2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
592
Okunma
AB ve ABD; Türkiye’de çalışmak istedikleri en uygun siyasi kadronun AKP olduğu konusunda ısrarlı görünüyor!
Yargıtay Başsavcısının AKP hakkında kapatma davası açmasıyla birlikte Amerika Birleşik Devletleri ve özellikle Avrupa Birliği anlaşılması zor bir panik havası yaşamakta.
İyi ama neden!
Türkiye’de bile bu derece infial yaşanmazken özellikle AB’nin içişlerimize müdahale boyutundaki beyanatlarını nasıl okumalı, neye yormalıyız!
AKP’nin kapanması AB ve ABD’nin hangi çıkarlarını sekteye uğratacak ki tehditkâr söylemler ardı ardına gelmekte!
“Parti kapatma, Avrupa Birliği normlarına uymuyor” diye açıklama yapan AB’ de, daha yakın geçmişe kadar benzer davalar açılmış ve parti kapatma gerçekleşmişti!
Şimdi ise Avrupa Komisyonu Başkanı yine sert ve haddini aşan bir üslûpla ;
"TÜRKİYE, şartları kendisi değiştirmedikçe müzakereler sürer. Kimse Türkiye ile müzakereleri durdurmayı düşünmüyor. Ancak AK Parti kapatılırsa ve Başbakan Erdoğan yasaklanırsa bunu Türkiye yapmış olur."
Şeklinde tehditvari açıklamalar yapmakta!
Bütün bunları anlayabilmek için Türkiye’nin son altı yılına bakarak yaşanan olumsuz gelişmeleri türlerine göre tasnif etmemiz ve Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküş dönemi (!) ile karşılaştırmamız gerekir.
Yazımda ne son altı yılın olumsuz gelişmelerini tasnifleyeceğim ne de Osmanlı İmparatorluğu’nun dağılma süreciyle mukayese edeceğim. Eminim ki okurlarım bu mukayeseyi yapacak ve kendi düşünsel muhakemelerini bir sonuca bağlayacaklardır.
Yargı süreci devam eden bir davada düşünce beyanı çizgisini aşan açıklamaların yasal olup olmadığından ziyade etik olup olmadığı da göz ardı edilmemesi gereken husustur. Bu yaklaşım uluslar arası ilişkilerde de geçerlidir. Ülkeler birbirlerinin içişlerine karışma hastalığından sakınmalı ve birbirlerinin yargı sistemine saygı duymalıdır. Aksi halde “gücü yeten yetene” politikaları ön plana çıkar ki bu durum dünya barışını da tehlikeye atar.
Avrupa Birliği ısrarında devam ediyor!
“AKP’yi kapatmayın”
Merakımın hoş görülmesini ümit ederek yazımın girişinde ki sorumu tekrarlayıp noktalamak istiyorum.
İyi ama neden!