Bayramlarımız nerede?

Bayramlarımızı çaldılar!!


Mübarek Ramazan bayramımızı ‘’şeker bayramınız’’ kutlu olsun diye çaldılar!

Mübarek Ramazan bayramını, Mübarek Kurban bayramını ‘’beşgün tatil’’ diye çaldılar!.

Ne güzeldi o günler o eski bayramlar.

Arefe günü yapılacak olan bayram hazırlıklarını çaldılar,

Babamızın bin bir güçlükle aldığı ayakkabılara,kazaklara, mintanlara sarılıp koyun koyuna uyuduğumuz sıcacık yataklarımızı soğuttular…

Evlerde kurulan tahta sofralar üzerinde, Annemizin, ablamızın, komşumuzun özenerek yaptıkları baklava, börek, çöreklerimizi çaldılar..

Bayram hazırlığı yaparken herkeste bir neşe, bir heyecan vardı.. Neşemizi, heyecanlarımızı çaldılar!

Bayram için yıkanırdık, ne de güzel sabun (hacı şakir) kokardık, düşünsenize sabun kokularımızı bile çaldılar!.. şampuan, parfümlerle kandırdılar!..

Hacı şakir Sabunu kaçardı da gözlerimize, kan çanağı olur, sızlardı ağlardık. Şimdi ağlayamıyoruz bile… Sevinçle ağladığımız göz yaşlarımızı dahi çaldılar..

Komşu ziyaretlerimizi,ikram edilen çayları, kahveleri, çaldılar, yerine hazır içecekler,(cola)lar suni tatlılar sundular.

Bayram kavgalarımızı, el öpme yarışlarımızı... hepsini.. hepsini.. çaldılar…
Kandırdılar bizi!..

Aldılar işte elimizden onlarda olmayan her şeyimizi…

Ne oldu biz mi değiştik.. Bayramlar mı değişti..
Yoksa büyüdük mü?
Hayır…
Biz büyüdüğümüz için değil, biz çok küçük kaldığımız için sahip olamadık değerlerimize, bayramlarımıza., Çaldırdık bütün değerleri, ve geleceğimizi!..
Gurbette olanların sılaya yazdığı mektupları, bayram kartlarını, telgrafları çaldılar.
Msn, facebook vs gibi sosyal ağ sundular, komşular bile artık bu yollarla bayramlaşıyor,
Komşularımızı çaldılar…

İşte yine bir bayram…

Bayramlık toplamak için çocuklar yine sokaklarda, ama hepsi durgun. Kapılar yüzlerine kapanıyor tek tek. Bütün komşular tahammülsüz.sanki hiç bayram yaşamamışlar, şeker toplamamışlar.
Şimdiki çocuklar şeker de istemiyorlar internet kafeler de oyun oynamak için para istiyorlar… Yaptıkları oyunlarla şekerlerimizi de çaldılar!..

Oyunlarımız vardı. Misket, beştaş, kör ebe, vs , gibi oyunlarımızı çaldılar..

Şimdiki bayramlıklar da farklı, hiç kimse bayramlık giymiyor!!
Bütün renkler siyah ve gri. Karalara bürünmüş, renklerimizi de çaldılar.

Her bayram, Büyükleri ziyaret edip el öperdik.. Şimdi el öpmeye büyük bile bulamıyoruz… büyüklerimizi bile çalmışlar...


Biz bu bayramlar ne yapalım?
Hırsızlıkların yaşandığı bir bayram sabahında gülelim mi ağlayalım mı?
Bakın gülümsememizi de çalmışlar.

Biz, hepimiz bayramları özlüyoruz, takvimlerdeki tatil günlerini değil…

Bayramlar eski bayram gibi olmuyor
Unuttuk geçmişimizi...
Bayramlık değerlerimizi..
Bayramlık hediyelerimizi..
Bu günlerde yaptığımız tek şey özlemek
El öpmek için sıraya koyup dolaştığımız ama bitiremediğimiz büyüklerimizi, onların sıcaklığını, özlüyoruz

Sadece biz değil, çocuklar bile hiç yaşayamadıkları o bayramları özlüyor!..

Özlemlerimizi de çalarlar mı ? Çaldılar!..

Vatanı bile kurban ettiler!...

Bayramlarımızı çaldıkları gibi, Vatanı da çaldılar…

Dediler ki; yarın bayram de yapacaksın?

Dedim ki; Vatan kurban olmuş ne bayramı!...

Müslüman Türk olarak Bu mübarek kurban bayramını, sevinçle yaşayamamanın üzüntüsünü yaşıyorum..Çünkü Vatanım yangın yeri. Bu yangın sönmezse, bayramlar bayram gibi yaşanmıyacak..


Osman Onuktav
(AVAR)