+


HACİM


Ne kadar iyi gözlemcisiniz?

Tasarımın en can alıcı noktası geçmişten gelen birikimlerinizi kullanmaktır.

Mesela 3 metreden uzun bir buzdolabı icat etmenin bir anlamı yoktur. Çünkü standart ev yükseklikleri genelde 320
Cm,dir. Eve girmeyeceği gibi kimse de onu eve sokmak için evinin ölçülerini değistiremeyecektir.

Ya da 50 kg’lık çamaşır makinesini alıp içine 5-7 kg çamaşır atıp çalıştırmanın hiç bir akıl ile bağdaşmayacağını, su, elektirik, deterjan giderleri hesaplandığında, yıkanacak malzeme hint kumaşı değilse yenisinin alınması daha mantıklı geleceğini hesaplaya bilmeliyiz önceden.

Farkında mısınız? Çamaşır, bulaşık, fırın gibi makinaların hepsinin belli yüksekliklerde olduğunun? Acaba mutfak tezgahlarının altına girsin diye mi o boylarda bir standart oluştu? Yoksa mutfak tezgahlarının standart boyuna uydurmak için mi böyle oldu?

Hayır, ikisi de degil. Önemli olan ergonamik olmasıdır. Standart kadın boyu göz önünde bulundurularak hesaplanmış ve zamanla kalıplaşmış bir olaydır. 160-165 cm ortalamasına sahip ülkemizde, ocak üstüne konan tencerenin içini görebilecek ve rahat bir şekilde karıştıra bilecek olması gerekmektedir. Bu nedenle de günümüz ölçüleri oluşmuştur.

Ney neye göre hesaplanır?

2 kişilik bir ailenin, 5 kg’lık tencerede yemek yapmayacağı gibi 10 kişilik ailenin de buz dolabına kaldıracağı pişmiş yemeği olmayacaktır saklamak için. Bu ters mantığa sahip olmadığınız sürece, kime neyi, ne kadar satacağınızı asla bilemezsiniz.

Antalya’nın yılın 12 ayı çatıdaki sıcak su mekanizmasından yararlandığı ve ucuza sıcak su kullandığı gibi, 800 metre ve üsttü rakımlı bir yerde yılın 3-4 ayı sıcak su alamayacağı gibi borularda soğuk nedeni ile donmalar, patlamalar, kazanların tahribatı, kollektörlerin zarar görmesi gibi etkenler nedeni ile daha az fayda ve daha fazla maliyete sahip olacaktır. Bakım onarım maliyetleri, boşa akan su gibi riskler göz önüne alındığında, başka bir ısıtıcı almak daha kullanışlı ve mantıklı olacaktır. Ya da birden fazla çeşitte sıcak su temini yapacak sisteme sahip olunmalı.

Şimdi aklınızda bazı şeyler daha da netlik kazanmaya başlamış olmalı. Kimse fırın büyüklüğünde mikser almayacağı gibi, bunu koyacak yeri de olmadığı gibi, temizliğine de ayıracak kimsenin vakti olmayacaktır.

Her eve ürünümüz ile girmeyi planladığımıza göre, evde saklama yerinin, yahut kullanım alanının da olması gerektiğini bilip, sadece bir ihtiyaç olarak görüp, mecbur alacaklar gözüyle bakmamalıyız.

Şimdi evinizde kısa bir tur atınız ve nerede ne kadar yeterli alan olduğuna bir bakıp not alınız hacimsel olarak. Ya da neyi, ney için gözden çıkarta biliriz?

Olaya yüzeysel değil, derinlemesine bakınız. Mesela bire bir eşinizin robotik kopyası olsa? Yatak odasında %60, oturma odasında %45, çocuk odasında ise %100 gibi bir boşluğa sahip olabilirsiniz.

Herşeyin yılda 3.5 milyar satacağımız ve her eve girmeye aday olan icadımız için olduğunu unutmayın ve hiçbir puf noktasını kaçırmayın.



+