Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Davidoff
Davidoff

Küçük Parmaklar

Yorum

Küçük Parmaklar

20

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

1832

Okunma

Okuduğunuz yazı 16.3.2015 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.
Küçük Parmaklar

Küçük Parmaklar

Bugün sizler için, gerçek bir hayat hikayesini kaleme almak istiyorum...






Yaşadığım yerde orta yaşın üzerinde kır saçlı bir adam vardı. Kısa mesafelerde yolculuklarımızda çok defa ona rastlardık. Bedenine göre başı biraz daha büyükçe, konuşmalarında oldukça tuhaflıklar hissediyordum. Sanki iyi bir şeyler söylemek istiyordu da, ağzından o an da elinde olmadan "kalk lan ayağı dede otursun," ya da " bayan otursun "falan gibi. İşte... Fakat içimden, o lan sözünü söyleyenin o olmadığını biliyor gibi bir hisse kapılıyordum. Yani asıl derdi, insanlara iyilik etmekti de, bunu söylemeyi bilmezdi.


-- Ellerine baktım, ellerine baktığımı hissetti --
-- Biliyor musunuz ben sanatçıyım. Dedi. --
-- Tahmin etmiştim. -- Dedim. --

Aslında baktığım ellerin, bizim ellerimizden nasıl da bu kadar küçük oluşuydu.


Gözlerime bakıyor, başını öne eğiyordu. İneceğim yere geldiğim zaman, iniyordum. Arkamdan küçük elleri ile bana el sallıyordu.

Tesadüf bu ya: Bir kaç yıl sonra öğrendim, onun kız kardeşi ile aynı binada oturduğumu. Öğrenmemim kötü sebebi de, kız kardeşi ile karşılaştığımızda hüngür hüngür ağlıyor olması idi. Neden ağlıyorsun dediğim zaman.

-Kör olmuş. Diyebildi. Hıçkırmaktan konuşamıyordu.
-Abim. Dövmüşler onu, metroda dövmüşler. Bir bilseniz, o öyle iyi insandı ki, herkes gibi olabilmek için piyano çalmayı bile öğrenmişti. Çok zordur kısa parmakla piyano çalmak aslına. O parmaklarla piyano çalıp konserler vermişti.

-Anlattıklarına inanamadım. Bu haldeki bir insanı nasıl döverdi?...

-Maalesef dövmüşler. Bir adam karısına asılıyor sanmış. Döve döve gözlerini kör etmiş. Oysa benim abim çok hasta. Evde de tutamıyoruz, hastanede de. Metroya binmiş, hamile bir kadına yer vermiş. Sonra kadının kaç aylık hamile olduğunu sormuş. Ne güzel demiş, şimdi o sağlıklı bir bebek olur, büyüyünce sokakta oynar, sinemaya gider. Ben bunları yapamıyorum. Almıyorlar beni sinemaya.

Kadının kocası da ben sana en son filmi izlettireceğim şimdi demiş. Başını demir tırabzanlara vurmaya başlamış.

Zaten hastaydı abim, daha kötü oldu. Dili tutuldu, gözleri görmüyor. Tek istediğimiz, metrolara, metrobüslerin içine güvenlik elemanları alsınlar. Kimin ne olduğu belli değil. Kapkaççılarla dolu. Öyle bir an da, kim kime neyi nasıl şikayet edecek?

Ne diyebiliriz ki?





Davi / 2015 . Mart . 16





Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Küçük parmaklar Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Küçük parmaklar yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Küçük Parmaklar yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Oya gedik
Oya gedik, @oyagedik
19.5.2015 10:45:00
Evet sevgili Davidof, boğazım inanki düğümlendi,


ve bizler bu dengesiz kendini bilmezlerle birlikte yaşıyoruz, yarınlarımızın güvencesi kalmadı dost...

Umarım birilerinin kulaklarına kar suyu kaçmıştır ...

Yüreğine sağlık değerli kalem dostum...

Sevgilerimi demtledim...



levent taner
levent taner, @leventtaner
22.4.2015 17:10:21
Töövbe estağfurullah yahu denmez mi böylesi bir olaya.

Fakat günümüz öyle bir devir ki; İnsanlar bir başkasını öldürüyor, neden öldürdüğünü bilmeden. Mesela trafikte şoför diğer bir şoförle tartışıyor, birden kızıp bagajdan bir aleti kapıp geri dönüyor ve adamın kafasına gözüne indirip sonra da çekip gitmeye kalkabiliyor.

Nörolojik bozukluk yaygınlaştı. Şehir magandası, yol magandası kavramları boşa değil.

Aktardığınız olayda şu hususlar aklıma geliyor. Bir kere karısıyla konuşan adamı sakatlayan adamın anlaşılan karısına da güveni tam değil. Hani derim ki; Dialoğun başında orada olmasan bile şöyle bir hanımının yüzüne bakabilirsin. Öyle ya eşin rahatsız ediliyor gibi mi duruyor. Mesela rahatsız olan kadın suratı ekşimiş vaziyette olabilir. Hatta eşine, buda nerede kaldı yahu edasıyla bakınıyor olabilir de.

Fakat ne yazık ki; Toplumumuzda önce adamı dövüp sonra neden bunu yaptın bir de seni dinleyeyim şimdi vari bir tavır peyda oldu. Şirazesi kaymış yapılar öyledir maalesef.


Nihayet bilinç tesis etmeye dönük yazınız için teşekkürler.

Güne düşen yüreği, emeği ve kalemi kutluyorum.

Saygı ve selamlarımla...

sami biberoğulları
sami biberoğulları, @samibiberogullari
18.3.2015 00:44:16
Değerli arkadaşım.

Öncelikle günün yazısını ve yazarını can-ı gönülden kutluyorum.

Yazında bahsettiğin husus. Yani peşin hükümlerimiz üzerine zamanında ben de bir yazı yazmıştım.

Peşin hükümlerimiz ve sonrasındaki iki yüzlülüğümüz.

Üzücü bir durum ama ne yazık ki var maalesef. Biraz da toplumda oluşan güvensizlikten kaynaklanan bir durum. Bazen insanlara güvenmek başa bela oluyor, bazen de bu kadar güvensizlik paranoyak yapıyor insanları. Denge nasıl kurulur? İşte onu da bilemiyorum maalesef.

Allahtan benim yazdığım tamamen kurguydu. Bu yazıdaki olayın gerçek olması ise oldukça üzücü.

Selam ve sevgilerimle.


http://edebiyatdefteri.com/yazioku.asp?id=87830
İpekyildiz
İpekyildiz, @ipekyildiz
17.3.2015 20:39:35
Çok yüzeysel bakıyoruz herşeye; altında yatan neden, niçinleri iyi tanımlamak için insanları olduğu gibi sevmeyi bilmek lazım sanırım.

Çok güzel bir yazı...

Tebrikler ve paylaşım için teşekkürler
aysemujgan
aysemujgan, @aysemujgan
17.3.2015 20:26:53
off çok üzüldüm..
Emine UYSAL (EMİNE45)
Emine UYSAL (EMİNE45), @emineuysal-emine45-
17.3.2015 19:11:46
Hayatın içinde olup bitenlere boş gözlerle bakmıyorsun Davi. Anlattığın hikaye etrafımızda yaşanılan olayların sadece bir kesiti.

Maalesef ki öfke nöbetimiz tuttuğunda eğriyi doğruyu ayıramayacak kadar canavarlaşabiliyoruz .(

Gün başarını içtenlikle kutluyorum.

sevgilerimle...

N.ALTIN
N.ALTIN, @n-altin
17.3.2015 15:25:29

İçimizde ki, sevgi diye beslemeyi başaramadığımız duygular şiddete dönüşüyor.
Yani öğretilerde eksiklikler var sanırım,sevgi aşılanması zor değil ama beslenmesi zor...

Kendini savun diye daha küçücük beyinleri vur diye aşılarsak,büyüdüğünde vurmaktan, öfkeden, şiddetten, korkularını ateşlemekten çekinmeyen, tahammül sınırı olmayan,sevgisiz bir toplum oluşur.



Hüzünle okudum,çok duygulandım

Tebrikler kaleminin narinliğine,muhteşem yüreğine Kıymetlim,

Selam sevgilerimle,

Neva Ney
Neva Ney, @neva-ney
17.3.2015 13:05:29


Şiddet, vahşet kanser hücresi gibi toplumun kılcallarına kadar sirayet etti((


Duyarlı Yüreğine Saygımla Değerli Davidof

Nujin.N.ARSLAN tarafından 3/17/2015 1:06:19 PM zamanında düzenlenmiştir.
Etkili Yorum
Y. Kaya
Y. Kaya, @yasar-etinkaya
17.3.2015 10:29:33
insan öfkeden
ve kandan beslenen bir varlık artık
mavi neyine...
sevgi ve saygıyla
Bir tutam hayat
Bir tutam hayat, @birtutamhayat
17.3.2015 07:17:52
Bu yazıyı, dün okumuştum aslında ama, hemen yorumlamak istemedim doğrusu.
Hassas bir mesele çünkü kaleme alınan.
İnsan sevgisi, gerçekten insanı üzen bir finalle ele alınmış.
Keşke böyle şeyler olmasa, sevgi ile, saygı ile, hoş bir anlayış çerçevesinde ve temiz kalple yaklaşsak tüm olaylara.
O iyi kalpli insanın darp edilmesine gerçekten üzüldüm.(Belki de kör edilmesine.)
Ancak,
bir de işin diğer boyutu var.
Onu da göz ardı etmemek gerekir.
Selamlaşma adabı diyoruz biz bu duruma.
Çağımızın getirdiği modern yaşama tarzı,
şüphesiz çok şeyleri değiştirdi hayatımızda.
Mesela,
komşuluk dediğimiz güzelliği, nerede ise tamamen yitirdik büyük şehirlerde.
Anka'da, otuz iki daireli bir apartmanda yaşadık ailece altı yıl.
Doğru dürüst ancak iki komşumuz olabildi.
Bir de bu selamlaşma var.
Günümüzde, yaşama biçimimizin, hayat görüşümüzün değişikliğe uğraması nedeni ile epeyce bir esnettiysek de, yetiştirilirken ailemiz ve toplumumuzca bizlere aşılanan ve bilinç altımızda hala muhafaza ettiğimiz değerler mevcut.
Selamlaşma gibi mesela.
Selamlaşma önemli bir iştir ve kuralları vardır.(Müslümanlar için.)

1-) Selam veren de, selamı alan da seslerini rahatlıkla duyurabilecek şekilde çıkarmalıdır.

2-) Selam verilmeyecek kimseler vardır, bunlara riayet edilmelidir. Şu grupta olanlara selam verilmez: “İlim öğretim anında âlime, sesli bir şekilde Kur’an okuyana, vaaz–u nasihat eden âlime, mescitte namazı bekleyene, namaz kılana ve yabancı kadınlara selam verilmez.”

3-) Selam, sadece bir yere varıldığında ya da karşılaşıldığında değil, bir meclisten çıkarken de geride kalanlara selam verilmelidir.

4-) Mümin rastladığı her insana selam vermelidir. Selam verirken tanıdık olup olmamasına dikkat edilmemelidir.

5-) Binek üzerinde olan yaya yürüyene, küçük olan büyüğe, sayıca az olan daha çok olan kimselere selam verir.

6-) Yanında eşi olan adama selam verilmemeli, selam ondan beklenmelidir.

7-) Bir mümin, bir başka mümin kardeşine gıyabında selam gönderebilir. Bu selamı üzerine alan mümin, selamı muhakkak sahibine ulaştırmalıdır.

8 -) Mümin, evine girdiğinde ev halkına muhakkak selam vermelidir.

Şimdi, samimi düşüncemi aktarmak istiyorum buraya.
Eğer,
metroda yolculuk yaptığım bir sırada,
tanımadığım bir adam, yanımdaki hamile eşimle bu hikayede anlatılan sohbeti yapmaya kalksaydı,
inanın davranışım değişik olmazdı.
Belki daha da ileri boyutlara varabilirdi.

İnsanlık ayrı, toplum kurallarına uymak ayrı şeydir kanımca.


Yahya Oğuz
Yahya Oğuz, @yahya-oguz
17.3.2015 00:12:36
şiddet kültüründen arınmayı bir türlü öğretemediler bize. neyin ne olduğunu bilmeden dalıyoruz birbirimize. bir oturup dinlemeyi, anlamaya çalışmayı öğretemediler maalesef. bunun çaresini bulamadığımız halde sonra kadın cinayetlerinin sebeplerini çözmeye çalışıyoruz. tebrikler
Nermin Kaçar
Nermin Kaçar, @nerminkacar
16.3.2015 20:29:51
10 puan verdi
Maalesef söylenecek söz kalmıyor. Hep birilikte ülkemin insanının canavarlaşmasını çaresizce izliyoruz. Cevabını bulamadığımız sorularla dolu. Televizyonlar hep o zalim haberleri gösteriyor. Eskiden 3 . sayfada verilen bu haberler, çokluğundan ön sayfalara terketti. Kalem yine doğru tespitleri aktarmış bizlere. Selamlar.
UÇUK
UÇUK, @ucuk
16.3.2015 19:23:47
Yazık ki, herkesle samimi konuşma yapılmıyor, mutlaka yanlış anlayabiliyorlar, üzücü bir durum, saygımla.
lacivertiğnedenlik
lacivertiğnedenlik, @lacivertignedenlik
16.3.2015 17:08:37
Arka derinliklere bakmayı bilemiyoruz. Gördüklerimiz aynı değil, görmediklerimiz çok şeyler...
tacettin yıldırım
tacettin yıldırım, @tacettinyildirim
16.3.2015 15:41:37
hey allahım neler oluyor bize....kendini insan zanneden ucubeler bunlatr.... yine içimizi burktun davi...
saygılarımla
Bedri Tokul
Bedri Tokul, @bedri-tokul
16.3.2015 14:36:39
Ustam !
Nüfus sayımlarında insan diye kaydedilen o kadar çok yaratık var ki aramızda, her geçen günde çoğalıyorlar.
Ders alınası bir yazı...
SELAM VE SAYGILARIMLA...
sareyaprak
sareyaprak, @sareyaprak
16.3.2015 14:00:58
Doğru insanlar sindiği sürecek bu tip insan kılığındaki yaratıklar palazlanmaya devam edecek.Bir haftada üç olay oldu bizim sokakta,torun baba ile birlikte dedeyi dövmeye kalktı, bir başka olay,adamın biri tüfekle rast gele ateş etmeye başladı,ben balkonda çamaşır seriyordum içeriye kaçtım..sokakta bir çok insan vardı,kurşunlar bizim park halindeki aracımıza zarar verdi. bu ve buna benzer olaylar artık sıradan olmaya başladı.
Dün yaşadığım bir olayı anlatayım.Herkesin gittiği bir piknik alanına giitik.Hava bulutlu,rüzgarlı ve yağmurlu olduğu için piknik alanında hiç kimse yoktu,bizim amacımızda biraz doğa ile baş başa kalıp fotoğraf çekmekti.
Arabayı park ettik.Beş altı el silah sesi kulağımızı patlattı.Çok yakından atış yapıldı. "Ben araçtan inmek istemedim ve eşime hemen gidelim buradan " dedim. Eşim " hayır gitmeyeceğiz" dedi. Arabadan inci, ftoğrak çekmeye başladı,bende O' nu yalnız bırakmak istemediğim için arabadan indim.On dakika kadar oyalandık ve oradan ayrıldık...Yani; artık pislik insanlar her yerdeler.Eeeeeeeeeee! doğru insanlar nerede yaşayacaklar.Gerçekten de bilmiyorum.Biz bir şeylerde maalesef ki; yanlış yaptık. Özellikle insan yetiştirmede yanlış yaptık.Toplum değişti, eskiden ayıp kavramı diye bir şeyler vardı.Utanma vardı,ar vardı.İnsanlar bu duygularını maalesef kaybettiler, ve hatta alkışlar hale geldik,yani söylecek çokkk şey var.

O kişinin başına gelene,üzülmemek mümkün değil.Ne diyeyim...Vatan sağ olsun...

Selamlar....

sareyaprak tarafından 4/14/2015 2:16:43 PM zamanında düzenlenmiştir.
Mâî_Dem..Safâ
Mâî_Dem..Safâ, @m-dem-saf
16.3.2015 11:20:36
9 puan verdi

"....o öyle iyi bir insandı ki, herkes gibi olabilmek için piyano çalmayı bile öğrenmişti. "
yazı burada birdenbire taşikardiden nabız yokluğuna geçiş yapıyor gibi..


..ve
"öykü satıcısı" ifadesini görmediğimde daha rahat mı okuyorum, daha huzurlu muyum ne :)

saygı ve selamlarımla..
AYSE 09
AYSE 09, @ayse09
16.3.2015 11:19:44
hüzündü
ah bu kendini bilmez insanlar sanki dövünce ne geçti eline gururmu duydu
yazık aslında dayağı atana atmalı da öğrensin üzüldüm
saygımlasın can sevgilerle
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy, @gulum-camlisoy
16.3.2015 11:16:15
Ne diyebiliriz ki?

Ne yazık ki yüreğimde hissettiğim sıkıntı haricinde ben de diyecek bir şey bulamıyorum sevgili yazarım.

Sahi neler olmakta bizlere, nerede insanlığımız, nerede merhamet, ne oldu vicdanlara?

Artık hiç bir soruma cevap bulamazken soru sormayı da bıraktım.

Yüreğinize sağlık.

Sevgilerimle sevgili dostum...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL