Ayaklarını bastıkları topraklar ; hızla oyulup , talan edilirken , umursamazca , " bana dokunmayan yılan bin yaşasın " anlayışıyla hala eğlencelik konular yaratabilen , bulabilen , " duyarlı" ! insanlarımız var çok şükür ...

Ve ben o insanlara , asla insani saygı dahi duymuyorum ...

Komşusu aç iken tok yatan insan , insan değildir .

Çevresinde dertli insanlar , ağlayan analar varken , pişkin pişkin gülebilen insan , insan değildir .

Hakkı olmayan şeylere sahip olabilmek için , asıl hakkı olan kişilerin haklarını gasp edebilen insan , insan değildir .

Namus , şeref , haysiyet , vatan , millet , bayrak , özgürlük , bağımsızlık ve adalet duygularından mahrum insan , insan değildir .

Bataklıklarda üremiş sivrisinekler gibi , görüntüde adam , gerçekte eşşek yaradılışta insanlar, insan değildir .

İşte bu nedenledir ki , karanlıkta mumla insanlığı arar birileri. Arar da bulamazlar ...

yaltakçılık

yalakacılık

yağcılık

hani bana hani bana ’ cılık

aradan sıyrılmacılık

haramzadelik

kuyruk sallamacılık

diz sürmecilik , eğilip bükülmecilik

dış görünüşüyle sürüye dahil olmacılık

bulabildiği her değeri sınırsızca tüketme yok etmecilik ( yamyamlık )

malesef çağımızın yaygınlaşan meslekleri haline gelmiştir bu gün. Yukarıda sayılan meslekler ve meslek erbablarına da asla insani saygım olmadığı gibi , adam yerine de koymadığımın bilinmesini isterim !

Müsadenizle bu gerçeklerin bilinmesi isteği de ; benim , düşüncelerimi özgürce ifade etmek hakkımı kullanışımdır ... !