Bizler, yaşamın küçük bir parçasıyız.Doğduk, yaşıyoruz ve öleceğiz.Önemli olan nasıl yaşadığımızdır.Sorgulamamız gereken en mühim şey budur.

Ölü bir insan ile yaşayan insan arasındaki fark nedir ? Buradaki ölü insandan kastedilen hayatı kavrayamamış insanlardır.Yaşamak nefes alıp vermek değil sadece.Ortaya bir düşünce atmak, bir fikri geliştirmek, yardımlaşmak,sevdiğimiz insanlarla beraber olmak, etrafımıza yararlı olmak yaşamayı gerektirir.Ölü insan bunlardan yoksundur.Özellikle doğasına zarar veren insan hepten ölmüştür.İnsanlar cennete gitmek istiyorlar ama
neden cenneti dünyaya getirmek istemiyorlar ? Hayallerdeki doğayı inşa etmek bizim elimizdedir. Kendimizi diğer
canlılardan üstün olduğumuzu söylemek yerine kendimizi onlardan biri olarak görmeye çalışsak hayat ne güzel olur. Egoyu, kindarlığı, sevgisizliği üstümüzden atsak dünya daha da yaşanılabilir hale gelir.İnsanlara değer vererek yaşamak, saygıyla yaşamak, sevgiyle yaşamak demek yaşamın en güzeli demek.İçimize kötü bir düşünce, ego, kin, nefret girdiği anda güzel olan her şey yok olur.İyiliği getirmek küçük bir adımla başlar, sana büyük hazineler kazandırır.Azim, sevgi, merhamet seni bu hazineye götürür.Hazinenin içinde ise yaşam vardır.

Etrafınıza bakın.Her geçen saniye yaşam elimizden gidiyor.Yaşamı yakalamak bizim elimizde.Hayatın anlamını kavramak, yaşamaya başlamak demektir.Kendimize sormamız gereken en önemli soru şudur: Ben neden yaşıyorum ?