Kasım Ayında Bir Pazar Günü


Temmuz Ayında Bir Pazar günü-Kısım-1
Bu Bizim Hikâyemiz


‘’ İlk defa yatağımda kadınıma sarılır gibi sarıldım sana Yasemin. Çünkü o an hakikaten kadınımdın. Seni seviyorum, umarım bir gün sende beni seversin. Sonumuzun ayrılık olacağını bilsen de’’

Murat



Son yıllarımda Pazar günlerinin hayatımdaki yeri çok önemli olmaya başladı. Hele Temmuz ayının ilk Pazar günü zorlu geçen son yirmi yılımın bana verdiği bir ödül gibiydi..
Benim adım Murat, orta yaşların sonuna yaklaşmış bir adamım. Sevdiğim kadının adı Yasemin. Genç güzel mavi gözlü otuzlu yaşların bir adım gerisinde cıvıl, cıvıl güzel bir kadın.
Burada bir noktaya dokunmadan geçemeyeceğim.
Yukarıda söylediğim gibi o benim sevgilim, ama ben onun sıradan bir erkek arkadaşı. Cumartesi akşamı beni arayarak Pazar günü sabahtan bana geleceğini haber verdi. Vermekle kalmadı geldi.
Neredeyse sabahın yedisinde telefonum çalmaya başladı. Hattın öbür ucundaki Yasemin’di
Yasemin:
_ .Beni kapının önünde daha ne kadar bekleteceksin?
Murat:
_ Bir dakika bekle. Geliyorum hayatım.
Yatağımdan fırlayarak sırtıma atletimi ayağıma da pantolonumu geçirdim dairemden çıkıp apartmanın kapısını açmam bir dakika bile sürmedi. Yaseminim kapının dışında beni bekliyordu. Ben önde sevdiğim kadın arkamda hiç konuşmadan alt kata inerek daireme girdik. Pantolonumu çıkarak dağınık olan yatağa attım kendimi Yanıma gelerek yatağın kenarına oturdu bana bakarak ‘’Yana kay bana da yer aç.’’
Hemen duvar kenarına çekilerek ona yer açtım o da vakit kaybetmeden yorganın altına süzüldü. Sırtını bana döndü bende Yasemin’e sarılarak kendime çektim. Saçları ıslak ıslaktı. Gelmeden evvel banyo yapmış saçları mis gibi lavanta kokuyordu. Burnumu yeni yıkanmış dağınık saçlarının arasına sokarak derin, derin kokladım. Yaseminin kadınsı kokusundan adeta sarhoş olmuştum. Uykuya dalmadan son olarak hatırladığım sağ göğsünü avuçladığımdı. Böylece ne kadar uyuduğumuzun farkında değildim. Uyandığımda Yasemin hala masum bir şekilde uyuyordu hatta hafiften horlaması hoşuma bile gitmişti. Her güzel şey gibi zaman çok çabuk geçmiş saat ona geliyordu. Ben kahvaltıyı hazırladım. Neşe içinde karnımızı doyurduk. Yasemin gömlek ve pantolonlarımı ütülerken, ne zaman üstündeki tişörtü çıkardı hiç farkında değilim. Üstünde sadece iç fanilası vardı ve sıcaktan kan ter içinde kalmıştı. Ütüden sonra kirli çamaşırlarımı da makineye atarak yıkama butonuna bastı.
Yatağı topladıktan sonra üzerine oturduk. Daldan dala atlayarak çeşitli konularda ahkâm kestik. Bazen ağladık, bazen güldük, bir ara göz yaşlarını parmağımın ucu ile silerken ona çok yakın olmanın hem mutluluğunu hem de hüznünü yaşadım..
Gerçekte ise değişen bir şey yoktu. Yasemin benim sevgilimdi ne olursa olsun sonuna kadar da öyle kalacaktı. Murat ise yani ben Yaseminin can yoldaşı arkadaşıyım o kadar sevgilisi olmam mümkün değil.
Saat neredeyse on iki olmuştu. Hayatımda hiç yapmadığım bir şeyi de ilk defa yaptım saç maşası ile bir kadının saçlarını düzelttim. Yavaş, yavaş ayrılık vakti yaklaşıyordu hafif bir makyaj yaptı ve çıkmak için hazırlanmaya başladı. Sarıldık öpüştük önce Yasemini yolcu ettim. Fark ettim ki bütün daireyi o dolduruyormuş. Burası Yasemin ile Murat’ın ortak nefes alıp verdiği yaşam alanı olduğu sürece yaşanması gereken bir evdi.
SENİ SEVİYORUM YASEMİN BÜTÜN KALBİMLE


Erkeklerde ağlarmış ağlattın beni çaresizliğim
Bir Pazar sabahı Yasemin’e karşı
Not-1 Bulaşıkları bana yıkattı.