Çanakkale Zaferi yedi asır üç kıtaya hükmetmiş, Türk Devleti’nin temellerinin atıldığı kutsal bir zaferdir. Namus için, şeref için, bayrak için can verilen görkemli bir zaferdir. Tarihin en şanlı köşesine yazıldı ’Çanakkale Geçilmez.! ’ diye.
Binlerce şehadetin ulaştığı, buram buram şehit kokan yerdir Çanakkale. İnsanlık dersinin verildiği en aziz örnektir. Uğruna milyonlarca şehit verilmiş. bir hilal uğruna ’Allah Allah ’ nidalarıyla can verilmiş Mehmetçik’in evidir. Her yaştan insanın emeğidir. Kadın-erkek demeden alınan bir zaferdir. Bu kadar asil ve bu kadar cesaretin simgesidir. Binlerce isimsiz kahramanın evidir. Koşulsuz Türk’ün Türk olduğu için kazandığı zaferdir.
Yokluklar içindeki bir milletin vatan uğruna, çağın en güçlü ve donanımlı devletlerine karşı direnişin gurur tablosudur bu.İnanç ve imanın birleşiminden karanlığa doğan güneştir adeta. İnancın, kararlılığın, sadakatin ve mücadelenin en ibretlik sahnesidir. Arkasına dahi dönüp bakmayan binlerce Mehmetçik’in kanıyla ıslanmış toparaktır.
Her karışı vatanı uğruna canını feda etmiş kahramanların kanıyla sulanmıştır. Ve bu asaletin içinde, sönük kalan devletlerin unutamayacağı bir gerçekti. Türk’ün sesini tüm cihana haykırdığı şanlı zaferdi. Millet sevgisini, vatan aşkını yüreklere kazımış binlerce yiğidin ayak sesleriydi.
Çanakkale, binlerce şehidin kefensiz yattığı ve bir devrin battığı yerdir. Aslına, özbenliğine,kültürüne koşulsuz bağlı insanların hikayesidir. Dünya işte o zaman bir tarih ezberledi : 18 Mart. Ve Mustafa Kemal seslendi .. Çanakkale Geçilmez.!