5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1245
Okunma

Yaratılan en üstün varlık olduğuna inanılan insanoğlu, geçen bu süreçte aklına ve kendisine bahşedilen özel önemli yeteneklerine rağmen, kendi beyninin ve iç dünyasının sırrını çözme gücüne tam olarak ulaşamadığı ilim adamlarınca kabul edilmiş olsa da.
Bu anlaşılması zor karmaşık ve gizemli bir makineye benzetilen insan beyninin, her şeyin dev adımlarla yol aldığı zamanımızda, yapılan önemli çalışmalar ve araştırmalar dahilinde daha bir anlaşılır hale geldiği de yadsınamaz.
Her şeyin beyinde başlayıp-bittiği görüş ve düşüncesiyle yola çıkıldığında aklın, insana yaptığı oyunları ve sürprizleri anlamak ve takip edebilmek gene de hiç kolay olmasa gerek.
Olaylar karşısında verilen tepkiler, beliren tezahürler birbirinden farklı olsa da, çıkış noktası her insanda aşağı yukarı aynıdır diyorum ben, ya siz…
Türü ne olursa olsun huzurlu bir ilişkinin baş koşulu, kişilerin öncelikle oturup kendi karakter yapılarını analiz etmeleri irdelemeleri olmalıdır ilk adımda.
Tarafsız objektif bir gözle seyredebilmek boy aynasında baştan aşağı.
İlgiyle kulak verebilmek yürek sesine derinden.
Karşısındakini küçümsemenin, hiçe saymanın aslında kendini görmezden gelmek anlamına geldiğini kavrayabilmek.
En önemlisi duyguları, sözleri ve eylemleri tez elden harcayıp tüketmemektir hayat labirentlerinde.
Bir şeyi ayrı biçimlerde sayısızca dizayn etmenin bilinen bir yolu yoktur bilindiği gibi.
Karşımızdaki kim olursa olsun, ona değer verdiğimizi hissettirmek. Gözünün içine bakıp, hayattaki kırgınlıklarını tasalarını ve nerede durduğunu anlamaya çalışmak dikkatlice.
O bize son sözünü söylemeden, ona biz söyleyebilmeliyiz duymak istediklerini bir an önce.
Ve yüce bir sevgiyle sevdiklerinden neden vazgeçtiğini?
*
Senden niye vazgeçtim Diego!
Kötü günümde yanımda olmadığın zaman vazgeçtim.
Canın sıkıldığında benimle paylaşmadığını, kırılacak veya tedirgin olacak olsam bile düşüncelerini açıkça söylemediğini anladığım zaman vazgeçtim.
Bana yalan söylediğini anladığım zaman vazgeçtim.
Gözlerime baktığında kalbinle bakmadığını ve bana hala söylemediğin şeyler olduğunu hissettiğimde vazgeçtim.
Her sabah benimle uyanmak istemediğini, geleceğimizin hiçbir yere gitmediğini anladığım zaman vazgeçtim.
Düşüncelerime ve değerlerime değer vermediğin için vazgeçtim.
Ağrılarımı dindirecek sıcak sevgiyi bana vermediğinde vazgeçtim.
Sadece kendi mutluluğunu ve geleceğini düşünerek beni hiçe saydığın için vazgeçtim.
Tablolarımda artık kendimi mutlu çizemediğim ve tek neden “sen” olduğun için vazgeçtim.
Bencil olduğun için vazgeçtim.
Bunlardan sadece bir tanesi senden vazgeçmem için yeterli değildi, çünkü sevgim yüceydi.
Ama hepsini düşündüğümde senin benden çoktan vazgeçtiğini anladım.
Bu yüzden ben de senden vazgeçtim.
Frida Kahlo