Okuduğunuz
yazı
15.12.2014 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.
...
...
Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Saygi deger kalem Kemnur beyefendi.., yazilan hikayeden cikardigim sonucda benim icin yabanci bir konu degildi.. Anadoluda da öyle kadinlarimiz yalniz birakiliyor e$leri biraktigi zaman ortada kaliyorlar coluk cocukla bir sürü aci ve göz ya$i icinde bu aci tabloyu kimse kabullenmiyor ve öylecede acilar icinde hikayenizdeki gibi sonuclarla kar$ila$iyoruz. Dogru burada insanlara cok deger veriliyor birde bu acidan yazdim bilgi sunumumu. Kadinlarimiz okursa meslegi .., kazanci olursa zor duduma kalinca kendiside üstlenebilir cocuklarinin sorumluluklarini .., erkegine bagimli olmadan.., konu bu.Devletimiz Genclik evi acsinki cocuklarimiz aglamasin.. Saygimla tebrik ederim güzel ve anlamli bir yaziyi gün yüzüne cikardiginiz icin.
anne var, her zorluğa katlanır bırakmaz evladını anne var korkar, kaçar kendinden bile, anne olmayı bile unutur, unutmasa bırakmaz asla evladını... Hanımeli'nin annesi iyi biridir muhakkak ama, çektikleri duyularını öldürmüş kesin... Annesi tarafından korunamayan çocuklardan sadece birisi Hanımeli, ne çok var böyle :(
Hocam selam. Bu haftaya aynı pencereden merhaba demiş yüreklerimiz. Tabi bunda şaşıracak pek bir şey yok zira bu pencere daha çok su kaldırır ve bu pencereden gördüğümüz manzara daha çok gider değişmeden. , Beni kederlendiren güzel bir öykü okudum, yüreğine de kalemine de sağlık hocam.
Evet, sizin Halit ile aynı kaderi paylaşan bir Hanımeli, şimdilerde milyonlarla sayılmaktalar... herbirinin öyküsü bir başka.... milyonlarca yazılacak öykümüz daha var demek ki...Haydi, bir ucundan siz, bir ucundan ben tutup yazmaya devam edelim onları...SAYGIYLA
Sokakta iki adımda bir karşımıza çıkan yığınla çocuk var böyle... Hele şimdi kış günlerinde olmamıza rağmen ayaklar çıplak, üste yok doğru dürüst bir hırka bile... Kimileri çocukluğunun farkında değil onu yaşayamadığı için çocuk olmak nedir bilmiyor bile..
Onları bu hallere düşürenlere, çocukluklarını çalanlara lanet olsun. Çoğuna sahtekar gözüyle bakıyoruz, çoğuna acıyarak dilendikleri için ve hatta onlara bakınca kendi halimize şükrediyoruz. İyi de bu neyi hallediyor. Bu çocuklar gün be gün çoğalıyor... Yazık, günah :((((
Hüzünlü bir yazı. Hayatımızın bir gerçeği maalesef bu durum. Anadolu'nun küçük yerleşim bölgelerinde, büyük şehirlere oranla daha az bu sokaklarda yaşayan insan realitesi. Buralarda, insanına daha çok sahip çıkıyor galiba çevre. Çocukluğumda, bir ''Deli Şakir'imiz'' vardı. Nasıl da korurdu, beslerdi onu ahali. Hatta bu konuda bir hikaye de kaleme almıştım burada.
Bu insanın içini yakan yazıyı okuduktan sonra, arkama yaslanıp düşündüm durumumuzu biraz. Ya ben olayın farkında değilim,(Zira memleketime kesin dönüş yapalı, henüz iki ay kadar oldu.) ya da buralarda pek sokaklarda yaşayan insan yok. Dilerim ikinci şık doğrudur.
Önemli bir konuyu işlediniz bu gün. Güzel de işlediniz. Keşke herkesler sizin kadar duyarlı olabilse.
Büyük yerleşim merkezlerinin karmaşası küçük yerleşim yerlerinin sokak insanlarını cezbedip, kendine çekiyor ve bu insanlar küçük yerleşim birimlerini terk ediyor. Tabii sahip çıkma da önemli...Deli Şakir ile ilgili öykünün ismini yazarsanız okumak istiyorum.SAYGIYLA
Kırsaldan sokaklara bir tsunami önüne çöpleri katmış gelmekte, yükseklere tırmanarak kurtulmanın yöntemini deneyimliyoruz. Yüksek standartları kurmak, yükseklere tırmanmaktan daha zor olmasa gerek...O standarta toplumlar ulaşmalı ki, sokakta kalanlar da yararlanabilsin. Yararlı toplum, örgütlü olmakla oluşur. Tek keşkemiz bunu arzu etmekle alakalı olmalı.Saygıyla
Saygi deger Kalem.., Hikayeniz cok hüzünlü. Ülke ko$ullarimizda bakabilecegimiz cocuklar degil bakamiyacagimiz cocuklar Dünyaya getiriyoruz. Kiz cocuklarimizi cahille$tiriyoruz. Her yükü erkelerden bekleyincede hüzünlü tablolarla kar$i kar$iya kaliyoruz. Kadinlarimiz egitilmeli. Ayaginin üzerine basabilen nesiller yeti$tirelimki Aglayan cocuklarimiz, Bir Kö$eye itilmi$ insan yigini olarak ortaya cikmayalim. Ba$arili bir yazi sergilemi$iniz. Tebrikler. Saygimla.
Dönüs Korkmaz tarafından 12/16/2014 10:31:31 PM zamanında düzenlenmiştir.
konu bu çıkarılan sonuç bakamıyacağınız çocuğu dünyaya getirmeyin ilginç bakabilecek durumdaki ailelerin deprem,sel doğal afetler,savaşlar,çevre devletlerin fakirleştirici politikaları, yani kimse durumunun ne olacağını bilemez isterseniz fakirseniz üremeyin kısırlaştıralım gitsin anlam vermek zor etkili yorum seçilmenizde aynı şekilde garip,sokak çocukları varsa bu sefalete sürükleniyorsa aldığı verginin hakkını verecek olan devlet gereken sosyal,ekonomik politikaları yapmakla mükelleftir,selamla
Sokak çocuklarından korkarım aslında... o balicilerden... iradeleri yitik ve gözleri kara oluyor... saldırganlaşıyorlar... ama hepsi öyledir dersek, haksızlık ederiz... bir de çaresizlikten sokaklarda olan Hanımeli gibiler var... onları bulmalı sivil toplumsal dernekler ve kurtarmalı... tamam, sokak hayvanları da muhtaç ama muhtaç çocuklardan daha önemli değil..öncelik insanın... değil mi? Lüxemburg gibi kişi başına geliri 50 bin dolar olan bir ülkede bunun ne kadar farkında olduğunuzu görünce inanın çok sevindim..tebrikler...saygıyla
Sosyal devlet çöktü,diyebilirler ki her şeyi devletten beklemeyin bak kardeşim derim çalışan çalışmayan dinlemeden içtiğimiz sudan ,çaydan her şeyden haraç kesmeyi bildiği gibi bunu da yapacak derim ama nerede ,korkak ve arsızlarlar ve benciller toplumu olduk sözde dindarlaşan ülke geğirerek oruç sofralarından kalkan,domuz gibi semirerek ve domuzlaşarak çevresindeki dertlere ve acılara duyarsız, elbet allah böyle toplumların belasını verir içinde yaşlarda yanar ama yaşlara düşende Nuh misali bu aşğılklardan ayrılmaktır. Kaliteli bir konu ve ülkemizin en önemli sorunlarından biri selam ve saygıyla değerli yazar.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.