Ne düşünüyorsunuz sorayım size, bir zaman tünelinde miyiz biz,bir yolcu muyuz sürekli hareket ve seyahat eden? Çıkış noktamız,ara istasyonlarımız,son durağımız neresi,bileniniz var mı? Bu yolculukta kendinizi nasıl hissediyorsunuz rahat,huzurlu ve yeteri kadar güvenli mi? Endişeye düştüğünüz,karamsarlığa ve umutsuzluğa kapıldığınız oluyor mu hiç? İradeniz nedir bu seyahatta, payınız olduğunu düşünüyor musunuz yoksa bütünüyle teslimiyet mi söz konusu? Ne tip yakıt kullanıyorsunuz? Sıvı,katı ya da gaz mı,yoksa bilinmeyen başka bir tür mü? Tedbirlerinizi aldınız mı her türlü sorun ve zorluğa karşın, yeteri kadar lojistik desteğiniz var mı arkanızda?
Evet biz bir tüneldeyiz.Hepimiz,bütün yaratılanlar,tüm insanlık..Sonu ebediyete yani sonsuzluğa açılan..Hiç durmaksızın yol alıyoruz,bugün bu alemde yarın başka bir alemde. Bazen görünür oluyoruz bazen gaip..Boşuna değil bu uzun seyahat,bir çıkış nedenimiz var elbet. Hep hareket halindeyiz, ilerliyor ve yol alıyoruz ama zaman zaman mola verdiğimiz de oluyor. Duraklarımız ara istasyonlarımız var beklediğimiz; kimi zaman kısa, kimi zaman uzun süreli.. Şu anda uzun gibi görünen ama kısa olan duraklardan birisindeyiz. Belki yolumuzun başı sayılır henüz burası. Daha gidilecek nice yol, aşılacak nice geçitler var. Uzun ve zorlu bir yol bu.
Şimdi ismen ve cismen var olunan yerdeyiz. Peki biz buradan önce, ondan daha önce neredeydik,hangi duraklardaydık, birden ortaya çıkmadık,aniden zuhur etmedik herhalde.. Peki bundan sonraki yerimiz neresi. Bilinen bir mekan mı,yoksa farklı, hiç düşünemediğimiz, tasavvur edemeyeceğimiz bir yer mi? Ya sonraki,ondan sonraki noktalar. Peki esas ana terminal hangisi yani son durağımız, yani esas konuçlanacağımız yer.
Sonsuzdan gelip sonsuza mı bu yolculuğumuz yoksa bir başı, başlangıç ve nihai noktası olan bir yolculuk mu? Ne dersiniz hangisi?
Kainatın bir başlangıcı bir de sonu var ama ya insanlığın. Cidden bizim de mi bir başımız bir sonumuz var?
Doğru, dünyaya gelişimiz ve göçüşümüz bir zaman dilimi içerisinde ama sadece bununla sınırlımı bu yaşam. Ya daha önceki ve sonraki yaşam.
O halde biz sadece görünenlerimizle değil, bir de geçmişimizden ve geleceğimizden söz etmek durumundayız.
Peki bu iş burada sonlanacak olsa bir anlam ifade eder mi? Doğdunuz, öldünüz ve her şey bitti, rıza gösterir misiniz buna? Sanmıyorum hiçbirimiz bu kısa dünya hayatına rıza göstermeyiz. İsterizki zaman tünelindeki yolculuğumuz devam etsin. Bir çok merhaleleri aşıp gelmiş olan varlığımız daha ileriki safhalara yolculuk yapsın. Varsa başka tadlar, farklı lezzetler onlar da alınsın.
Hep inanmıyor muyuz, biz doğmadan,dünyaya gelmeden önce de vardık. Görünür değildik ama vardık. Peki yarın son nefesimizi verdiğimizde her şey bitecek mi yoksa yeni bir yaşam mı başlayacak?
Evet yeni bir yaşam başlayacak ve tekrar bir yolculuğa çıkılacak bunda şüphe yok.
Bir önceki yaşam alanımız anne karnı olsa gerek. Ondan önce yok muyduk peki? Olmaz mıyız, yine vardık. Ondan çok önceleri yaratılmıştık ama işte bu günü bekliyorduk. O görünmez varlığa farklı bir elbise giydirilerek görünür olmamız gerekiyordu ve onun için beklemedeydik.
Sakın kısa bir süreç olarak algılanmasın anne karnındaki yaşamımız. Belki şu dünya hayatından çok daha uzun bir süreç ama zamanı algılama şeklimiz farklı.
Bir düşünün, orada bir yaşam var ve var olan, ancak görünür olmayan bir varlığın somut bir varlığa dönüşmesi ki bu belki de çok uzun bir zaman dilimi.
Bence biz zaman tünelinde üçüncü ara duraktayız. Bundan sonrası ise bilinen merkezler. Kademe kademe ilerlenecek ve son durağa gelinecek.
Sorarım size kazançta mıyız yoksa kayıpta mıyız, böyle düşünüp böyle inanmakta var mı bir mahsur? Hangi beşer şu kısacık ömre rıza gösterir,ne olup bittiğini bile anlayamadığımız kısacık hayata?
Kemal GÜL
07.12.2013