Ramazan geldi ya her gün gidemesem de teravih namazı için camiye gidiyorum. Daha doğrusu annemin apartman komşularıyla
gidiyoruz. Organize eden her şeyde başı çekmeyi seven kardeşim Nazife. O hangi camiye gitmek isterse telefonla, ya da bir önceki
gün camii dönüşü haber vererek kafileyi toplar.

Dün nedense onun arkasından gelmemiş çoğunluk. O da sadece Gülçin’le yetinmiş. Her halde biraz çoğalmak adına beni de aradı.
Ben dün gitmek niyetinde değildim ama ona hayır diyemediğim için onun dediği yani bizim eski sokağımızdaki Merkez camisine
gittim. Namazı sanki bir yere yetişecekmişiz gibi kıldırdı yine hoca. Bu kez dörder rekât olarak kıldık teravihi. Bu kez ön saflarda
olduğumuz için dizginleri salınmış atlar gibi oradan oraya koşan, çat pat durmadan kapıları açıp kapayan. Burası camii mi yoksa ne
olduğu belli olmayan bir yer mi? Çocukların gürültüleri az da olsa uzakta kaldı. " Ha bu arada artık camilere çocuklar rahat oynasın
diye ayrı bir oyun yeri yapılacakmış. Sevineyim mi üzüleyim mi bilemedim."

Bizim genç kızlık dönemlerimizde yine aynı camii vardı. Hocamız camide namaz kılmak sevaptır dediği için camiye gelirdik. Namaz
kılarken yaptığımız küçük bir yanlış, hep aynı dizide sıralanıp namaz kılan bizleri güldürürdü. Ses etmemeye çalışırdık. Nasıl ses
çıkaracaksın. Eskinin kadınları, erkekleri bizler kadar anlayışlı mı, aptal mı diyeyim, değildi. Ufak bir yanlışta yerdik azarı. Değil
böyle yularından kopmuş hayvan gibi koşmak, kımıldayamazdık. Neyse eza cefa camiden çıkmayı başarabildik.

Dün benim asıl oldukça ilgimi çeken Gülçin’in camiden eve dönüş yolunda bir rehavetle yürürken söyledikleri. Resmen ağzım açık
kaldı. Bizim Yavuz Selim Mahallesindeki Nur Muhammed camiinin hocası pazar günleri tatil yapıyor, namaz kıldırmıyormuş.Gülçin’in
eşi şahit buna. Pazar günü dükkân kapalı der gibi camii kapalı diyormuş. Ölür müsün, öldürür müsün? Ücretli dini görev yaptıkları
yetmiyor, bir de camii ye gelen cemaati geri gönderiyormuş. İlk kez duydum bunu ve ne diyeceğimi şaşırdım. Başka biri de namazı
kıldırabilir. Sözgelimi eskiden sıradan bir vatandaş çıkar minarede ezan okurdu. Baksana bugün falanca okuyor derdik. Ramazanda
müezzinin ezan okumadığını duydum da hocanın camiiyi tatil ettiğini hiç duymadım. O da oldu.

Yolda bu hocayı şikâyet etmeli muhabbeti yaptık. Kime dedim, kime şikâyet edeceğiz. Baştakiler imam.

Bir akıl veren yok mu?


20. 06. 2016 / Nazik Gülünay