(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Hayatı kiracılıkla geçmiş ve hâla kiracı olarak hayatını sürdürmekte olan emekli bir vatandaş olarak sık sık ben de ev sahiplerimi böyle değişik senaryolarda kafamda canlandırmıştım. Özellikle de zırt pırt kiraya zam yapanları kafamda hep bir şekilde öldürmüştüm ama geberesicelerin hiç biri ölüp gitmedi. Yazı içindeki ilginç haberler, - ki Gabrielle olayını ya hatırlıyorum, ya filmini gördüm ya da benzeri bir olay yaşandı onu hatırlıyorum ama mutlaka hatırlıyorum bir yerlerden - araya sıkıştırılmış ama asla gözden kaçmayan mesajlarla ilginç ve okunası bir yazı olmuş.
Kırgınlıkların geçici, dostlukların baki kalması dileklerimle selam ve sevgiler.
Çok güldüm gerçekten. Çocukluğumda seyrettiğim siyah beyaz Türk filmleri geldi aklıma. Cami hocaları, başında takke, elinde tespih olanlar hep kötüydü. Kötü ev sahipleri de hep dini bütün hacılardan olurdu. Şimdi düşünüyorum da, tüm o beyin yıkamalara rağmen, neden bu milletin %75'inin muhafazakar bir çizgide olduğunu çözümleyemiyorum. Birileri yapmıştır bunun araştırmasını muhakkak. Arayıp okumak lazım. Konusu çok içime sinmese de, her zamanki başarılı sunumu gerçekten bir kez daha hayranlığımı pekiştirdi.
değerli hocam, muhafazakar kitle ile sapkın azınlığı kesinlikle birbirine karıştırmamalıyız. Ben de muhafazakar kitlenin mensubuyum. Muhafazakarlık, geleneksel sosyal etmenlerin muhafaza edilmesini destekleyen politik ve sosyal felsefedir, yani geleneklerine, dinine, vs. bağlı yaşayan mutaassıp halkı ifade eder. Sapkınlık ise bunları kişisel menfaatlerinde suiistimal edenleri ifade eder... Siyasi görüş sahibi olmak bunlardan daha farklı bir şeydir. Ben Atatürkçü çizgiye sıkı sıkıya bağlı bir siyasi görüşteyim, siz ise kendinize özgün siyasi görüşte. Ama ikimiz de muhafazakar halktanız... Birbirimizi ötekileştirme hakkına sahip değiliz... Muhafazakar olmayanlardan kasıt ise sanırım entel, dantel, sosyete takımı olsa gerek. Sapkın insanları eleştirme, mizahını yapma hakkımız ise her daim var zira onların herşeyden önce zararları muhafazakar halka oluyor, muhafazakar olmayanlara yaklaşamıyorlar bile... Okuyup beğendiğiniz için çok mutlu oldum. SAYGILAR
Ah o ihtiyarlık olmasa, çok cevizler kıracak ama... Hasan efendinin serüvenlerine arada bir yazmak keyifli olabilir. Aslında bu da Yalnız Adam, Fareler ve Kadınlar, Merhamet isimli öykülerime ek olarak bir dörtleme olarak yazıldı... Okuyup değerlendirdiğiniz için çok teşekkür ederim...
Karakter tasvirleri ne kadar güzel olmuş..Her biri gözümde canlandı..:) Olay ise hem ilgi çekici,farklı hem de artık her an karşılaşabileceğimiz cinsten..Çok güzeldi. Eline,emeğine sağlık Kemal amca.:)
Gözlerimi açmaya çalıştığım şu dakikalarda ' gabrielle '' Okurken dramatik ve Hazin bir Son'' hüzünlerde kaybolmak üzereyken ' Hasan Efendiyle yola devam etmek çok Zekice Ve bir o Kadarda keyifli . Düşünürken gülümsemek bu olsa gerek ; Şu Cübbeli olanından , Çok oldular etrafta :)
Son yıllarda .Caddeler ' Alış Veriş merkezleri Hava yolu 'Oto yolu Her yerde Var onlardan ; Çübbeli Kara kalın çerçeveli siyah gözlüklü bir ellerinde son Model Cep.Tel. Son Model lüks Araba altlarında ;
Bazen kendimi başka bir Ülkenin il sınırlarını ihlal etmiş gibi hissetiğim çok oluyor .. Allah Sonumuzu hayır getire demekten başka bir şey gelemiyor elimizden. Öykü Ve Öykülük Hallerimiz Teşekkürler ...Sevgilerimle Mutlu Sabahlar...
Destina tarafından 9/29/2016 8:42:54 AM zamanında düzenlenmiştir.
Saygıdeğer yazarım, inanın ki aynı dertlerden muzdaribiz. Her yerde mantar gibi öyle hızklı bitmeye başladılar ki o mahlukatlar, maalesef bu edebiyat sitesinde de hükümranlıklarını hissettirmeye başladılar. Bir taraftan ulusumuzun Atatürk gibi değerlerine saldırarak, bir taraftan insanlara hakaret ederek edebiyat yaptıklarını sanmaktalar... Umarım cübbelerinin içinde sinip seslerini kesecekleri bir dönem gelir. Selamlar, saygılar
ÖYKÜ nün tarifi " olmuş ve olması muhtemel olayların..." diye başlar. Böyle bir olay olmuş mudur? Olmuştur. Olması muhtemel midir? Hem de çok. İşte memleketimden insan manzaraları... Sağ ol Dostum. Selamlarımla.
Can komutanım okuyup yorum yazmanızdan dolyı çok mutlu oldum. Öyküyü, yazışım aslında öykü kahramanı Yalnız Adamınki gibi gelişti. Şarkının anlattığı aşk öyküsüyle ilgili bir şeyler yazmayı kurgulayarak otuermuştum yazmaya, lakin şeytan dürttü, başladım Hasan efendiyi yazmaya; o arada asıl yazmayı planladığım kahramanların da kemiklerini sızlatmış oldum...:) Benim için değişik bir deneyim oldu. Selamlar, saygılar....
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.