Gerçeküstücülük: 1920 yılına doğru Fransa’da ortaya çıkan bir modern sanat akımıdır. Gerçeküstücülük, kapitalist toplumun bunalımının karekteristik bir ifadesidir. Gerçek üstücülük’ün felsefi kökleri, sanatı, erotizm’in ürünü ve fonksiyonundan ibaret gören Freud’un öznel idealist teorisinde yatar. Gerçeküstücülük’e göre,sanatın içeriği, ’cinsel güdü’ ile ölüm korkusu ve yaşama içgüdülerinden gelir. Kapitalist toplumu yıkan çelişmeler, bu çelişmelerden ötürü gerçek dünya karşısında düşülen dehşet ve aciz duygusu, gerçeküstü sanatçıların bazılarının gerçekliğe ve hayata nefretle bakmaya yol açan imajlar yaratmaları sonucu verdi. Gerçeküstücü sanatın, kabusları, sanrıları, patolojik halleri, umutsuz kötümserliği, tasvir hususunda ısrarlı davranışı buradan gelir. Bu sanatçılar arasında,Robert Desnos, Andre Breton, Philippe Soupault, Benjamin Peret gibi, yazarları,heykeltıraş Hery Moore’u ve Salvador Dali gibi ressamları sayabiliriz. Çeşitli eğilimler göstermiş olan gerçek üstücülerden Paul Eluard ile Louis Aragon daha sonraları, sanatta, gerçekçilik’in başarılı temsilcileri oldular.