RESiM
O’nun yıllar önce verdiği renksiz resmi...
Elbise dolabın da asılı , yirmi beş yıllık gömleğimin cebin de sakin ve uslu
öyle duruyor ...
Kim bilir kaç yüz kere , bin kere eskimiş çizgili gömleğimin cebinden çıkarıp
bu resime baktım , konuştum , aklıma yazdım , kalbime çizdim...
Siyah ömlük , beyaz yaka ve gri yamalı kadife pantalon giyindim.
Onunla hayalı dağlardan , ovalardan geçerek okula gittim.
Yüzü de beyazdı , resimde ’ki gibi solgun değil .Solan , ipeksi siyah
saçların da ,yıkamaktan yer-yer sökülmüş , papatya desenli kurdelesi .
Resimi her elime alışım da geçmişi elime alırım sanki ...
Ve baktıkça o mahsum , büyülü gözlere ,hep heyecanlanırım , hep sarsılırım.
Bazen sihirli gözleri , gözlerime bakarken , heyecan ile gülerler ,
ben de mutsuzluğuma gülerim ...
Bazen en hüzünlü duygular hayalin de ağlamaya başlarlar ve bende ölümünü
düşünür ağlarım...
Ciddi bir hal alırlar bazen de o sihirli gözler , beni istiyerek , çekerek.
Siyah ömlük , beyaz yaka , lastik ayakkabı ve kadife pantalona bürünürüm
o zaman , onun yanın da , onun için de , kalbin de , el-ele yürürüm.
Göz - göze , omuz - omuza , kalplerimiz bile tek atar ,tek vücut oluruz...
Aynı anda karasuyu geçeriz , aynı anda (KİNKOR)bir çalıya değeriz, iki sevdali
keklik , avcıları lanetleyerek uçuşur . Kanatlarından çıkan ses , ağabeyimin :
__ Sus ağlama yoksa döverim , deyipte attığı tokat gibi acıyla iner yüzüme...
Resim , yanağıma sürer kendini , yaraya merhem sürercesine ...
Göz yaşlarımı siler , sihirli o iki kelime ile .
...Seni seviyorum ... seni ... seviyorum ...
O an’ın saniyelerin de takılı kalırım ,
zaman durur ,
göz yaşlarım kurur ,
baba’min heyhatlarını ,
ana’min feryatlarını,
ağabeyimin dayaklarını ,
ölümü ve yaşamı ,
her şeyi unuturum ...
Bazen resim gözlerime öyle bakar ’ki ürperirim ,tüylerim diken-diken olur ,
ateşler de yanarım , gözlerim kamaşır , güneşe bakar gibi olurum ...
Bir hoş olurum ... Bir başka olurum ... Bambaşka ...
işte o an yükselirim semalara , bütün yıldızları toplar , dağlara serperim ,
okyanuslarla sular aşkımı ilan ederim .
DÜNYAYI CERÇEVE YAPAR AMA RESiMi SIGDIRAMAM...
Ondan geriye sadece bu eski siyah-beyaz resmi kalmıştı. Etrafi desenli
köşelerinin sivri uçları acımasız , gaddar bir makasla itinasız kesilmiş bir
RESiM .
Yıllardır beni teselli eden ,sevindiren , mutlu eden cansız bir RESiM.O’nun
RESMi...
Ben de çok kisi’nin resmi var .
Takma dişli dede’min , tombul nine’min ,
Sesi’nin sedasına hayran olduğum ,kör fatma’nın ,
topal ördeğimin , süs köpeğimin...
onlar da sevdigim , saydigim resimlerim...
O’nun ’ki başka !
Baktıkça hayatı görüyorum ,
baktıkça doğruyu -yanlışı ,
yaşamı ve ölümü görüyorum...
Yaşam ile ölme’nin arasın da kararsızlıkları ,
bocalanmaları...
Her şeyin manasızlığını ...
yada aslin da ne kadar cok manalı oldugunu ...
Seni hiç unutmayacağım hayallerimin ölümsüz kahramanı ...
ekber a. münih
YORUMLAR
Asla unutulamayacak zamanlar var.Yazar istesede unutamaz ğün be gün küllenir bu sevda diye düşünsekte
her kapı o na çıkıyor.Her yer o..gece sinsi karanlıklarıyla /gün yakıcı sıcaklığıyla o nu bulup geliyor
hayal de olsa hep varrrr
kalemine sağlık çok duygu yüklü anı yazısıydı.