Yeni ABD Başkanı Trump daha göreve gelmeden ülkesinde ve dünyada önemli çalkantılar oldu. Hatta bunlar şu anda da artarak devam ediyor. Seçimle gelmiş bir Başkana neden halkın tepkisi olur diye düşünüyor insan. Gerçi bu konu hakkında çok fazla söylentiler çıktı. Bu toplanan insanların büyük kısmının evsiz ve fakir insan oldukları, bunlara da belli ücretler verildiği çeşitli kaynaklarda geçti. Bu iddaalar da hiçte boş değil doğrusu. Başını ünlü zengin iş adamları Soros ve Rockfeller’ın çektiği belli bir zümre, Trump’a karşı sürekli bir mücadele halinde olduğu biliniyor. Hillary Clinton’u destekleyenlerin seçimi kaybetmesi zaten büyük bir şok yaşatmıştı bunlara. Trump’ın Başkan olmasından sonra da hırslarını alamayıp çeşitli yollarla Trump’ı devirmek, etkisiz hale getirmek veya kontrol altına almaya çalıştıkları aşikar oldu. Çeşitli İngiliz yayın kuruluşlarının da aleyhte faaliyetleri sürekli devam ediyor. Trump’ta bu yüzden bu yayın kuruluşları ile arasına mesafe koymuş durumda. Sürekli yalan haberler ile halkı kışkırtmaya çalışıyor bunlar.

Anlıyoruz ki Trump ile eski Başkan Obama arasında dağlar kadar fark var. O kadar fazla fark var ki ABD halkı bir zaman sonra Trump’ı seçmesinden dolayı büyük bir mutluluğa kavuşacak gibi gözüküyor. Eski Başkan Obama’nın eşcinselliğin yayılması için yaptığı gizli veya açık faaliyetleri Trump ortadan kaldıracağa benziyor. Bunda, Trump’ın dindar kişiliği ve İncil’e olan bağlılığı öne çıkıyor. Göreve geldiği ilk günlerde Beyaz Saray’ın sitesindeki eşcinsellikle ilgili faaliyetleri kapatmıştı. Eşcinseller ve İngiliz Derin Devletinin yoğun baskısı bu olaydan sonra artarak devam etti. Ypg ve Suriye konusunda da Obama’dan çok farklı bir çalışma yürüteceği görülüyor. Biraz sabır ve zaman verilmeli Trump’a. Sn Trump’a yapılan baskılar ile Cumhurbaşkanımız Sn Erdoğan’a yapılan baskıların birçok ortak noktası var. Bu yönüyle Sn Erdoğan’a benzerlikleri çok fazla Trump’ın. Türk halkı olarak nasıl Cumhurbaşkanımızı kanun dışı baskılardan koruyor isek Trump’ı da aynı şekilde korumalı ve yanında olmalıyız. Seçimle gelmiş bir insanın kanunsuz yollarla gitmesi vicdanımıza uygun değildir. Ayrıca ABD’nin daha dindar olması gerektiğini söylemesi çok çok hayati öneme sahip bir sözdü. ABD, Obama dönemiyle beraber dinden uzaklaşıp, ateist ve Marksist bir çizgiye doğru çekiliyordu. Obama’nın ideolojisi Marksizmdi. ABD halkı onun döneminde daha fakir ve daha mutsuz oldu. Allah’tan uzak kalındığında bereketsizlik, mutsuzluk ve belalar eksik olmuyor. ABD halkı dine yaklaşıp bu sapkın ideolojilerden kopup uzaklaştığında Allah’ın izniyle daha mutlu daha huzurlu daha zengin bir ülke olacaktır.

Obama döneminde Türkiye ile ABD ilişkileri neredeyse kopma noktasına gelmişti. Bu durumda hızla değişecek gibi gözüküyor. Trump’ın açıklamaları ve Sn Erdoğan’ın umut dolu konuşmalarından bunu anlayabiliyoruz. Türkiye, İran,Rusya ve ABD ile artık yeni bir döneme giriyor. Bu yakınlaşma hatta ilerde birleşme, tüm dünya içinde hayırlı olacaktır. Dünyayı kontrol altında tutan bazı şer güçleri, Türkiye, İran,Rusya ve ABD’ye karşı hem psikolojik hem de münafıkane bir saldırı gayretinde olduğunu görüyoruz. Bunu Sn Putin’de Sn Erdoğan’da ve Sn Trump’da anladı. Artık dünya yeni bir düzene doğru gidiyor. Bu düzen, savaşların yerini demokrasinin, barışın ve sevginin aldığı bir düzen.

İnsanların daha refah içinde yaşayacağı yıllara doğru hızla gidiyoruz. Bu dört lider tüm dünyayı değiştirecek Allah’ın izniyle. Sn Trump’ın güçlü bir Allah inancında olduğunu anlamak zor değil. Daha geçen gün, Kuran’dan ayetler okutması ve dikkatle dinletmesi de dikkat çeken önemli bir konuydu. Trump’ı dikkatle takip ettiğimizde belli bir yapıya karşı mücadelesi olduğunu göreceğiz. Daha önceki Başkanlardan Reagan’da bu yapıyı fark etmiş, bunlarla mücadele etmek istemişti. Ama suikaste uğramıştı. Aynı şeyi, İngiliz Derin Devleti Trump’a da yapmak istiyor. Bunu, Trump’ın etrafındaki koruma düzeninden ve açıklamalarından anlayabiliyoruz. Biz Türk halkı olarak seçimle gelmiş bir insanın zorla görevinden alınmasını istemiyoruz. Biz demokrasiden yanayız. Türk halkı nasıl zengin müreffeh bir ülke olma gayretindeyse aynı şekilde ABD halkı da Rus halkı da İran halkı da ve tüm dünya halkları da müreffeh, mutlu ve huzurlu olmalı. Bizim gayemiz budur zaten. Tüm insanların mutlu olması için çalışmak. Hem İslam aleminin hem dünya halklarının Deccaliyetin baskısından kurtulması çok çok önemlidir. Dünyanın geleceği bu önümüzdeki yıllarda bambaşka bir hale dönüşecek. Buna inancımız kesin. Nefretin kanın şiddetin baskının zulmün bencil egoizmin yerini sevgi kardeşlik barış dostluk huzur güven neşe şefkat ve merhamet alacak. Hem bunu kim istemez ki ?
“Kim Allah’tan korkup-sakınırsa, (Allah) ona bir çıkış yolu gösterir; “ (Talak Suresi, 2)


Sevgi ve Saygılarımla
Hüseyin Uçkun