BU GÜN EDEBİYAT DEFTERİNDE BİNYÜZ’ÜNCÜ ŞİİRİM

Bu gün Edebiyat Defterinde, bin yüzüncü şiirim, yazdıkça artıyor hicranım, gam ile kederim
İçimi dökmek istiyorum, siz can dostlarıma, aslında ben bana yeterim
Yinede dostlarla hicranı paylaşmak, derdi kederi hafifletir diye düşündüm
Hadi anlat, hadi topla kendini anlat içindekileri, der naçar yüreğim.
Bana nasılsın diye soranlara, Vatanım gibiyim derim, nerelisin Türkiyeliyim neden imalı cevaplar veriyorsun diyenlere, uyumuyorum, yaşanan densizlikleri şiirlerle makalelerle, anılarla anlatmam gerek
Biz gönül insanları olarak insanlığa, topluma karşı sorumluluğumuz var çoktur vebalim
Bir madenci çocuğuyum, rahmetli babamın nakıs yani deniz seviyesinden 800 m derinlikte kazandığı nafaka ile büyüdüm, okudum, asker oldum evlendim yuvamı kurdum çoluk çocuk, torun torba sahibi oldum
Acılar içinde yokluklar içinde olduğu zamanlarım oldu, trabzan kara lastik ayakkabı giydim, çobanlık yaptım, lavaş ekmeğe anam gizlice tereyağı sürüp, duvar diplerinde gizli yediğim, oldu yokluk vardı çünkü
Süte hasrettik, beklerdik akşam köy çobanı küçük ve büyük baş hayvanları getirende, anam hemen koyun, keçileri köy evimizin önündeki çitlerle çevrili ağıla alarak, bakır maşrapaya çiğ sütü sağarak gizlice bana içirdiği günleri hiç unutmuyorum
Bir eli yağda, bir eli balda, fakir fukarayı görmeyenlere, anlamayanlara, anlamak istemeyenlere de
Fakir, fukara garip guraba yetim hakkını çalanlara ve sesiz kalanlara, tepki vermeyenlere, bir nokta menfaat için, virgül kadar eğilenlere, el etek öpenlere, yazıklar olsun diyorum
Bizler toplumun aynasıyız, cehaletin korkulu rüyasıyız
Zonguldak ta, somada, ermen ekte maden işçisiyiz,
………..altı bin zeytin ağacının kesildiği Yığılca köylüsüyüz toplumun sıcak onurlu,dürüst,sevgi, şev kat yüzüyüz
İşte asaletimiz, işte medeniyetimiz işte özümüz
Şiirlerimde gâhî hüznü, gâhî ayrılığı, gahi yalnızlığı, gahi kimsesizliği, gahi köylüyü, kentliyi,
Gâhî madenciyi, gâhî voşları, sokak çocuklarını Vatanı, Ata Kemali, misak-ı milliyi, kuvai-milliye ruhunu, Şehidimi, gazimi, köyde çobanımı, bağda bahçede nafakasını çıkaran anaları
Gönül aşkımı, sevdamı, kimi zaman naçar kalan sol yanımı anlattım
İsyancıya, isyana çıksa da adım
Bu gün edebiyat defterinde bin yüzüncü gönül sözüm,
Özeti, burada gönül muhasebem
Sağlamdır, asaletim, medeniyetim, cesaretim, özüm
İşte bunu için varım
Saygılarımlasınız

______Ali Cemal AĞIRMAN_____