3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1325
Okunma
Kanlı şehir...doğduğum değil ama doyduğum , okuduğum, kendim olduğum yer...kana boyanan nehre karışan canların ruhlarını emanet ettikleri -bir daha almamak üzere bıraktıkları- kızılırmağın kıyısındaki benim şehrim...
93 ağustosu idi.yaklaşık bin kilometreyi aşıp da yeni yanmış şehre vardığımda.sıcacıktı her yer,yakılmışlığın ardından,soğuk ama sıcak.acının sıcağı idi hissettiğim.sokaklarında yürürken titriyor , kahroluyordum.henüz 18 imde olmama rağmen yıllar sonra ,yani şimdi o zamanki bilincimle gurur duyuyorum.35 can ,35 yürek,çakmak çakmak ışıldayan o 35 gören göz kapatıldı ebediyyen.yüreklerindeki onuru hissettirerek taşıdıkları , katlandıkları onca yol , ardarda sıralanan yüzlerce kilometre ...bilebilirlermiydi sonsuz uykularının beşiği olacak? oysa onlar uyutulmaya değil;coşmaya ,coşturmaya,onlar insanlığı haykırmaya gitmişlerdi,yüzyıılardır yaşattıkları devi anmak adına.olmadı,oldurulamadı.oysa nasıl da insancaydı düşledikleri.düşleri yollarda bırakıldı.
sıcağın rehavetiyle savruldu canları,cehaletin ve kör cesaretin ellerinde hapsedilerek.yastayım,simsiyahım,giysilerim,beynim ,yüreğim simsiyah bugün.ağlamak istemiyorum,bugünü düşünerek ve yazarak geçirmem gerek.
15 yıl önce 2 temmuzun cumasıydı.yaradana açılan eller,tuttuğu taşları inançlı ama düşünebilen beyinlere attı.bedenlerinede ateşi yaktı.dinimiz bunu emretmemiş.yüce allah da bunu istememişti.insan hayatına son verebilmeyi bize kim öğretti?içine acımasızca yoğrulmadan bırakıldığımız hayat mı,yoğurmadan bırakan ailelerimiz mi? ya da biz içinden kötülüğü aldık ve sadece onu mu benimsedik.bu daha mı kolaydı? 35 yürek yok artık .bilinenler yok .ya adını bilmediklerimiz...hepsi birer damla kan damarlarımızda dolaşan,hepsi birer damla yaş gözpınarlarımızdan taşan ,tutamadığımız.
Düşünmeye devam edecek binlerce genç var ardınızda,sizi gururla taşıyorlar meydanlarda,sıralarda,iş sahalarında.kırılan dallarımız fiizleniyor,tomurcuklar toprağa düşüyor ,yeni yeni boylar veriyor.düşüncelerinizle sulayın onları benim gençliğim.korkmayın,korkutulmayın.
Düşünün düşüncenin gücüne inanarak,Düşünün kurtuluşu kendinizde arayarak,Düşünün ki her düşündükçe yeniden yeniden doğarak...
şu ellerin taşı hiç bana değmez ille dostun bir fiskesi yaralar beni dost beni can beni...
2 temmuz 1993 cuma saat 13 30 da koparılmaya başlanan canlarımızın anısına saygıyla.