MEVZU NE
Son zamanlarda yaşanan olaylar bizi, devletimizi ve dünyayı zor günlere doğru götürmektedir.
Arap baharının başladığı günden bu yana Ortadoğu kaynamaktadır. Bunun yanına Ortadoğu’ya komşu olanları da eklerseniz dünyanın merkezi kaynamaktadır.
Arap baharı neden çıkmıştı?
Amacı neydi?
O günden bugüne baharı gören, yaşayan var mı Allah aşkına?
Olaylara bakarsak bahar devam ediyor. Bu kimin baharı acaba?
Mevzu ne?
İşte yine bir nur topu gibi bir savaş nedeni. İran- Suudi Arabistan yakınlaşması mı diyelim, uzaklaşması mı bilmem.
Sizce bu kriz Suudi Arabistan-İran krizi mi?
Peki, Ortadoğu’da olanların sebebi sizce ne olabilir ki?
Aslında bunun sebebi herkesçe malum. Hele bizim bu çalışmayan kafalarımızla düşündüklerimizi koca koca ülkeleri yöneten akıllı adamların düşünmemesi mülkün mü?
Değil elbette.
Neden yapıyorlar?
Ben üçüncü dünya savaşı provaları derken savaş muhabirliği veya savaş çığırtkanlığı yapmıyordum. Ben görünen köyü tarif ediyordum. Görünen köy tarif gerekir mi?
İnşallah ben yanılmış olmayı tercih ederim.
Arap baharını az görenler IŞID terör örgütünü icat ettiler. Ortadoğu kendini savunamayacak bir duruma gelmesi gerekir ki, büyük ağabeyler Ortadoğu’ya savunmak için gelebilsinler.
Dünyada insan hayatının bu kadar ucuz olması insanları neden memnun ediyor ki?
İnsanlar bu dünyadan ne istediklerini bilmelidirler. Yoksa bulanık suda ava gidenler bir gün kendileri avlanırlar.
Ortadoğu’nun zenginlikleri kimseyi zengin etmez. Hele hele zulümle yapılanlar zalimleri sevindirmez.
Mazlumun ahı yerde kalmaz.
Memleketimiz her şeye rağmen bu ateş çemberinin dışında kalmalıdır. Bu yanan ateşin dini, mezhebi ve milleti yoktur. Bu böyle biline.
Hem kim Müslüman veya Müslüman ülkedir söyleseniz ya arkadaş.
Müslümanlık adına işlenen cinayetler, çıkarılmaya çalışılan savaşlar kendi başlarına bela açacaktır.
Türk milleti böyle zamanlarda vatanı ve milleti ile birlikte tek yumruk olmayı bilir. Bunu gerekirse dünyaya bir kere daha gösterir. Lakin hiç kimsenin ucuz kahramanlık ve maceraperestlik yapmasına gerek yoktur.
Doğru tektir. Dün doğru olanlar bugün eğri, dün eğri olanlar bugün doğru olamaz. Günübirlik değişen insanların menfaatidir. Doğrular değildir.
Herkes bulunduğu yerde ve makamda sorumluluğunu ve görevini iyi bilecektir. Millet ve devletin istiklal ve bekasında şahsi menfaat ve yükselmelerin hiçbir ehemmiyeti olmamalıdır.
Nokta kadar menfaat için virgül kadar eğilen insanların, şahsi çıkarları için riyakârlık yapanların bu memlekette yeri yoktur.
Özellikle İslam dini adına yapacakları her davranışı defalarca akıllarında tartmalıdırlar. Dünyaya hediye edecekleri bir savaşın dinimize ne kadar faydası olduğunu kendi aralarında meşveret etmelidirler.
Şuan Ortadoğu ülkeleri aralarında birbirlerini suçlamak için bahane yarışına girmişlerdir. Bu ortamda, suçsuzlarında yanma ihtimali olağandır. Biz bu ateş çemberinde olanları mümkün olduğunca görmemezlikten gelmeliyiz. Yoksa birkaç suçsuzu savunma adına milyonlarca suçsuzun günahına girebiliriz.
Milletin temsilcileri ise bugünlerde ileri görüşlülüklerini ortaya çıkarmalıdırlar. Yoksa siyaset yaptıkları vatanlarını kaybettiklerinde siyasi kahraman olma düşünceleri onları yok edecektir.
Muhabbetle!..
Osman GİRGİN
Eğitimci-Yazar
[email protected]
osmanlıhaber.com