2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
595
Okunma
“Ben söylemiştim” diye başlar gazetecilerin bir çoğu gündeme gelen bir haberin bir olayın ardından yazılarına.
Perşembenin geleceği çarşambadan bellidir derler oysa.
Üstelik onlar gazeteciyse eğer görevlerinin gereği olmalıdır geleceği sezinleyebilmek.
Oysa ben yıllardır söylemiştim dilim döndüğünce aklım erdiğince olabilecekleri.
Yalnız ben mi? Sokaktaki gerçek akil insanlar da!
Vatan, bayrak, cumhuriyet ve demokrasi feryatları hiç eksik olmadı ülkenin üstünden!
Anıtkabir yas duvarına dönüştü!
Her başa gelen ülkenin baş belası olmayı sürdürdü!
Ne demişti bir tarihte ÇİLLER: Bayrağa eroin bulaştı!
Daha sonra bayraklar yırtıldı, yakıldı, ayaklar altına alındı!
Cumhuriyet kavramı, anlamını, tanımını ve önemini çoktan yitirdi!
Topraklar, özellikle Güney doğu elden gitti!
Üretim sıfırlandı!
Enflasyon ise hızla yükselmekte!
İktidar, koltukta kalabilmek uğruna toplumu beslemeye doymuyor!
Bu durumda çok düşük oy alıyor yine de!
Çöp evlerinde ölü bulunan servet sahibi iki yaşlı kadının devlet yardımı aldığı ortaya çıktı!
17 Aralık sanıkları haksız yere sorgulandıkları gerekçesiyle tazminat davası açtılar!
Ülke genelinde toplumun yüzde yetmiş beşi elektrik-su ve vergi vermiyor!
Emekçilerin sular altında kaldıkları madene, dalgıçların sevk edildiği haberi ise dünyaya bir kez daha parmak ısırtan cinsten!
Bu aziz vatana canını, ceddini şehit veren gerçek yurt severler ise en küçük azınlık haline geldi!
Ülke her koldan işgal altında!
Dillerde hala insanlık, yardım, iyi niyet, barış edebiyatı!
KARDEŞLİK türküleri…
Yıllar önce söylediklerimi yineliyorum:
Bu günler en güzel günleriniz! Haksız yere aldığınız yardımların. Maddi manevi sahip olduğunuz onca çıkar ve servetin sizleri kurtaracağını sanıyorsanız eyvallah olsun!
Öyle günler gelecek ki yakında, yiyecek ekmek bulamayacaksınız!
Tülin ÖZTUNÇ