında kendini unutmuş bana kaderi anlatıyordu uzun uzun. Yazını okuyunca o günü anımsadım hena. O gün tutmuştum kendimi sonraki günlerde de. O silmeyecek diye kimsenin yanında ağlamam hala. Ama şimdi sessizliğinde gecenin gözlerim duygu seli

Ne diyeyim hayat işte
herşey var hiçbir şey yok içinde


.
Nar-ı Çiçek
Nar-ı Çiçek, @nar-icicek
15.2.2017 13:31:46
10 puan verdi


Beyaz bir kağıda herşey yazılabilir diye bir şiir mırıldanmıştı bir şair.
-bir zamanlar.

Portakal kokulu bir an geçti ruhumdan sanki yazı sonunuda.
Çok güzel bir anlatım.


Kutluyorum içtenlikle sevgili hena.
Sevgilerimle.
11caferabi12
11caferabi12, @11caferabi12
15.2.2017 12:54:26
güzeldi.
farzımuhal
farzımuhal, @farzimuhal
15.2.2017 11:52:05
10 puan verdi
...

Özgür Cenk Güler tarafından 2/15/2017 12:23:40 PM zamanında düzenlenmiştir.
farzımuhal
farzımuhal, @farzimuhal
15.2.2017 11:50:59
10 puan verdi
Evet h.
Keşke o son birbuçuk cümleyi silmeseydin sonradan
Ya da bilemiyorum uyandığımda sabah,uyku mahmurluğuyla yanlış mı hatırlıyorum..

Ama sanki bilincim daha fazla yerindeyken okusaydım ağlardım...

Bilirsin uzun yazmak özürlüyüm ben
Şiir olsa belki onu da yazabilecek konforda değilim be her geçen gün bu konforu kaybediyorum ya da zaten öyle fakat ben direniyorum,her neyse

Ama güzeldi

Ait olamamak , yabancı (laşmak)

Eskiye dairlik , hiç eskimeyen duyguların varlığının farkındalığının verebileceği azap ya da haz

Ne güzel bir yazıydı h.
Hep güzel yazabilmen dileğiyle
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL