Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Hülya BASMACI
Hülya BASMACI

AKMAYAN GÖZYAŞLARI MİDEYİ DELER GEÇER

Yorum

AKMAYAN GÖZYAŞLARI MİDEYİ DELER GEÇER

2

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

654

Okunma

AKMAYAN GÖZYAŞLARI MİDEYİ DELER GEÇER

AKMAYAN GÖZYAŞLARI MİDEYİ DELER GEÇER
Hepimizin eski Ramazan günlerine özelliklede gece sahur yaptığımız yarı uyur uyanık hallerimize özlemlerimiz vardır.
Annemizin yahut aile büyüklerimizin,sen küçüksün uyu sen tutamazsın kalkma gibi sözleri kulaklarımızda ninni gibi kalmıştır.Ve her ramazanda tazelenir bu anılarımız kâh uyanırken aklımıza düşer kâh çocuğumuz uyandığında hatırlarız ‘’Sen Küçüksün Tutamazsın’’.
Sivaslıyım ya memleketimin sahurlarını hep nostaljik bir şölen gibi hatırlarım, annemin abdest aldıktan sonra siniye dizdiği kahvaltılıklar gelir gözlerimin önüne hatta hiç gitmez hâyâlimden hele de bu İstanbul denilen yapay gıdalı şehirde.Her an acıkırım o günlerime.
Ben en çok da tereyağının o keskin kokusuna uyanırdım, babam illede tereyağında kaygana isterdi , tok tutarmış, yumurtamız kendi kümesimizden annem de onları bir güzel tereyağında kaygana yapardı. Şöyle ortası sapsarı kenarları köpük beyazı bir manzara sinin ortasında güneş gibi dururdu, etrafında küçük mahledürlerde(tabak, ) küpten yeni çıkarılmış kar beyazı koyun peyniri, anam inzivai bir seda ile babama sorardı Çocuklar duymadan der gibi, ‘’azacuk kıymada getüremmi (Azıcık kavurmada istermisin anlamında)’’.
Üzeri kanaviçe işlemeli beyaz peçete ile örtülü küçük bir sepet vardı ki o benim favorimdi arkadaş; içindeki yağlı kömbelerin ,yumurtalı kızarmış yanaklarını şimdi bile ısırasım gelir.
Pembe Isparta gülleride bahçemizden, reçelimizde ondan tatlı kaselerinde tatlı tatlı bakarlardı, karadenizin o doğal çayının demli tavşan kanı görüntüsü ince belli bardaklarda raks edercesine sinide dizili dururlardı. Başka zamanlarda olsa çay yudumlanırken keyifle çıkarılan o höpürdetme sesi, sahurda âzami dikkat ve gayretle kimseyi imrendirmeyecek halde yapılırdı. Hatta hiç içilmezdi yutulurdu!
Ohhhh yemede yanında yat, tabiii yat yatabilirsen, nasılsa kalkana yat, sen sabahtan yiyecen küçüksün tutamazsın azarı hazır.
Kardeşlerimle birbirimize bakarak yorganın içine giriyoruz duymamış, görmemiş , koklamamışız gibi.
Babam sofradan kalkar kalkmaz hepimiz birden koşuşup. Bende ,tutacam olmaz sen öğlene kadar tut gerekçelerimizle yemeğe başlıyorduk. O halimizi yem dökülen küçük civcivlerin koşuşturmalarına benzetiyorum.
Ne güzel sağlıklıydık ,anamın babamın sofrasında ek olarak ilaç kutuları yoktu biz çocukların da,
Yemek yediğimizde mutluyduk, yan etkileri yoktu, biz açkende mutluyduk, ülserimiz yoktu, midemiz kazınmazdı ne açlığa ne tokluğa yasaklı değildik.
Dahiliye servisinin önünde sıra beklerken bunları hatırladım,muhtemel doktorda bana kızacak sahurda anamın kızdığı gibi, ikiside sağlığımı düşünüyor, biri uyandırmaya kıymazken diğeri ülserime ilaç yazıyor.
Fakat doktor bey oruç ülsere iyi gelir dediler,olmaz hanımefendi,mide boş kalınca birbirini yer tahriş varsa ülseriniz azar siz sık, sık hafif besleneceksiniz,efendim ben ne acı yerim, ne sigara içerim,ne de abur, cubur alışkanlığım var, nasıl ülser oldum ki?
Stres yaşamışsınızdır hanımefendi ‘’Akmayan Gözyaşları mideyi deler geçer.’’
Anne; ben oruç tutamadım ama gözyaşlarımı çok tutmuşum midemi delip geçmiş.

Sonsuza Yürüyorum
Şiir Hülya Aslan
İlkbahar dallarında,yemyeşil umutlarım
Pembe düşler görüyorum.
Gerçeğimde Hülya ,gençliğimde sevdasın
O’ kızıl yaz güneşi,aksetmiş yüreğime
Sımsıcak bir sevgiyi ruhumda duyuyorum.

Sonbahara sarılmış,yorgunca anılarım
Tebessüm ediyorum,
Bahar olsada sonu,
Sondu ya bahar adı,
Git hoşçakal diyorum.
Dört mevsimlik bir yolda sonsuza yürüyorum

Karşımda ki aydınlık fakat yine de soğuk
Bu kıştır biliyorum.
Üşüyor, yalnızlığım
Yol boyunca dizilmiş sağlı sollu mevsimler
Her biri taşıyordu,yaşamımdan çizgiler.
Aylar da üçer –üçer
Veda eder gibiler!
Günler asi rüzgardı,hızla esip geçtiler
Benden öncekilerin izini sürüyorum,
Dört mevsimlik bir yolda sonsuza yürüyorum.
’GÖNÜL GÖZÜ’ adlı şiir kitabımdan.




HÜLYA ASLAN

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Akmayan gözyaşları mideyi deler geçer Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Akmayan gözyaşları mideyi deler geçer yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
AKMAYAN GÖZYAŞLARI MİDEYİ DELER GEÇER yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
ccelayir
ccelayir, @ccelayir
9.1.2016 17:49:53
İçten paylaşımınız için teşekkür ederim. Eskiden bir şey sorun değildi, şimdi her şey sorun.
Kemnur
Kemnur, @kemnur
9.1.2016 17:21:24
Paylaşmanız vesilesiyle yazınızı okumak imkanım olduğu için mutluyum...Güzel paylaşımınıza,edebiyata verdiğiniz emeğe ve yaşattığınız okuma keyfine teşekkürler... Tebriklerimle... Saygıyla...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL