Toprak Ananın Saçları
Yüreğimde koca bir dağ var. Kayınlar, gürgenler, meşeler, ardıç ve dişbudaklarla dolu.
Yüreğimde koca bir nehir.
Durgun sularında gövel ördekler. Işığın suyla buluştuğu yerde dalgalar, martıların kanatlarıyla buluşuyor.
Yüreğimde koca bir gök…
Altı su.
Altı ağaç
Altı toprak
Altı bereket
Altı yaşam.
Yüreğimde koca bir gök.
Altı insanlık
Altı insan olma davası
Altı saygı.
Kurda, kuşa, börtü, böceğe…
Altı saygı.
Dala, yaprağa.
Nara, bahara, yara, yarpuza…
Sevgili Sait Faik koca bir dağdır.
Koca bir ırmak.
Koca koskoca bir gök.
Bir öyküsünde “toprak ananın saçları” der o koca yürekli adam.
Doğal yerinden sökülerek kamyonlara yüklenip bir zenginin evinin bahçesine yerleştirilecek olan çimler için.
“Toprak ananın saçları”
Uyarır okurlarını. Biz dokunduk toprak ananın saçlarına, der. Üzerinde yuvarlandık. Ancak çocuk ve torunlarımız toprak ananın saçlarına dokunamayacak. Üzerinde yuvarlanamayacak.
Son zamanlardaki Küçük Menderes Havzasındaki direniş mutlandırıyor beni. Bir tarafta bir avuç altın için,
Toprak ananın
Saçını,
Böbreğini,
Kolunu,
Bacağını,
Yüreğini,
Söküp almak
Bağırsağını deşmek isteyenler…

Bir tarafta
Toprak ananın saçlarını
Sevgi,
Cesaret,
İyilik,
Güzellik
Ve değerbilirlikle taçlandırmak isteyenler.
Birinci fasıl bitti
İkinci fasıl da bitti. Her şey bitti mi, hayır bitmedi.
Çiçekler ağaçlar gibi yaşamalı insan. Toprakla dost toprakla arkadaş. Toprakla yar, toprakla yaran. Bilmeli kökünün toprakta olduğunu. Ağaçlar, otlar gibi. Toprak göçüp giderse bilmeli hiçbir şeye tutunamayacağını. Yersiz yurtsuz kalacağını bilmeli.
Sahip çıkmalı kendi, çocukları ve torunları için toprağa.
Sevgi, dostluk ve umutla…

Kucuk menderes
12/07/2015